Fatih Öztürk, iş yerindeki atölyesinde Mimar Sinan'ın da eğitim aldığı Sedef Kakma Sanatı'nı icra ediyor. Okyanus sedefi, kaplumbağa kabuğu, pirinç ve boynuz gibi çeşitli malzemeleri kullanarak eserler üretiyor. Bir eserin tamamlanmasının yaklaşık 2 ay sürdüğünü belirtiyor.
Öztürk, Sedef Kakma Sanatı'nın köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayarak, “Yaklaşık 10 yıl önce bu sanata hobi olarak başladım. Hakan Üç ile tanıştıktan sonra eğitim aldım ve icazetimi aldım. Usta-çırak ilişkisi geleneksel sanatlarda önemli bir yere sahiptir. Bu sanatı gelecek nesillere aktarmak için çalışıyorum” dedi. 14. yüzyıldan günümüze uzanan bu sanatın Osmanlı döneminde çeşitli ahşap süslemelerde kullanıldığını ifade eden Öztürk, günümüzde de tarihi camilerde ve Kur'an rahlelerinde Sedef Kakma uygulamalarının devam ettiğini belirtti.
Fatih Öztürk, sanatın manevi yönlerine de değinerek, "Sedef Kakma, insanı terbiye eden ve dinginlik veren bir sanat. Çalışırken ruhsal bir rahatlık hissediyorum. Ürettiğimiz eserlerin satışı için değil, kendi iç dünyamız için yapıyoruz" dedi.
Öztürk, Allah lafzının yer aldığı bir eserin yapımının yaklaşık bir buçuk ay sürdüğünü, aynı zamanda diğer eserlerin de benzer bir emekle ortaya çıktığını sözlerine ekledi. Sanatının derinliğini ve önemini vurgulayarak, "Biz bu sanatı yaşatmak ve gelecek nesillere taşımak için buradayız," ifadelerini kullandı.