İlk kaleme aldığımda bu yazının başlığı, Putin’e teşekkürdü.
Aklınızdan geçenleri duyar gibiyim..
Ne diyor bu ya, ne içmiş sabah, sabah, içtiğinden biz de isteriz...
Ya da daha da üst perdeden; ruh hastası, ne diyor bu salak, ne saçmalıyorsun der gibi olduğunuzu görüyorum...
Lâfın sonunu dinlemeden, sadece ahmaklar heyecanlanır...
Elbette ki hep insanız...
Sevinçlerimiz, neşelerimiz olduğu kadar; dertlerimiz, kederlerimiz ve üzüntülerimiz de var.!!!
Elbette ki önce insanız...
Savaş; dünyanın en kötü 2 gerçekliğinden biri. Diğeri de ölüm...
Ve savaşın bedelini ödeyenler; dini, dili, rengi, ırkı ve inancı ne olursa olsun, hep masum sivil halktır...
An itibariyle tam da Ukrayna halkının mağduriyeti gibi...
Dikkat ettiniz değil mi? savaştan kaçan her Ukraynalı; tertemiz, püripak giyimli. Bir diğer üzüntü verici hissiyat da bu. Hepsi apak, pırıl pırıl giyimli...
Peki yıllarca sözüm ona; öykündüğümüz, iliklerimize kadar kanıksadığımız o 2 yüzlü Avrupa, ABD ve Dünya; Avrupa'nın göbeğinde, Srebrenitsa'da, Myanmar'da, Arakan'da, Doğu Türkistan'da, Irak'ta, Yemen'de, Cezayir'de, Libya'da, Somali'de, Filistin'de, Suriye'de, Afrika'da katliam yapılırken neredeydi?
Onlar insan değil miydi? Ya da sadece Müslüman olmaları mı idi tek sorun?
Ukrayna dersem çık, Müslüman dersem çıkma; öyle mi?
Bu kadar basit yani sizin insanlığınız, öyle mi?
Bütün dünya; savaşın acı gerçekliğini ve olanın sivil halka olduğunu, gerisinin de lafü güzaf olduğunu ki; akabinde ki psikolojik, sosyolojik ve de maddi, manevi diğer bütün travmaları, dünyaya hatırlattığı ve bizlere gösterdiği için Putin'e teşekkür etmeli aslında...
Bu savaşın müsebbibleri; her ülkeye kendi evine girer gibi rahat giren ABD ve Avrupa ile; Onların, şaibeli BİR şekilde Ukrayna'nın başına geçirdiği Zelenski'dir...
Zelenski'nin; Abd'de çok rahat şartlarda okuduğunu, yetiştiğini ve aslen Yahudi olduğu için Ukrayna'nın başına geçirildiğini biliyor muydunuz?
Vebalini ve günahını da Ukrayna halkı çekiyor maaalesef ki...
Peki Abd ve Avrupa; Putin'in çemberini daraltmak için Polonya'ya kadar füze yerleştiriyor. Yetmiyor? Ukrayna'yı da NATO üyesi olma ümidiyle kandırıyor ve Rusya'nın dibine kadar füzesini sokuyor...
Kediyi bile köşeye sıkıştırsan; o can havliyle üzerine atlıyor. Çünkü seçeneği yok...
Bir diğer önemli husus da şu ki; Putin, Merkel vb. milliyetçi liderlere bütün dünya saygı duymalı aslında?
Çünkü bize ırkçılık ve diktatörlük gibi lanse edilen bu duruş; milli ve yerli olgusunu bütün dünyaya haykırmaktan başka bir şey değil...
Merkel'in; Almanya'nın A101'i sayılan marketlerden alışveriş yaptığını biliyor muydunuz?
Bunun adı milliyetçilik, vatanseverlik, özüne inanmak ve saygı duymak değil de nedir, sorarım size?
Peki bütün dünyaya çip takan, bütün bilgilerimizin ve karakteristik analizlerimizin dahi kayıt altına alındığı; Facebook, WhatsApp, Instagram, Google gibi Abd menşeili projeleri elinin tersiyle itip; kendi ülkesinin Telegramını, Vkontaktı'nı, Yandex'ini ve milli Instagramını kullanmayı başarabilen bir Rusya, saygıyı hak etmiyor mu?
Abd ve Batı'ya öykünmüyor; bilâkis ille de özgünlük diyor. NET...
Peki Türkiye Cumhuriyeti'nin; Facebook'u, Instagram'ı, Google'u, WhatsApp'ı, YouTube'u vardı da, biz mi kullanmadık ???
O yüzdendir ki; Türk esir olmaz, olamaz...
Bu coğrafyada ve bütün dünyada var olmanın, dünya ile çata çat ve baş başa gitmenin yegâne yolu; her şeyini tek başına yapabilme muktedirayıtına sahip olmaktan geçer. NET...!!!
Putin'in kız olan yeğeninin ve kabinesindeki bazı bakanların kızlarının eşlerinin Türk olması vb. nedenlerle belki de daha yakın ilişkilerimiz var...
Amma ve lâkin; değişmeyen tek gerçek, ne Abd, ne Batı, ne Rusya, ne Çin, ne Arap, ne siyonist dost olmaz. NET...
Uluslararası ilişkilerde değişmeyen tek gerçek ise; ülkelerin dostluğu değil, çıkarlarıdır. NET...!!!
Selâm ve muhabbetle sevgiler & saygılar