Trabzon’a hoş geldin Reis. Gittiğiniz her yerde, özellikle yerel basının neler yazıp çizdiğini takip ettiğinizi biliyorum.

Bu yönde özellikle Trabzon’a ayrı bir önem verdiğinizi de biliyorum. Yazımın size ulaşacağına eminim. O yüzden bugün sizinle sanki karşılıklı hasbihal yapmış gibi yazımı yazacağım.

Sevgili Cumhurbaşkanım; öncelikle her işin başı sağlık, sağlığınıza dikkat edin lütfen! Temponuzu biraz düşürün bence, zira siz olmadan ne siyasetin tadı var ne de bu meydanların bir heyecanı var. Bırakın biraz da Ak Parti’de hitabeti güçlü, tabana hitap edebilecekler biraz koşuştursun.

Sizi takip etmekten biz yorulduk ama her yere koşuşturmaktan Maşallah siz yorulmadınız. Bazen şöyle düşünüyorum, geriye doğru Türkiye’nin özellikle son on yılına baktığımda ne çok şey yaşadınız, ne çok şey bu ülkeye kattınız.

  Esasen sadece yaptığınız hizmetleri bile bu millete anlatsanız, yine tek başınıza seçimi rahatlıkla kazanmanıza neden olur. Fakat bazıları yalanı, algıyı, hayali bile bu millete rahatlıkla anlatırken, sizin ekip, yaptığınız mega projeleri, hizmetleri bile tabana anlatmakta bence yetersiz kalıyor.

Türkiye Yüzyılına hazırlanırken özellikle projelerinizi bile millete anlatmaktan sanki imtina eden kadrolarınız da var. Benim uzaktan gördüğüm genel kanı şu ki; “bu seçimde oyumu Reis’e vereceğim ama Ak Parti’ye kırgınlıklarımı da bir şekilde bildireceğim” diyenler de yok değil.

Sayın Cumhurbaşkanım; Türkiye'nin her tarafında çok büyük hizmetleriniz oldu. Trabzon'da da oldu. Lâkin Trabzon değişen dünya düzeninde biraz geride kaldı. Bundan 50 yıl önce Trabzon ile boy ölçüşme şansı olmayan şehirler bile bizi geçti. Bu durum bizi üzüyor.

Bu nedenle sizden hakkımız olan önceliği istiyoruz. Trabzon'un pozitif ayrımcılığa ihtiyacı var. Kanuni Bulvarı kısa sürede tamamlansa, Sahil Dolgu (Gülcemal) Projesi tamamlansa, Trabzon'a tren gelse, Değirmendere Vadisi'ndeki sanayiler başka yere taşınıp o bölge turizm, ticaret ve sanat alanı olsa, Beşikdüzü'nden Of'a kadar raylı sistem kurulsa bu geri kalmışlığımızı ancak telafi edebiliriz. Bunları da sizden başka birisinin yapacağını sanmıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım; Dünya değişiyor, insanlık değişiyor. Bu değişimin çok olumsuz yanları oluyor. Bu olumsuzluklar ister istemez toplumumuza da yansıyor. Çok etkin tedbirler gerekiyor ki, toplumun ahlak ve maneviyatını koruyabilelim. LGBT denilen bir illet musallat oldu millete. Evlatlarımız çürüyor, boşanmalar arttı. Zina ve LGBT belâsı için gerekli tüm tedbirler hızlıca alınmalı. Bunu siz yapmazsanız başka kimse yapmaz.

Sayın Cumhurbaşkanım; inşallah yeniden cumhurbaşkanı seçileceksiniz. Bizler toplumun içinde yaşayan, halkın ne yapmak istediğini, hangi mesajı vermeye gayret ettiğini anlamaya birazcık vakıf olan insanlarız. Yeniden seçileceğinizi düşünüyorum. Bu halk yine sizi seçecek, fakat bazı kırgınlıkları var.

Vatandaş; her alanda, bedeli ve sonucu ne olursa olsun adalet istiyor. Vatandaş, kimsenin korunmasını istemiyor. Vatandaş, devlet gücü ile kimsenin kimseye karşı üstünlük kurmasını istemiyor. Ve aynı vatandaş, yeni dönemde 'kayıtsız şartsız adalet' düşüncesi ile hareket edeceğinize yürekten inanıyor.  Bir de şu ekonomi ve enflasyon acilen bunları da düzene sokacağınıza inanıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım;Dilim döndüğünce şehrimin ve toplumun beklentilerini sizlere aktarmaya çalıştım. Sürç-i lisan ettiysem af ola. Allah yar ve yardımcınız olsun.Türkiye’nin Yüzyılı şimdiden hayırlı olsun.