Sel Gerçeği ve Hayat Kaybı
Son 90 yılda 700'ün üzerinde kişinin hayatını kaybettiği sel felaketleri, her yıl yaşanan olumsuz olaylarla yeniden hatırlatılıyor. Dere yataklarının çevresindeki tahribat ve yapılaşma, ani yağışlarda sel, heyelan ve taşkın risklerini artırıyor. Özellikle viyadüklerin yapıldığı noktalardaki menfezlerin yanlış projelendirilmesi, sel riskini artırıyor. Taş ve ağaç parçaları nedeniyle tıkanan menfezler, su baskınlarına ve afetlere neden oluyor.
20 Eylül 2024 tarihinde yaşanan sel felaketinde Trabzon'un Sürmene, Araklı, Arsin ve Yomra ilçelerinde 1 kişinin hayatını kaybettiği ve milyonlarca lira maddi hasarın oluştuğu göz önünde bulundurulduğunda, bu durumun ciddiyeti bir kez daha ortaya çıkıyor. Sürmene ilçesindeki menfezler, odun parçaları ve çöplerle tıkanarak su birikintilerine yol açmış ve birçok işyerinde maddi hasar meydana gelmiştir.
Yanlış Projelendirme Sorunu
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hakan Ersoy, menfezlerin doğru projelendirilememesinin felaketlere yol açtığını belirtiyor. “Karadeniz Sahil Yolu’nun yapıldığı yıllardan beri bu durumu ilk olarak 2015 yılında Hopa’da yaşadık. Yağış ortalamasının üçte biri bir gecede Hopa’ya yağdı ve bu olayda 9 kişi hayatını kaybetti. Yol, bir bent etkisi oluşturdu” diyen Ersoy, bu tür olayların tekrarlanmaması için projelerin doğru bir şekilde yapılması gerektiğini vurguladı
Acil Eylem Planı Önerisi
Ersoy, "Ulusal Deprem Acil Eylem Planı gibi heyelan ve taşkınlar için de bir acil eylem planı hazırlanmalı. Bu bir ulusal problem olarak ele alınmalı ve Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki sorunlar için ortak bir akıl ile projeler geliştirilmelidir" dedi. Yerel imkanların yeterli olmadığını belirten Ersoy, üniversiteler, kamu ve sanayinin birlikte çalışarak bu sorunların üstesinden gelebileceğini ifade etti.
