Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, makine ihracatı ocak-ekim döneminde Türkiye'nin serbest bölgeleri dahil toplamda 23,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Yılın 10 ayı sonunda Türkiye'nin serbest bölgeler dahil toplam makine ihracatı, miktar bazında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4,3 gerilemeyle 3,1 milyon ton oldu.

Değer bazında bakıldığında toplam ihracat, geçen seneyle aynı seviye olan 23,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

KİLOGRAM BAŞINA ORTALAMA FİYAT ARTTI

Makineciler, kilogram başına ortalama ihracat fiyatlarının 7,5 dolar olarak gerçekleştiği ekim ayında 2,5 milyar doları aşarak aylık bazda yüzde 4,3 artış yakaladı.

10 aylık dönemde en fazla makine ihracatı yapılan dallar evsel ve endüstriyel soğutma makineleri olurken, onu sırasıyla içten yanmalı motorlar ve aksamı ile inşaat ve madencilik makineleri izledi.

ALMANYA İLK SIRADA

Söz konusu dönemde, ihracat pazarları arasında yüzde 5’lik gerilemeye rağmen 3 milyar doları aşan Almanya ilk sırada bulunurken, Rusya ikinci ve yüzde 7,5'lik artış gerçekleşen ABD üçüncü sırada yer aldı.

Evde spor dönemi başlıyor: BİM’e koşu bandı, bisiklet, mekik sehpası geliyor… BİM 27 Kasım Aktüel Evde spor dönemi başlıyor: BİM’e koşu bandı, bisiklet, mekik sehpası geliyor… BİM 27 Kasım Aktüel

"SEÇİM BELİRSİZLİĞİ SONA ERDİ"

Açıklamada görüşlerine yer verilen MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, ABD’deki seçimlerle birlikte, bu yıl küresel ekonomiyi etkileyen seçim belirsizliklerinin şimdilik sonlandığını ifade ederek, Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinin küresel ihracat üzerine olası etkilerini şöyle değerlendirdi:

Trump hükümetinin ithalata yüksek vergiler getirme vaatlerinin küresel ölçekte yeni bir korumacılık savaşı başlatacağı, bunun da dünya ticaretinde gözle görülür bir daralmaya yol açacağı açık. Yükselen duvarlar küresel büyümeyi zayıflatmakla kalmayabilir, ürünlerden çok üreticilerini hedef alacak ilave gümrük vergileriyle, bir türlü sonuna gelinememiş dezenflasyon çabalarını da akamete uğratabilir. Ana pazarı Avrupa olup ihracatının çoğunu euroyla ithalatını ise dolarla yapan bizim gibi sektörler için doların giderek güçlenmesinin kârlılık ve rekabetçilik bakımından menfi etkileri olacaktır.

"MİKTAR BAZINDAKİ GERİLEMEYİ İHRACAT BİRİM FİYATLARINDAKİ ARTIŞ KOMPANSE EDİYOR"

Karavelioğlu, neredeyse tüm iç pazarlarda talep, yatırım ve üretimin zayıfladığını, kapasite kullanım oranlarının gerilediğini belirterek şu bilgileri paylaştı:

Bu durum genel ihracatın ucuzlamasına, değer bazındaki artışın esasen miktar bazındaki daha büyük artışlarla sağlanabilmesine neden oluyor. Makinede ise durum daha farklı, bizde miktar bazındaki gerilemeyi ihracat birim fiyatlarındaki artış kompanse ediyor. Yurt içi üretim maliyetlerindeki yükselişin bir sonucu olarak gelen bu fiyat düzenlemelerinin tabii ki bir sonu var. Maliyetlerin yönetilemez olduğu durumda, istihdamda kayıplar yaşanabilir. 2019-2023 yılları arasında istihdamı yüzde 40 gibi yüksek seviyede bir artış sağlayan sektörümüzde son 12 ayda istihdam artışı durdu hatta yüzde 1 seviyesinde de olsa bir azalış gerçekleşti. 4 yılda yüzde 72 artan makine üretiminin de bu yıl yüzde 8 civarında düştüğünü görüyoruz. Rekabet gücümüzü koruyabilmek için trendin hızla kırılması gerekiyor.

Kaynak: rss