Son günlerde yurtdışındakiler arasında hep bu soru soruluyor.
Yüzde 65-70’lere yakın oy aldığı yurtdışı seçmen, Ak Parti’ye oy verdiğine de, bin pişman.
Gurbetçi böyle zülm görmedi ki son aylarda arka arkaya geldi birçoğu!
Bunlardan birisi de; yeni yurtdışı emeklilik düzenlemesi.
Hiç olmazsa yaşlılığında memleketine dönüp, ömrünün son yıllarını vatanında geçirmek isteyenlerin bu umutlarını da söndürdüler.
Ak Parti’nin isteğiyle aceleden 19 Temmuz 2019’da çıkarılan kanunla, yurtdışındaki vatandaşların emekli olmalarında yaş sınırı ve ödeyecekleri para miktarı yukarı çekilirken; SSK yerine Bağ-Kur’dan emeklilik ile alacakları emekli maaşı da düşürüldü.
1 Ağustos’a kadar eski sistemden emeklilik mümkünmüş ama vatandaş artık konsolosluklarda randevu ile işlem yaptırabiliyor.
Emeklilik başvurusu için yurtdışındaki yaşadıkları ülkeden aldıkları ‘Çalışma Belgesi’ni konsolosluklardan onaylatmatları gerek.
7-15 gün sonraya randevu veren e-konsolosluk sisteminden alınacak zamanla bu mümkün değil.
Kalmış birkaç gün.
Helsinki’de randevusuz gidenler geri çevrilmiş. Birçok ülkede de böyledir.
Konsolosluklarda bu işlem için randevu şartı kaldırılmalı birkaç günlüğüne.
Yıl sonuna kadar eski sistemle emekli olmaya imkan sağlansa; Türkiye’ye çok büyük döviz girişi olurdu ki millet emekli olmak veya işlemlerini şimdiden yaptırmak istiyor.
Gurbetçiler yaz ortasında tatil zamanı Ak Parti’nin ani hamlesine yakalandılar.
Emeklilik için belgeleri tamamla, toplu ödeyeceğin parayı ayarla; bu arada bu uçakların pahalı olduğu zamanda aceleden bilet bul ve işyerinden de izin koparabildense, Türkiye’ye git-gel.
Türkiye’de tatilde olanlar ise; yurtdışına çıkıp ‘Çalışma Belgesi’ni alıp, yeniden Türkiye’ye dönüp; 1 Ağustos’tan önce işlemlerini bitirmeliler.
Gurbetçiye bu eziyet niye?
Yeni yurtdışı emeklilik düzenlemesini 2020 başından geçerli yap ki Finlandiya’da böyle bir düzenleme olsa; yürürlüğe hemen koymazlar.
2020 başına kadar süre olsa; milyonlarca Avro döviz girdisi olur, millet rahat rahat işlerini yapardı.
1 Ağustos’tan sonra yeni kanuna göre yurtdışı emekliliği için başvuran pek olmaz.
Kanunu çıkarırken Avrupa’dan seçilen milletvekillerine de danışılmamış ki Almancı Milletvekili Mustafa Yeneroğlu da buna isyanının bildirisini yazmış.
Türklye’de 2 - 3 000 işgünü pirim ödeyenler, hatta 4 000 de var ve bunlar yurtdışından emeklilikte 1 gün sigorta pirimi ödeyen ile nasıl bir tutulmuş?
Gurbetçi çok kötü satışa geldi!
Gurbetçilerin o kadar az oy verdikleri Kemal Kılıçdaroğlu bunu yapsa; ne ala! Yüzde 65-70 oranında oy verdikleri, gurbetçinin dostu gördükleri Ak Parti yaptı bunu! Hem de aniden ve tatil zamanına da denk getirerek!
Ak Parti, kendi ayağına sıktı ve görünen o ki sıkmaya da devam edecek!
Gelelim diğer bir konuya!
Zamanın Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Kasım 2015 seçimlerinde öyle vaatler vermişti ki yurtdışı seçmene; sadece ‘kuş sütü’ eksikti,
Davutoğlu, bazı sözlerini tuttu. Her zaman ‘sözünüzü tutunuz’ dediğim ve her fırsatta dile getirdiğim yurtdışından uçuşlarda ‘ailelere THY’den yüzde 20 indirim’ sözünü yerine getirmedi.
Bu sözü tutmadı ve gurbetçiler ona ‘hakkını helal etmeden’ koltuğundan oldu.
Ama Ahmet Davutoğlu’nun 1 000 €’luk dövizle askerlik sözü gerçekleşti. Hem de 21 günlük askerlik yapmaya da gerek olmadan.
Ne oldu?
Geçenlerde 1 000 €’luk miktar 2 000 €’ya, erteleme de yaş sınırı da kaldırıldı. Uzaktan eğitim de geldi.
Bu da yetmedi geçtiğimiz ay miktar 5 443 €’ya erteleme de yaş sınırı da 35’e indirildi.
Ak Parti’nin gurbetçiye son zamanlardaki bu hamlelerini anlamak mümkün değil!
Gurbetçiler eskisi gibi zengin değiller; özellikle Almanya, Avusturya ve Fransa’dakiler.
1 000 € yapan da Ak Parti ve yeniden 5 443 € yapan da!
Mezarda ve düşük maaşla emeklilik ile bu dövizle askerlik!
4 yıl daga oy gerekmiyor ya!
Devam edelim!
Yurtdışında yaşayan yurttaşlarımız tatillerini genelde Türkiye’de geçirirler. Milyonlarcası gider vatanlarına tatil için. Su gibi de para harcarlar.
300 €’ya uçak bileti ve tam pansiyon dahil ödeme yaparak gelen yabancı turistin nerdeyse önüne kapanacaksın ve bunu getirdi diye tur şirketine de para vereceksin; öte yandan vatandaşın gelmiş, ev alır, para harcar ve sonuçta da turist gibi 1-2 hafta değil 1-2 ay bazan da 3 ay kalır.
Uzun süre kaldıkları için Türkiye’den Türk SIM kartı alıp, onu telefonlarına takıp kullanırlar. Bir telefonu da 4-5 yılda bir değiştirdiğinden özellikle eski telefonlarını ufak harç ödeyip, kaydettirip telefonu kapanmasın diye kullanırlardı.
İkinci telefon bazan gerekli ki öbüründe de yabancı ülkenin kartı olur.
150 TL kayıt parası, sonra 500 TL ve şimdi 1 500 TL oldu.
4-5 kişilik bir aile yazları Türkiye’de uzun kalsa; her 3-4 yılda bir 1 500’er TL’den yandılar.
Bir yılda 120 gün kullanma şartını koy, amenna!
Toplamda 120 gün az.
Haa diyeceksin ki “hediye telefon getirmeden kurtardım gurbetçileri”.
Niyetim oysa, biraz haklısın ama, son icraatlarından sonra ağzıyla kuş avlasa gurbetçiler Ak Parti’ye inanmaz!
Gurbetçiye zülmleri anlatmam bitmedi!
Gurbetçi arabasını 2 yıl Türkiye’de bırakabiliyor.
Ailecek kullanabiliyorlar.
Tamam!
Meğerse araba kimin üstüne kayıtlı ise o Türkiye’de değilse, başkalarının kullanması mümkün değilmiş!
Bunu bilmediklerinden dolayı ceza yiyen çok gurbetçi var. Arabaları gümrüklerde bağlı olanlar da.
Bir de şirket arabasıyla gelenler bir ay içinde çıkış yapmak zorundaydılar. Neyse, akl edip geçenlerde bunu 3 aya çıkardılar.
Gurbetçilerden şirketi üzerine arabası olup da bununla Türkiye’ye giden çoktu.
30 gün sonra çıkacaksın!
15-40 bin TL arasında ceza yiyen gurbetçiler de varmış.
E-Konsolosluk üzerinden randevu olayı çıktı, çok acil durumlarda vatandaş perişan.
Yurtdışında adres değişikliği yapacak vatandaş. Uzaktan mümkün değil, konsolosluğa gidecek. Bir adres için 800 - 1000 km uzaktan vatandaş gelmez ama “gel” deniyor.
Boşvermiş çoğu bu yüzden.
Vatandaşın bildirdiği adres, zaten o ülkenin sisteminde var. Diplomatlar adresin doğruluğunu kontrol ederler oradan. Yapamıyorlarsa ben yol gösteririm!
Neden vatandaş, o kadar uzaktan bir adres değişikliği için gelsin-gitsin?
Önceden, Adli Sicil Kaydı, internet üzerinden halledilebiliyordu. O da kalkmış ve Konsolosluklara gitmek gerekiyormuş şimdi yeni düzenleme ile.
Finlandiya’da banka şifreleri kullanılarak birçok kurumdan belge ve bilgi almak mümkün.
E-Devlet dedik ama yine bakkal sistemine dönüş var gibi.
Sonuç olarak; Ak Parti yurtdışındaki seçmenini gözden çıkartmış durumda.
Gurbetçi, gurbetçi olalı böyle zülm görmedi.
Halkın arasına karışacak, halkıyla kucaklaşacak ‘Büyükelçiler Projesi’ ise; başka iktidarlara kalmış durumda ki eğer olsaydı belki gurbetçiler dertlerini daha kolay anlatabilirlerdi.
Sonuç olarak 2018’de Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Seçimleri’nde Ak Parti’ye oy verdiğimden; verdiğim oyun hesabını sormak da hakkım.
Yurtdışından verdiğimiz oyların karşılığı bu olmamalıydı.
 
Yakup Yılmaz,
Helsinki
 
Not. Türkiye’nin, Finlandiya gibi birçok ülke ile Sosyal Güvenlik Antlaşması olmadığından, bu ülkelerde farklı Türkiye’de farklı birbirinden bağımsız emekli olunuyor. SSK, başka yerden geliri olan gurbetçinin emekli maaşını hemen kesiyor. 1 400 TL yani yaklaşık 200€’luk SSK emekli maaşı ile yurtdışında yaşamak zor. Devletler yurtdışında bu maaşı görünce, hemen kira ve sosyal yardım yaparlar. SSK’nın bu yanlışı da “emekli yurtdışında yaşasa, maaş da alsa, emekli aylığı kesilmez” şeklinde kanuna bir ekleme ile düzeltilebilir ki ben uğraş veriyorum bunun düzeltilmesi için. Belki başlangıçta Almanya düşünülmüş ama Finlandiya’da gibi ülkelerde millet ödediği pirimler sonucu da kendi ülkelerinde de emekli olacak. Buradaki ödediği pirimleri Türkiye’ye aktarması mümkün değil. Çifte vatandaşlık olanlar da var. Türkiye’deki emekli başka işte çalışabiliyor; gurbetçi ise çalışırsa emekli maaşı hemen kesiliyor (Bunu da eski hükümetler yapmıştır herhalde). Anayasaya aykırı bu ve ben 3 yıldır bu konuyu adalete teslim ettim, mücadelemi veriyorum. Emeklilik için, tüm işlemleri yaptım, parayı da yatırdım ve kanuni yoldan, devletin Anayasayı ihlalini düzeltmeye çalışıyorum. Gurbetçi gariban ve devletin hatası da olsa boyun eğiyor. Benim gibi yanlışa “yanlış” ise çok diyenler az!