Suriye'deki "Filistin Şubesi" Hapishanesi, Esad rejiminin işkence ve zulmüne ev sahipliği yapan bir yer olarak tarihe geçti. Eski mahkumların anlatımları, yıllarca süren insan hakları ihlallerini ve adaletsiz yargılamaları gözler önüne seriyor. Esad rejiminin devrilmesinin ardından, bu korkunç gözaltı merkezlerinin açığa çıkması, dünyanın bu zulme daha fazla dikkat etmesini sağladı.
İşte Hapishane'den Görüntüler..
Suriye’nin başkenti Şam’daki "Filistin Şubesi" Hapishanesi, Esad rejiminin en korkunç işkence ve zulüm uygulamalarına ev sahipliği yapan bir mekan olarak tarih sahnesine çıktı.
Eski mahkumların anlattığı dehşet verici deneyimler, hapishanedeki insanlık dışı koşulları gözler önüne seriyor.
Konuşmanın Yasak Olduğu, Çıplak Dolaşmanın Zorunlu Olduğu Bir Cezaevi
Suriye'deki çatışmaların sonrasında, özellikle 8 Aralık'ta Baas rejiminin devrilmesiyle birlikte ülkedeki kötü şöhretli gözaltı merkezlerinden biri daha ifşa oldu.
"Filistin Şubesi" olarak bilinen hapishane, şiddetli işkencelerin, psikolojik baskıların ve toplu cezaların uygulandığı bir yer olarak eski mahkumlar tarafından tanımlanıyor.
Mahkumlar, burada sürekli tehdit altında olduklarını, her türlü insan hakları ihlaline maruz kaldıklarını aktarıyor.
Filistinli eski mahkumlardan Nadir Aptah, "Konuşmak yasaktı, çıplak dolaşmak zorunluydu" diyerek, hapishanedeki korkunç uygulamalara dair şunları paylaştı: "Beni buraya ilk getirdiklerinde tuvalette kalıyordum, banyo yapmam için de aynı tuvaleti kullanmamı istiyorlardı.
Sürekli işkence ediliyorduk. Kafamızı duvara yaslayıp dövüyorlardı ve kafamızı kaldırdığımızda daha fazla vuruyorlardı. Sonra bizi kirli hücrelere geri atıyorlardı."
Birlikte Paylaşılan Ekmeğin Yanında, Kimliklerin Yerine Kodlar
Diğer bir eski mahkum Mahmoud Sıtivi, hapishanedeki yaşam şartlarını ve zulmü şu şekilde anlatıyor: "Her gün sadece bir ekmek hakkımız vardı, ama bu ekmeği altı kişi paylaşmak zorundaydık.
Gardiyanlar koğuşlara girdiğinde yüzlerimizi duvara dönmek zorunda kalıyorduk ve onlarla göz teması kurmak yasaktı."
Sıtivi, mahkumların sadece numaralarla çağrıldığını ve bu kodların çok acı sonuçlar doğurduğunu söyledi: "Bir gün, suçsuz bir mahkum '51' koduyla çağrıldı ve idama mahkum edildi. Bu numaralandırma sistemi o kadar adaletsizdi ki, bazen suçsuz kişiler bile idam ediliyordu."
İşkence, Zulüm ve Adaletsiz Yargılama: Rejimin Karanlık İzi
Sıtivi'nin aktardığına göre, hapishanede bir diğer korkunç uygulama ise, mahkumların hücrelerde üst üste yatmak zorunda olmalarıydı.
Yatacak yer bulmak için sırt sırta yatmak, hapishanedeki yaşamın bir parçası haline gelmişti.
Bu korkunç şartlar, Esad rejiminin zulmünün boyutlarını gözler önüne seriyor.
Eski mahkumların ifadeleri, "Filistin Şubesi" hapishanesinin, yalnızca Suriye'deki değil, Orta Doğu’daki en karanlık cezaevlerinden biri olduğunu kanıtlıyor.
Suriye'deki eski rejim altındaki işkence merkezleri bir bir gün yüzüne çıkarken, dünya bu korkunç işkencelerin ve insan hakları ihlallerinin hesabının verilmesini bekliyor.