Ayşe Sancak / Seçim sonucunu değerlendiren Suiçmez, seçim propagandası ve seçim sonrası basın açıklamalarında bulunarak sessizliği bozdu.

Adil ve eşit olmayan bir seçim propagandası

14-28 Mayısta oy kullanan herkese teşekkür eden Sibel Suiçmez ,” Adil ve eşit olmayan bir seçim propagandası dönemi sonunda yapılan seçimler; toplumun neredeyse yarısının, özgürlüğün, adaletin, barışın ve demokrasinin hakim olduğu bir Türkiye özlemi ve isteminde olduğunu göstermiştir. Sandıklara giderek bu duygularla değişim için oy kullanan ve sandıklara sahip çıkan vatandaşlarımıza, özellikle gençlere ve kadınlara, Cumhuriyet Halk Partisinin ve Millet İttifakının tüm teşkilatlarına, partililerimize, sandık görevlilerine, müşahitlere şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Kimse umutsuzluğa kapılmasın diyen Suiçmez,” Kimse yenildik, kaybettik duygusuna kapılarak umutsuzluğa düşmesin. Atamızın dediği gibi; "Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır.". Bizler umutlu kişiler olarak daha çok anlatacağız, daha çok çalışacağız, dayanışmanın gücü ile hukuk devletini ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Bilinmelidir ki; dünden daha büyük bir azimle Türkiye'yi vatandaşlarımızın yaşamak istediği demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti haline getirmek için birlikte mücadele edeceğiz. Öncelikle 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde sandıklara giderek oylarını kullanan tüm seçmenlere çok teşekkür ediyorum. Adil ve eşit olmayan bir seçim propagandası dönemi sonunda yapılan seçimler; toplumun neredeyse yarısının, özgürlüğün, adaletin, barışın ve demokrasinin hakim olduğu bir Türkiye özlemi ve isteminde olduğunu göstermiştir” dedi.

Daha çok çalışacağını ifade eden Suiçmez,” Sandıklara giderek bu duygularla değişim için oy kullanan ve sandıklara sahip çıkan vatandaşlarımıza, özellikle gençlere ve kadınlara, Cumhuriyet Halk Partisinin ve Millet İttifakının tüm teşkilatlarına, partililerimize, sandık görevlilerine, müşahitlere şükranlarımı sunuyorum. Kimse yenildik, kaybettik duygusuna kapılarak umutsuzluğa düşmesin. Atamızın dediği gibi; "Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır.". Bizler umutlu kişiler olarak daha çok anlatacağız, daha çok çalışacağız, dayanışmanın gücü ile hukuk devletini ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Bilinmelidir ki; dünden daha büyük bir azimle Türkiye'yi vatandaşlarımızın yaşamak istediği demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti haline getirmek için birlikte mücadele edeceğiz” diyerek cümlelerinin sonlandırdı.