“Ufacık bir Maçka deresiyim ama doğrudan denize akarım…” sözleriyle hafızalara kazınan Karadeniz’in asi ruhu Volkan Konak, bayram günü Kıbrıs’ta verdiği konser sırasında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Karadeniz müziğinin en güçlü temsilcilerinden biri olan Konak, sahnede hayranlarıyla buluştuğu sırada hayata gözlerini yumdu.
Ramazan ayından önce sağlık kontrolünden geçtiği ve sağlığına dikkat ettiği bilinen Konak’ın ani ölümü sanat camiasını ve sevenlerini yasa boğdu. Korkusuz bir yüreği vardı ama hep bayramda ölmekten korkardı. Ne yazık ki, Azrail onu tam da o korktuğu günde, bayramda yakaladı.
Cenazesi memleketi Trabzon’un Maçka ilçesine getirilen Volkan Konak, baba ocağı Düztarla’da, çok sevdiği ceviz ağacının altına, babasının yanına defnedildi. On binlerce seveni, sanatçının ardından gözyaşlarıyla vedasını yaptı.
Karadeniz gibi hırçın, yeri geldiğinde asi ama hep pırıl pırıl ve temiz kalpli bir adamdı. İçinde kötülüğe yer olmayan, türkülerinde yüreğini anlatan Volkan Konak, artık türkülerde yaşayacak.
Bu dünyadan bir Volkan Konak geçti…
Mekanı cennet, türküleri hep bizimle olsun.
Cemal Sancak’tan Anlamlı İmza Günü: Hem Kitabını Tanıttı, Hem Volkan Konak’ı Andı
TAKA Gazetesi Sürmene Temsilcisi, antrenör ve yazar Cemal Sancak, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen imza gününde kitabını tanıttı. Etkinlikte büyük hayranlık duyduğu Volkan Konak’ı da unutmadı.
TAKA Gazetesi’nin Sürmene Temsilcisi, aynı zamanda antrenör ve yazar kimliğiyle tanınan Cemal Sancak, ilk kitabını okuyucularıyla buluşturdu. Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen imza gününde Sancak’ı meslektaşları yalnız bırakmadı. TAKA Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Zeki Sancak ve Genel Müdür Zihni Ağırman’ın da katıldığı etkinlikte sıcak ve samimi anlar yaşandı.
Cemal Sancak, imza gününde yalnızca kitabını tanıtmakla kalmadı, aynı zamanda büyük bir hayranı olduğu Karadeniz’in efsane sesi Volkan Konak’a olan sevgisini de gösterdi. Cemiyet salonu, Volkan Konak atkıları ve fotoğraflarıyla süslendi. Sancak, Konak’ın kendisi için sadece bir sanatçı değil, bir ilham kaynağı olduğunu belirterek, “Onu hiçbir zaman unutamayacağım” dedi.
Sancak’ın kitabı bölge kültürüne ve yaşanmışlıklarına dair derin izler taşıyor. Trabzonlu bir gazeteci olarak gözlemlediklerini ve yaşam deneyimlerini kaleme alan Sancak, hem yerel basına hem de edebiyat dünyasına önemli bir katkı sundu. Etkinlikte konuşan meslektaşları, Sancak’ın hem saha hem de kalem ustası olduğunu vurguladı.
İmza günü, Trabzon basın camiası için hem duygusal hem de gurur verici bir buluşmaya dönüştü.
Trabzon’un Hayırsever İsmi Bekir Bülbüloğlu’na Son Veda
Trabzon’daki camilerde, okullarda ve Kuran kurslarında iz bırakan yardımsever iş insanı ve siyasetçi Bekir Bülbüloğlu, yaşadığı büyük acıların ardından hayata veda etti.
Trabzon’da hayırseverliğiyle tanınan, siyaset ve iş dünyasında iz bırakan isimlerden Bekir Bülbüloğlu, geçirdiği sağlık sorunlarına yenik düştü. Trabzon’un hemen her mahallesinde cami, okul ve Kuran kurslarına yaptığı katkılarla bilinen Bülbüloğlu, ardı ardına yaşadığı ailevi acılarla sarsılmıştı.
Önce üç kardeşini toprağa veren, ardından eşini kaybeden Bülbüloğlu, bu acı kayıpların ardından büyük bir yıkım yaşadı. Zor günlerin ardından hastanede tedavi altına alınan Bülbüloğlu’nun durumu giderek ağırlaştı. Tüm çabalara rağmen kalbi bu acılara daha fazla dayanamadı.
Trabzon’un sevilen ismi için doğup büyüdüğü Yeşilova Mahallesi’nde cenaze namazı kılındı. Mahalle halkı, sevenleri, dostları ve yakınları onu dualarla uğurladı. Cenaze namazının ardından Bekir Bülbüloğlu, çok sevdiği memleket toprağına defnedildi.
Arkasında bir ömürlük hayır duası, bir şehrin gönlünde yer etmiş iyilik izleri bırakan Bekir Bülbüloğlu’na Allah’tan rahmet, ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz.
Trabzon Üzerinden Oynanan Oyunlara Dikkat: Provokasyona Geçit Verilmemeli
CHP standına yapılan saldırı sonrası Trabzon’un adının yeniden olumsuzlukla anılması, şehirde rahatsızlık yarattı. Eylemi gerçekleştiren B.G.’nin psikolojik sorunları olduğu belirtilirken, olayın bilinçli bir saldırıdan çok bireysel bir taşkınlık olduğu vurgulandı.
Trabzon, Türkiye’nin sadece bir şehri değil, aynı zamanda manevi çimentosu, toplumsal hafızanın taşıyıcı kolonlarından biridir. Türkiye’nin ‘T’si neyse, Trabzon da odur. Ancak son zamanlarda bu köklü kentin üzerine bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde gelindiği gözlemleniyor.
Bunun son örneği, Kahramanmaraş Caddesi’nde CHP standına yapılan saldırı oldu. Sosyal medyada hızla yayılan görüntüler ve ardından yapılan “provokatör” yorumları, Trabzon’un adını bir kez daha haksız yere tartışmaların merkezine taşıdı.
Olayın faili B.G. ise kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim. İnşaat işçisi olan B.G.’nin psikolojik sorunlar yaşadığı, zaman zaman kendiyle kavga eden, çevresiyle uyum problemi olan biri olduğu biliniyor. Bu nedenle yapılan eylemin bilinçli ve planlı bir saldırıdan çok anlık bir taşkınlık olduğu değerlendiriliyor. Muhtemelen olay, sokakta yaşanan sözlü bir sataşmanın ardından kontrolsüz bir öfkeyle büyüdü.
Trabzon; geçmişte olduğu gibi bugün de birleştirici ve bütünleştirici bir ruha sahiptir. Her görüşten insanın bir arada yaşadığı, farklı fikirlerin hoşgörüyle karşılandığı bu şehir, birkaç bireysel olay üzerinden etiketlenmeyi hak etmiyor.
Toplumu germe, insanları birbirine düşürme ve Trabzon gibi şehirler üzerinden algı yaratma çabalarına karşı uyanık olunmalı. Bu kadim şehir, provokasyonlara gelmeyecek kadar aklıselimdir. Tüm vatandaşları sağduyuya ve tahriklere kapılmamaya davet ediyoruz.
Trabzonspor’da Yeni Sezon Planlaması Başladı: Taraftarlar Değişim İstiyor
Ligde ilk 4 ihtimali kalmayan Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası’na odaklanırken taraftarlar mevcut kadroyu yetersiz buluyor ve gelecek yıl için radikal takviyeler bekliyor.
Trabzonspor, bu sezon Süper Lig’de ilk 4 hedefinden uzaklaşırken, Avrupa kupalarına katılabilmek için Ziraat Türkiye Kupası’na odaklanmış durumda. Bodrum FK’yı eleyerek yarı finale kalan bordo-mavililer, Türkiye Kupası’nı kazanarak Avrupa bileti almanın hesaplarını yapıyor.
Mevcut kadronun yetersizliği tartışılırken, taraftarlar takımın birçok bölgesine önemli takviyeler yapılması gerektiği görüşünde. Sosyal medyada ve taraftar platformlarında yapılan yorumlarda, Visca ve Nwakaeme’nin artık yaşlandığı, Banza’nın kiralık olduğu için takıma uzun vadeli katkı sunamayacağı, Cham, Cihan, Serdar ve Lundstram gibi isimlerin ise Süper Lig seviyesinin altında kaldığı ifade ediliyor.
Gelecek yıl için "yeni bir başlangıç" vurgusu yapan taraftarlar, sadece futbolcu kadrosunda değil, genel yapıda da değişim istiyor. Trabzonspor’un geçmişte federasyonla olan ilişkilerinde yaşanan sorunlar da yeniden gündeme getirildi. Bazı taraftarlar, Türkiye Futbol Federasyonu’nun başına artık Trabzon bağlantılı bir ismin gelmemesi gerektiğini savunarak, Haluk Ulusoy, Yıldırım Demirören (Trabzon damadı) ve İbrahim Hacıosmanoğlu dönemlerini hatırlattı.
Yönetim cephesinde ise teknik heyetle yapılacak sezon sonu değerlendirmeleriyle birlikte transfer çalışmalarına erkenden başlanması bekleniyor. Trabzonspor, hem kupayı kazanmak hem de gelecek sezon güçlü bir kadroyla yarışa başlamak istiyor. Taraftarlar ise bu sürecin sadece günü kurtaran değil, geleceği inşa eden adımlarla yürütülmesini talep ediyor.