Eğitim, İnsan Hakları Beyannamesi’nde de belirtildiği üzere, bir lüks değil, her bireyin en doğal hakkıdır. Ancak, bugün bu hakkı kullanabilmek için aileler büyük bedeller ödemek zorunda kalıyor. Kırtasiye ürünlerinden okul kıyafetlerine, servis ücretlerinden ders kitaplarına kadar her şey ailelerin bütçelerini sarsacak kadar pahalı hale gelmiştir. Kırtasiye fiyatları son bir yılda %150’nin üzerinde artış göstermiştir. Eğitim masrafları, artık bir yük değil, bir yıkıma dönüşmüştür.
EŞİTSİZLİK DERİNLEŞİYOR
Bu ekonomik darboğaz, eğitim maliyetleriyle sınırlı kalmıyor; eğitimdeki eşitsizlikler de giderek derinleşiyor. Özel okullar ve devlet okulları arasındaki fark büyüyor. Bir yanda lüks okullarda eğitim gören çocuklar, diğer yanda yetersiz imkanlarla geleceğe hazırlanmaya çalışan çocuklarımız var. Bu adaletsizlik, zengin ve fakir arasındaki uçurumu daha da derinleştiriyor.
EĞİTİM POLİTİKALARI YOK OLUYOR
İktidarın eğitim politikaları, bilinçli bir şekilde eğitimi değersizleştiriyor. Eğitimin bir hak olarak değil, ticari bir meta olarak görülmesi toplumsal vicdanı zedeliyor. Saadet Partisi olarak bu duruma kayıtsız kalamayız. Eğitimdeki kriz sadece ekonomik değil; milletimizin geleceğine yapılan büyük bir haksızlıktır. Eğitime yapılan yatırım, geleceğe yapılan yatırımdır, ancak mevcut iktidar bu gerçeği göz ardı etmektedir.
YEREL YÖNETİMLERE ÇAĞRI
Yerel yönetimlerin de bu konuda duyarlı olması gerekiyor. İl ve ilçe belediyeleri, yardıma ihtiyaç duyan aileleri tespit ederek kırtasiye ve yemek gibi desteklerde bulunmalıdır. Saadet Partisi olarak, bu konuda atılacak her adımda kim olursa olsun, iş birliğine hazır olduğumuzu ifade ediyoruz.
GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM
Umudumuz, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması ve eğitim masraflarının erişilebilir seviyelere çekilmesidir. Geleceğimizin güvence altına alındığı, mutlu olacağımız bir ülke inşa etmek için kararlıyız. Saadet Partisi olarak, karanlık zihniyeti yıkıp yerine Saadet’li günleri inşa edeceğiz. Umutsuzluğa kapılmayın; birlikte başaracağız.