KAĞIT PARAYA VEDA SÜRECİ BAŞLADI
Türkiye’de uzun süredir tartışma konusu olan yüksek değerli banknot basımıyla ilgili dikkat çeken bir açıklama geldi. Finans Uzmanı İslam Memiş, yeni banknot basılmaması kararının tesadüf olmadığını belirterek, kağıt paranın tedavülden kalkacağının sinyalini verdi. Memiş, Türkiye’nin 2030 yılına kadar dijital para sistemine geçmeyi hedeflediğini açıkladı.
200 TL’LİK BANKNOTLAR HÂKİM DURUMDA
Memiş’in dikkat çektiği önemli bir veri ise, Türkiye’de 200 TL’lik banknotların tedavüldeki payı oldu. 2009 yılında piyasaya sürülen bu banknotların toplam içindeki oranı %16 seviyesindeyken, bugün %80,4’e yükseldi. Buna karşın 500 TL veya 1000 TL gibi yeni banknotların piyasaya sürülmemesi, dijital dönüşüm planının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
DİJİTAL BANKACILIKTA YENİ DÖNEM
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, dijital para çalışmalarında 3. fazı tamamladı. Ayrıca dijital bankacılık lisansları verilerek, banka şubelerinin kapatılması yönünde adımlar atıldı. Memiş’e göre, 2030 yılına kadar geleneksel bankacılık tamamen dijital altyapıya devredilecek.
KÜRESEL DİJİTAL DÖNÜŞÜM TRENDİ
Türkiye’deki bu süreç, küresel finans politikalarıyla paralel ilerliyor. Avrupa Merkez Bankası, 2019 yılında 500 Euro’luk banknot üretimini durdurdu. 2026’da 200 Euro’nun basımı da sona erecek. ABD’de ise 100 dolarlık banknot en üst seviye olarak kalacak. İslam Memiş, bu gelişmelerin, nakitsiz bir ekonomi altyapısının habercisi olduğunu belirtiyor.
DİJİTALLEŞMENİN NEDENLERİ
Memiş, kağıt paranın tedavülden kalkma nedenlerini şu şekilde özetledi:
-
Kayıt dışı ekonomiyi önlemek
-
Finansal işlemleri anlık takip edebilmek
-
Veri odaklı para akış sistemine geçmek
-
Nakit kullanımını sınırlamak
YAŞLI NÜFUS DİJİTAL DÖNÜŞÜME HAZIR MI?
Dijital dönüşüm sürecinin özellikle yaşlı nüfus için zorluklar yaratabileceği ifade ediliyor. Nakit kullanım alışkanlığı, dijital dolandırıcılık riski ve şube kapanmaları nedeniyle bu kesimin adaptasyon sürecinin kolay olmayacağı öngörülüyor. Uzmanlar, yaşlı vatandaşlar için özel eğitim ve güvenlik politikalarının devreye alınması gerektiğini vurguluyor.