Bahçeli, grup toplantısında yaptığı konuşmada, DEM Parti'ye yönelik uzattığı el ile ilgili olarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu. "Eğer terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin, TBMM'de DEM Grup Toplantısı'nda konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın" diyen Bahçeli, bu durumun muhalefetle ilişkilerin normalleşmesi adına önemli bir adım olabileceğinin altını çizdi.
Bu karşılıklı açıklamalar, Türkiye'de barışın sağlanmasına yönelik yeni bir tartışma başlattı. DEM Parti, Kürt sorununun çözümünün TBMM çatısı altında gerçekleşmesi gerektiğini vurgularken, bu durumun demokratik bir süreçle elde edilmesi gerektiğini ifade etti. Hatimoğılları, "Kürt sorunu Türkiye'nin en önemli meselelerinden biridir ve çözümün adresi TBMM'dir" diyerek, siyasi diyalogun önemini vurguladı.
Bahçeli’nin sözleri, siyasi kulislerde geniş yankı uyandırdı ve partisi MHP’nin tutumunun nasıl şekilleneceğine dair çeşitli spekülasyonlar doğurdu. Bu bağlamda, Bahçeli’nin muhalefetle kurduğu ilişki, Orta Doğu’daki mevcut jeopolitik durum ve Türkiye’nin iç politikasındaki belirsizlikler göz önünde bulundurularak değerlendiriliyor.
DEM Parti’nin bu yanıtı, Türkiye’nin farklı siyasi kesimleri arasında diyalog ve uzlaşma arayışlarının yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Tülay Hatimoğılları, "Barış sürecinin önündeki engellerin kaldırılması, toplumsal uzlaşı ve kalıcı bir barış için gereklidir" ifadelerini kullanarak, hem Türkiye içindeki siyasi istikrarın hem de toplumsal barışın sağlanmasının önemine dikkat çekti.
Bahçeli’nin yaptığı çağrının iç politikadaki yansımaları, muhalefet partileriyle nasıl bir ilişki kurulacağına dair soru işaretleri yaratırken, ilerleyen günlerde bu diyalogların nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.