Mustafa Ceyran, kaşıkçılığa 15 yaşında babasının ölümünün ardından adım attı. Babasının ağaç işçiliği yaptığı malzemeleri alarak, kendi yolculuğuna başladı. Şimşir ağacından kaşık yapmaya başlayan Ceyran, o günden bugüne kadar bu mesleği hiç bırakmadı. Zamanla farklı ağaçlarla da çalışmaya başladı ve özellikle şimşir ağacını kaşık yapımı için en ideal malzeme olarak gördü. Ancak şimşir ağaçlarının kurumasıyla birlikte armut ağacına yöneldi.
Torun Güney de Dedesiyle Beraber Mesleği Öğreniyor
Mustafa Ceyran’ın torunu Güney Ceyran, okuldan arda kalan zamanlarında dedesinin yanına gelerek kaşıkçılık mesleğini öğreniyor. Şu anda zımpara ile yardımcı olan Güney, ilerleyen zamanlarda kaşıkçılıkla ilgili daha fazla bilgi edinmeyi ve tamamen bu mesleği yapmayı hedefliyor. Güney, dedesinin yaptığı kaşıkları izleyerek mesleğin inceliklerini öğreniyor.
Kaşık Yapmanın Zorlukları
Mustafa Ceyran, ilk başladığında günde 6-7 kaşık yaptığını ancak yaşın ilerlemesiyle bu sayının azaldığını belirtiyor. Kaşık yapımının basit gibi görünse de zorlu yönlerinin olduğunu ifade eden Ceyran, “Şimşir ağaçları kurudu, şimdi armut ağacından kaşık yapıyorum. Eskiden günde 6-7 kaşık yapardım, şimdi 2 tane zor yapıyorum. Köylerde hala tercih ediliyor, fakat şehirde daha ucuz kaşıklar var, onları kullanıyorlar” diye konuştu.
Kaşıkçılığın Geleceği Torununda
Torunu Güney, okuldan çıkınca hemen dedesinin yanına gelip, onun yaptığı işlere yardımcı oluyor. Güney, şimdilik kaşıkları zımparalayarak dedesine yardımcı olsa da ileride tamamen kaşık yapımına dair tüm bilgileri öğrenmeyi ve bu ustalığı sürdüren bir kaşık ustası olmayı hayal ediyor. Güney, kaşık yapmanın zor bir iş olduğunu fakat zamanla dedesinin öğrettikleriyle bu işi de kolayca öğreneceğini belirtiyor.