Her yıl 22 Mart tarihinde kutlanan Dünya Su Günü öncesinde açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Yusuf Demir, 2025 yılı için belirlenen Dünya Su Günü temasının 'Buzulların Korunması' olduğunu hatırlatarak, su kaynaklarının korunmasına dair küresel bilinç oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Küresel Su Kullanımı Altı Kat Arttı
Prof. Demir, suyun sınırsız bir kaynak olmadığını ve her damlasının kıymetinin bililmesi gerektiğini söyledi. Son yüzyılda dünya genelindeki su kullanımı altı kat arttığını belirten Demir, bu artışın, nüfus artışı, sanayileşme ve plansız kentleşme gibi faktörlerle yakından ilişkili olduğunu söyledi. Özellikle suyun kirliliği ve temiz suya erişimin zorlaşması, suyun korunması gerekliliğini daha da önemli hale getiriyor.
Dünyanın Yüzde 40’ı Su Kriziyle Karşı Karşıya
Prof. Dr. Demir, dünyada su krizinin her geçen gün büyüdüğünü belirterek, dünyanın yüzde 40’ından fazlasının su krizi ile karşı karşıya olduğunu ifade etti. Küresel iklim değişikliklerinin ve doğal afetlerin su kaynakları üzerindeki etkilerini gözler önüne seren Demir, suyu korumanın bir toplum sorunu haline geldiğini ve bu konuda yapılacak bilinçlendirme çalışmalarının oldukça önemli olduğunu dile getirdi.
Türkiye Su Fakiri Olma Yolunda
Prof. Demir, Türkiye'nin artık su zengini bir ülke olmadığını, aksine su stresi yaşayan ve su fakirliği sınırına gelen bir ülke olduğunu belirtti. Ülke genelinde son yıllarda küresel iklim değişikliği ve kuraklık nedeniyle ciddi su sıkıntıları yaşandığını, 2025’in ilk iki ayında yağışların normalin altında kaldığını ve bu durumun su kaynakları üzerinde olumsuz etkiler yarattığını söyledi.
Eğitim ve Bilinçlendirme Kritik Önem Taşıyor
Prof. Demir, suyun korunması konusunda eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının kritik önem taşıdığını, özellikle aileden başlayan ve okulda devam eden eğitim anlayışının suyun korunmasında temel rol oynayacağını belirtti. Ayrıca, yerel yönetimlerin de su kaynaklarını korumak ve halkı bu konuda bilinçlendirmek için sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.