Suiçmez, yaptığı açıklamada, "Üst üste iki yıl süreyle işlenmeyen tarım arazilerinin Bakanlıkça kiraya verilmesine yönelik usul ve esasları belirleyen 'İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmelik' 22 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Türkiye’de hiçbir şey tesadüf değildir! Üretim maliyetlerinin altında ezilen ve emeğinin karşılığını alamayan çiftçinin çığlıklarının ve tepkisinin yükseldiği bir süreçte, bu yönetmelik çiftçiye gözdağı vermek için yayınlanmıştır," ifadelerini kullandı.
Yönetmeliğin dayanağının, 2005 yılında çıkarılan Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu olduğunu hatırlatan Suiçmez, iktidarın 2005 yılından bu yana tarım politikalarını çiftçi aleyhine şekillendirdiğini söyledi. "İktidar, 2005’ten beri topraklarımızı koruyacağına, tarım arazilerini ve ormanları imara açmış, tarım politikasını çiftçi-üretici aleyhine şekillendirmeye hızla devam etmiştir," diyen Suiçmez, iktidarın tarımı ve üretimi desteklemek yerine çiftçilere yeterli desteği sağlamadığını vurguladı.
Artan pahalılık ve enflasyon karşısında çiftçileri korumayan, üretim girdileri karşısında yeterli taban fiyat vermeyen iktidarın, çiftçilerin tarlalarını ekmemesinin zeminini hazırladığını belirten Suiçmez, "İzlediği yanlış tarım politikasıyla tarımı bitiren iktidar, şimdi de mülkiyet hakkını hiçe sayarak vatandaşın rızası dışında tarım arazilerini kiraya vermek üzere harekete geçmiştir," dedi.
Bu yönetmeliğin, ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel yapısını göz ardı ederek hazırlandığını belirten Suiçmez, "İktidar, bu yönetmeliği iptal etmeli, yönetmeliğin dayanağı olan 5403 sayılı kanunun 8/K maddesini de ilga etmelidir. Üreticiyi ezen ve tarımı bitiren politikasından vazgeçerek, çiftçilerimizi üretime yöneltecek teşvik ve düzenlemeleri yapmalıdır," diyerek iktidara çağrıda bulundu.
Suiçmez, yönetmeliğin çiftçiler üzerinde yaratacağı olumsuz etkilere dikkat çekerek, bu adımın tarım arazilerinin vatandaşların kullanımından çıkarılıp şirketlerin kullanımına sunulması için bilinçli bir tercih olduğunu söyledi. Anayasayla korunan mülkiyet hakkının ihlal edildiğini savunan Suiçmez, iktidarın bu politikalarından derhal vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.