Ürettiğimiz çayı satamıyoruz, Çaykur üreticinin başında demokrasi kılıcı gibi kendi varlığını dayatıyor, özel sektörün önüne bizi atarak çay üreticisini ciddi bir şekilde zor duruma soktu. Hükümeti, Çaykur’u, özel sektörü uyarıyoruz: Çay üreticisinin üzerinden geçemeyeceksiniz, buna izin vermeyeceğiz." dedi.
Diğer bir üretici Habip Meriç ise "Bugün Karadeniz’in yeşil çay bahçelerinden yükselen çığlık, tüm Türkiye’ye yayılmalıdır. Emekçilerin alın teriyle yetiştirdiği çay, sermayenin ve AK Parti hükümetinin aymazlığı yüzünden hiçe sayılıyor! Artık yeter! Çay üreticisi köle değildir" şeklinde konuştu. Meriç, çay üreticilerinin taleplerini şu şekilde sıraladı:
Çay üreticisinin alın terinin karşılığını alacağı adil fiyatlar hemen belirlenmelidir.
Emekçinin parası zamanında ödenmeli, üretici borç batağına sürüklenmemelidir.
Devlet, Çaykur ile üreticinin yanında olmalı, hükümet, özel şirketlerin değil, emekçinin yanında durmalı ve vurgunu durdurmalıdır.
Çaykur, üreticinin çıkarlarını koruyacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Çayda yaş çay üreticisinin haklarını koruyacak yeni bir çay kanunu çıkartılmalıdır.
Tarım Bakanlığı çay fiyatını açıklamadan Çaykur çay alım kampanyasını açmamalı, üreticiyi özel sektörün fiyat politikasına teslim etmemelidir.
Yaş çayda muhakkak taban fiyat uygulamasına geçilmeli, özel firmaların düşük fiyattan ve uzun vadelerle çay almasının önü kapatılmalıdır.
Çay üreticileri, "Artık yeter! Emekçilerin alın teri üzerinden zenginleşenlere karşı, sessiz kalanlara karşı isyan ediyoruz! Çay üreticisi köle değildir, olmayacaktır! Hakkımızı alana kadar mücadelemiz sürecek! Çay üreticisinin isyanı, tüm Türkiye’ye yayılacak." diyerek protestolarını sonlandırdı.