Kahramanmaraş merkezli ve Hatay merkezli depremlerde evlerini kaybederek, çadırkentte hayat mücadelesi veren depremzedelerle bayramını geçiren Özer, “Bu bayram benim hayatımın en özel bayramlarından bir tanesiydi. Onlara moral olmak duyguların en güzeliydi” dedi. Özer, Ramazan bayramında da geleneğini bozmadı ve bir gün önceden ailesi ile helallik alarak, bayramlaştı ve bu kez deprem bölgesine hareket etti. Önceki bayramların ilk gününü de sınırlarda ve üst bölgelerde ülkemiz için nöbette olan kahramanlarımızla olan Özer, bu bayramı deprem bölgesinde geçirdi.
ÇOCUKLARI UNUTMADI
Özer Hatay Defne’de çadırkentte yaşam mücadelesi veren vatandaşlara Trabzon’dan hazırladığı çam sakızı çoban armağanı bayramlık hediyeleri elleri ile takdim etti. Çocukları da unutmayan Özer, çocuklar için içerisinde, kek, meyve suyu, çikolata, sakız ve şekerden oluşan özel çanta yaptırdı. Hediyeleri elleriyle çocuklara takdim eden Özer, “Bu duyguları yaşamadan anlayamayız” dedi.
HEPİMİZ ÜZGÜNÜZ
Özer, “6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler hepimizi derinden üzdü. Akabinde Hatay merkezli depremler yaşandı. Bu depremde 50 bini aşkın can kaybımız, 85 milyon yaralımız oldu. Depremde yaşamdan kopan şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Ülke olarak depremin ilk gününün ardından bir olduk, beraber olduk, bölgeye akın ettik. Yaraları birlikte sarmaya özen gösterdik. Allah emeği geçenlerden razı olsun” diye konuştu.
Özer, “Deprem felaketinin ardından yaklaşık 45 gün sonra mübarek Ramazan-ı Şerif başladı. Depremzede kardeşlerimiz zor şartlarda ibadetlerini yerine getirmeye gayret etti. Bayram sabahı birlikte bayram yapalım diye düşündüm ve Trabzon’dan yola çıkarak deprem bölgesine geldim. Çadırkentte yaşam mücadelesi veren depremzede kardeşlerimizin bir nebze de olsa yüzlerini güldürebilmek, mutluluklarına ortak olabilmek adına onların yanında oldum. Onlarla bayramlaştım. Çam sakızı çoban armağanı hediye takdim ettim. Allah bizlere böyle zor günler yaşatmasın” ifadelerine yer verdi.
KÜÇÜK TEBESSÜM
Özer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ailelerin önceden bir yaşamları vardı. Herkesin bir evi vardı. Bu deprem Allah’tan geldi. Bize düşen el birliği ile yaraları sarmak, onların yanında olmak. Morallerini birlikte düzeltelim. Onlara ufacık bir tebessüm yaşatmanın mutluluğuna asla doyum olmaz. Bayram sabahında burada olmaktan çok mutlu olum. Depremzedelere şahsi olarak belki bir ev yapamam ama en azından moral olarak yanlarında oldum. Her çadıra girdim, vatandaşlarımızla bayramlaştım. Elimizden geldiğince depremzede kardeşlerimizi mutlu etmeye çalışacağız. Onların şu an sadece morale ihtiyacı var.”
Ayşe Sancak