Rakip takım oyuncularının, özellikle saha içerisindeki zor anlarda tansiyonu yükseltmeye yönelik hareketler yapma ihtimalini göz önünde bulundurmalıyız. Ligdeki pozisyonları itibarıyla bu maçı kazanmak onlar için hayati olabilir. Bu yüzden, futbolun değerlerini ayaklar altına alarak tribünleri tahrik etmekten kaçınmayacakları bir senaryo ile karşılaşabiliriz. Daha önce bu tür provokasyonlarla maçların tatil edilmesine sebep oldukları hafızalardaki yerini koruyor. Bu nedenle, her türlü kışkırtıcı hamleye karşı hazırlıklı ve sakin kalmalıyız.
Bizim asıl hedefimiz, yalnızca Trabzonspor’umuzu desteklemek ve sahada hak ettiğimiz galibiyeti almaktır. Rakibin futbol dışı oyunlarına kapılmak, kulübümüze zarar verir. Bu yüzden, tribünlerde centilmenlik içinde takımımıza sahip çıkmak, yapabileceğimiz en önemli katkıdır. Sahada ve tribünlerde yaşanacak taşkınlıkların kulübümüze maddi ve manevi zarar verebileceğini unutmamalıyız.
Fenerbahçe karşısında oynanacak bu maç, Trabzonspor’un büyüklüğünü ve karakterini bir kez daha gösterme fırsatıdır. Taraftarlarımızın olası provokasyonlara aldırış etmeden, yalnızca takımımıza odaklanarak destek vermeleri en büyük dileğimizdir. Unutmayalım, gerçek zafer, sadece sahada kazanılan galibiyet değil; aynı zamanda, sporun ruhuna ve fair play'e uygun bir duruş sergilemektir. Hep birlikte sağduyulu bir şekilde, Trabzonspor’umuzun yanında olalım!
