Gümüşhane'nin Kürtün ilçesine 20 kilometre mesafede Kürtün Baraj Gölünün kıyısında bulunan Araköy köyünde, Ekmekçiler Mahallesi sakinleri tarafından bir asra yakın süredir taş fırında yapılan coğrafi işaret belgeli Araköy Ekmeği, siparişlerle Türkiye'nin dört bir yanına gönderiliyor.
Uzun süre bozulmama özelliği taşıyan ve bu özelliği sayesinde yıllar önce at sırtında Güvende, Kazıkbeli, Kadırga ve civar yaylalara götürülerek “Gara Ekmek” veya “Harç Ekmeği” adıyla satılan Araköy Ekmeği, köyde hayvancılık ve tarımın yıllar içerisinde azalmasıyla birlikte sektöre dönüşerek, köyün geçim kaynağı haline geldi.
Köyde ekmekçilik yapan ailelerde kadın erkek fark etmeksizin 7'den 70'e herkes bu işle meşgul olurken, günün 24 saati tüten bacalar nedeniyle mahalle ve köy buram buram ekmek kokuyor. Ünü git gide artan ekmek nedeniyle ise Doğuba Mahallesi olarak bilinen mahallenin adı zaman içerisinde ‘Ekmekçiler' Mahallesi olarak değiştirildi.
Yaklaşık 100 yıllık ekşi maya, su, un ve tuz kullanılarak yapılan Araköy Ekmeğinin her biri ortalama olarak 4 kilogram gelirken, bir tanesi normal bir ailenin 7 günlük ekmek ihtiyacını rahatlıkla karşılayabiliyor.
Bayatlamadan bir hafta durabilen ekmek ayrıca dolapta saklandığında bu süre 6 aya ulaşıyor. Odun ateşinde taş fırında pişirilen ekmekler Türkiye'nin dört bir tarafına hem yaş hem kuru olarak gönderiliyor.
Mekke'den Güney Kore'ye, ABD'den Almanya'ya kadar gönderilen ve 200 derecelik fırında yaklaşık 4 saat boyunca pişen ekmekler özellikle Doğu Karadeniz sahilindeki illerde yoğun olarak satılırken, Gümüşhane bölgesinde ise kuru ekmek diye tabir edilen el kırması peksimet şeklinde daha çok satılıyor.
“Bu ekmek Araköy'den başka bir yerde yapılamaz”
Araköy Ekmeğinin, Araköy'den başka hiçbir yerde yapılamayacağını söyleyen usta Ersoy Tozlu, “Araköy Ekmeği atalarımızdan, dedelerimizden bize kalan bir yadigar ve sadece Araköy'e özgüdür. Bu ürün Araköy'den başka yerde olmuyor, biz başka bir yerde yapmayı denedik tutturamadık. Ekşi maya, tuz, su başka bir madde yoktur içerisinde tamamen doğaldır. Biz bunu ‘kara fırın' dediğimiz taş fırınlarda yapıyoruz. İlk olarak 3-4 saat boyunca fırınımız yanar, temizlenir. Sonra ekmekleri fırına yerleştiririz 4 saatte pişer. Türkiye'nin her yerine kargolarla, otobüs firmalarıyla gönderebiliyoruz. Yurtdışına da gönderim yapabiliyoruz, bizim ekmeğimiz Hacca bile gitti. Biz bu ekmeği başka şehirlerde yapmayı denedik, fırınını kurduk, taşını götürdük, suyunu götürdük ama aynı ekmeği çıkaramadık, aynı lezzet olmuyor. Bu sadece Araköy'e özgü bir ekmektir, hadi ekmek yapayım demekle olacak bir şey değil” dedi.
“Bu ekmekler ortalama bir aileye 1 hafta yeter”
Araköy Ekmeğinin bozulmadan uzun süre saklanabildiğini söyleyen usta Erdal Tozlu, “Bu bizim dede mesleğimiz 3. Kuşak olarak devam ettirmeye çalışıyoruz mesleğimizi. Araköy Ekmeği katkısız doğal bir ekmektir. 1 hafta bozulmadan durabiliyor, buzdolabında da saklandığında bu süre daha da uzuyor. Ekmekler ortalama 4, 4 buçuk kilogram civarında ve ortalama bir aileye bir hafta rahatlıkla yetebilir. İnsanlar bu katkısız doğal ekmeklere hasret. Bu ekmeği yediklerinde evet biz ekmek yedik diyorlar" ifadelerini kullandı.
İHA