KADIN CİNAYETLERİNE DİKKAT!
Son günlerde her gün bir başka kadın cinayeti ve toplumsal şiddet haberiyle karşı karşıya kalıyoruz. 2024 yılı Ekim ayı itibarıyla en az 290 kadın, erkek şiddeti nedeniyle hayatından koparıldı. İstanbul Eyüpsultan’da Ayşenur Halil, Fatih’te İkbal Uzuner, Mersin’de Sonay Öztürk Aslan ve Diyarbakır’da Bedriye Işık’ın hayatlarına son veren vahşet olayları, kadınların yaşam hakkının ne denli büyük bir tehdit altında olduğunu gözler önüne seriyor.
ADALET SİSTEMİ YETERSİZ!
İstanbul Beyoğlu’nda bir kadına cinsel saldırı girişiminde bulunan iki erkeğin önce serbest bırakılıp, kamuoyu tepkisi sonucunda gözaltına alınıp tutuklanması, adalet sistemimizin kadınların korunmasında ne kadar yetersiz kaldığını açıkça gösteriyor. Van’da kaybolan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in durumu ise yaşanan son gelişmelerle birlikte hepimizi derin bir tedirginliğe sürüklüyor.
TOPLUMSAL ŞİDDET VE GÖÇ POLİTİKASI
İstanbul Avcılar ilçesinde yaşanan bir başka olayda, Fas uyruklu bir ABD vatandaşı, lüks bir aracı çalarak trafikte şiddet saçtı ve bir kişinin ölümüne, üç kişinin yaralanmasına neden oldu. Artan toplumsal şiddet olaylarının arkasında ülkemizin düzensiz göç politikasının rolü ivedilikle sorgulanmalı ve bu yanlış politikadan dönülmelidir.
KADINLARIN YAŞAM HAKKI TEHLİKEDE
11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü yaklaşırken, bizler eğitimde fırsat ve cinsiyet eşitliğini sağlamak için çalışmalarımızı sürdürmeye devam ederken, kadınların yaşam haklarının erkekler tarafından ellerinden alındığını görmekteyiz. Kadınlar, evde, işte, okulda veya toplumsal alanda eşitsizliklerle karşı karşıya kalmakta; yaşam hakları tehdit altındadır.
ARTIK YETER!
Artık, şiddet, taciz ve vahşet içeren haberler görmek istemiyoruz! Şiddet faillerinin haklı çıkarıldığı, mağdurların suçlandığı bir adalet sistemini reddediyoruz. Kadınları karanlığa sürüklemeye çalışanlara rağmen, özgürlük sesimizi yükseltmekte kararlıyız. Kadın cinayetlerinin sadece bireysel değil, toplumsal ve politik bir sorun olduğunun altını çiziyoruz.
ÇÖZÜM İÇİN HAREKETE GEÇİLMELİ
Kadın cinayetleri, toplumumuzun en ciddi ve ivedi çözüm gerektiren sorunudur. Bu gerçeğin kabul edilmesi ve siyasal iktidarın bu konudaki çalışmalarını gerçeklikle sürdürmesi gerekmektedir. Kadınların yaşam hakkını güvence altına alan İstanbul Sözleşmesi’ne derhal geri dönülmelidir.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak 35 yıldır kadınların, çocukların, hayvanların ve doğal yaşamın özgürce nefes alabildiği, eşitlik ve adaletin egemen olduğu bir toplum için çalışmaktan asla geri durmayacağız. Cinsiyet eşitsizliğine karşı kadınların eşitlik mücadelesinde kararlı bir şekilde yanlarında olmaya devam edeceğiz.