Boztepe ile ilgili bugüne kadar değişik yazılar yazdık, refiklerimizden de yazanlar çok oldu. Ancak yetmez, daha da yazmaya devam edileceğini düşünüyoruz. Çünkü Boztepe bu şehir için çok özel bir sayfiye alanıdır.

Trabzon’a dışarıdan gelip de Boztepe’ye çıkmayan olmaz. Gerçi Boztepe’den bakıp da görülen “beton kent” manzarası insanın içini burksa da yine de bu şehir için vazgeçilmezdir.

Biraz eskiye gidecek olursak bakın seksen sene önce Boztepe, yazar ve gezgin İsmail Habib Sevük tarafından nasıltarif edilmiş: Şehrin başucunda, limandan bakarken çatık kaşlı sert bir lala gibi duran bir yanardağ eskisi; meğer Trabzon’u bambaşka bir belde halinde göstermek için tabiatın eliyle kurulmuş büyülü bir kürsü imiş.”

Bir zamanlar boz bir tepe olan Boztepe

Trabzon henüz bu kadar büyümemişken şehrin güney sınırını oluşturan ve ağaçsız, boz bir tepe olması nedeni ile Boztepe ismini alan bu şirin tepenin, bugünkü yeşil halini alması için çalışmalara 1937 senesinde Vali Sezai Uzay’ın gayretleri ile başlandığını hatırlatalım.

 Trabzon Valisi Yahya Sezai Uzay

Boztepe Trabzon için önemli bir mesire yeridir ancak 1948 senesine kadar ona ulaşmak kolay olmamıştır. Zira Boztepe yolunun tepeye kadar tamir edilmesiyle öteden beri buraya çıkmak için karşılaşılan güçlükler bertaraf edilmiş, belediye otobüslerinin çalışmasıyla daşehir bu mesire yerinden istifade etmeye başlamıştır. Ancak bugün Kızlar Manastırı üstünden işleyen Boztepe yolu için 1967 senesi Suat Oyman döneminibeklemek gerekecektir.

Trabzon Belediye Başkanı Suat Oyman

Boztepe’ye ulaşım kolaylaşınca da 1969 senesinde belediye tarafından bu alanda bir gazino ve çay bahçesi oluşturulmuştur. Yani Boztepe çay bahçesi ve gazinoların tarihi en az 54 senedir. Bu arada bir de ironi yapalım, neredeyse 40 senedir Boztepe ile özdeşleşen Aile Çay Bahçesini çalıştıran ailenin soyadı bile “Boz” dur: Hasan Boz ve oğlu Volkan Boz.

BOZTEPE’YE MUHTEŞEM PROJE: BOZTEPE SEYR-İ ŞEHİR KÜLTÜR ROTASI

Trabzon’a denizden bakış hariç nereden bakarsanız bakın şehir tam olarak kendini size göstermez. Seyyahın deyişi ile “Sanki saklambaç oyununa çıkmış Trabzon’u bütün endamı ile ancak Boztepe’de yakalayabilirsiniz.” Ancak tek bir bakışla Boztepe’den de şehri göremezsiniz.

Ortahisar Belediye Başkanı Av. Ahmet Metin Genç tarafından Pazar günü açılışı yapılan Boztepe Seyr-i Şehir Kültür Rotası projesi ile artık Trabzon’u bir projektörle tarar gibi tüm ihtişamı ile görme imkânı sağlanmış oldu.

EN ÇEVRECİ PROJE

Ortahisar Belediyesi tarafından özenle hazırlanan proje.Trabzon şehrinin panoramik olarak izlenebildiği, Boztepe eteklerinde Kızlar Manastırından başlayarak Kaya Mezarları ve tarihi patikaların da ziyaret edilebileceği 900 metre uzunluğunda bir yürüyüş yolu. 2 seyir terası, 2 büfe, 3 manzara salıncağı, 1 cam teras, 1 ahşap teras, yer yer kafeterya ve fotoğraf çekme noktaları ile dinlenme cepleri de bulunan muhteşem bir çalışma.

Bir tarafta deniz ve şehir öbür tarafta doğa manzarası. Ortahisar Belediyesi bu üç unsuru başarılı bir şekilde bir araya getirmiş. Bunu yaparken de çevreye neredeyse hiç zarar verilmemiş. Tamamen direkler üzerinde ve ahşap kaplamalarla ilerlenmiş. Dolayısı ile Seyr-i Şehir Kültür Rotası Trabzon’da en çevreci proje olmaya aday bir projedir.

Yürüyüş aksı bu güne kadar kimsenin inemediği kotta yapıldığı için Boztepe florasını merak eden bilim insanlarının da dikkatini çekeceği muhakkak. Ayrıca Trabzon’un marka değerine de büyük katkı sunacağı kesin. Trabzon’da son yıllarda yapılan en heyecan verici proje olduğunu söylersek abartmış olmayız.

Yazarımız Fatih EROL açılıştan önce projeyi gezdi sizin için değerlendirdi

Ancak bu projede şu anki en önemli handikaplardan biri, hemen aşağıdan paralel geçen ve henüz inşa halinde olan ikinci tanjant yolunun getireceği trafik gürültüsü olduğunu söylemeliyiz. Acaba yol kenarına yapılacak gürültü perdeleri ile sorun aşılabilir mi, uzmanlarının değerlendirmesi gerekir diye düşünüyoruz.

İKİNCİ ETAPI KİM YAPACAK?

Öğrendiğimize göre aslında bu iki etaplı bir projeymiş. Birinci etap yukarıda bahsedildiği gibi Ortahisar Belediyesi tarafından yapılmış, ikinci etap ise üst taraftaki orman ve çaybahçeleri ile otopark düzenlenmelerini konu alacaketap ki onlarda Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacakmış.

Ancak söylemeden geçemiyoruz, keşke ikisi eşgüdümlü olarak yapılsaydı. Zira mevcut hali ile bile çok ciddi otopark sorunu olan bu bölgede, bu projenin hayata geçirilmesiyle Boztepe’ye artacak olan rağbet ve araç yoğunluğu nasıl karşılanacaktır? Hele tur otobüslerini düşünmek bile istemiyorum. Üstelik görüntüyü bozmadan otopark düzenlemesinin kolay olmadığını da belirtelim. Zira görebildiğimiz kadarıyla otopark için tek boş alan Osmanlı Camisi ile Kuran kursu arasındaki boş alandır. İvedilikle tamamen mekanik çalışan bir katlı otoparkın planlanmasının yerinde olacağını düşünüyoruz, bizden söylemesi…

TRABZON’UN DOĞUSUNA HOS DENİRDİ

Mazideki Trabzon yazı dizimizin yolu bugün yine unutulan Trabzon mahallerinden birine düşüyor. Bizim çocukluğumuzda Havaalanı taraflarına Hos denildiğini hatırlıyorum. 1937 tarihli Yeniyol Gazetesini okurken rastladığımız “satılık hane” başlıklı ilanı görünce yine eskilere dalıyoruz. İlan aynen şöyle:

 “Trabzon’a sekiz kilometre mesafede Hosmeşelos namı ile maruf mahalde takriben elli dönüm fındıklık, iki dönüm tarla ve meyvalık, nezaret ve abuhavası ile tanınmış, üstü Avrupa kiremitle örtülü,  şehirvari,   yenilenmiş bir bab hane, ayrıca serander ve bir maraba evi ve ahıra sahip, dört tarafı üç kat tel örgüyle çevrilmiş sayfiyelik ve kiralık olan kelepir mahal on beş güne kadar satılacaktır. Taliplerin Semercilerde Hüseyin Peker’e müracaatı.”

1937 senesinde bugün kullandığımız Latin alfabesi ile yazışmış olmasına rağmen bizim neslin ancak genel hatları ile anlayabildiği, bizden sonraki neslin ise sözlüğe müracaat etmeden anlayamayacağı bu ilan şunları söylüyor;

Bu arada Hoşmeselos’un o yıllarda şehrin doğusunda Çimenli bölgesinin eski ismi olduğunu belirtelim. Aynı bölgede başında Hos olan başka yerlerde var; Mesela Hosdimasya (Bostancı Mahallesi), Hospalavrak (Pelitli), Hoskirasya (Çilekli) gibi. Bu isimler diğer köy isimleri gibi 1960 yılında değiştirilmiştir.

RESİM: Havaalanı olmadığı yıllarda Hospalavrak (Pelitli)

Bizim ilgilendiğimiz bu ilandaki ev ve arazi demek ki Çimenli Mahallesinde bulunuyor. Tahminen 50 dönüm fındıklığı, 2 dönüm tarlası ve meyve bahçesine sahip, manzaralı ve güzel havası ile tanınan bu yerde; ayrıca bir ev, bir serander ve bir dehizmetli evi var. Etrafı tel örgülerle çevrili bu yerde şehirdeki evlere benzeyen evler gibi Avrupa kiremitli bir çatısı var. Eskiler buna Marsilya kiremidi de der. Yazlık olarak kullanılan bu ev üstelikte hem yeni, hem de kelepirmiş. İlgilenenler Semerciler’de Hüseyin Peker’e başvuracaklar.

Kelepir olduğu için ilgilendiğimiz bu ilanda bugün ne Semerciler’deki Hüseyin Peker’i bulabildik, ne de Çimenli ’deki bu evi. Kaçırdık kelepiri anlaşılan.

Fatih Erol

Editör: Birol Sancak