Yapılan araştırmalar, bu bileşiğin insan vücudundaki acı tat reseptörlerini inanılmaz derecede düşük bir seviyede bile uyarabildiğini ortaya koydu. Bu yeni keşif, acı tat algısının sınırlarını yeniden şekillendiriyor.

Çikolata Tükeniyor: 5 Yıl İçinde Raflar Boş Kalabilir! Çikolata Tükeniyor: 5 Yıl İçinde Raflar Boş Kalabilir!

Almanya’da yapılan çalışmalarda, bu mantarın içerdiği üç kimyasal bileşiğin acı tat algısını nasıl etkilediği incelendi. Bu bileşiklerden en dikkat çekeni ise oligoporin D.

Acılığın Gücü: Bir Gramıyla 106 Küveti Acılaştırabiliyor

Araştırmalar, oligoporin D maddesinin inanılmaz derecede güçlü olduğunu ortaya koydu. Sadece 63 mikrogramı (0.063 miligram), suya acı tat verecek kadar etkili olabiliyor. Dahası, bir gramı, tam 106 dolu küvet suya acı tat verebilecek kadar güçlü.

Leibniz Gıda Sistemleri Biyolojisi Enstitüsü'nden biyolog Maik Behrens, bu tür araştırmaların acı bileşiklerin insan vücudu üzerindeki etkilerini anlamamızda büyük rol oynadığını vurguladı.

Acı Tat Yalnızca Dilde Algılanmaz

Bu çalışmanın ilginç bir başka yönü de, acı tat reseptörlerinin yalnızca ağızda değil, mide, bağırsak, kalp, akciğer ve bazı kan hücrelerinde de bulunduğunun belirlenmesiydi. Bu bulgu, acı tat algısının yalnızca tat duyusuyla sınırlı olmadığını, vücudun başka bölgelerinde de fizyolojik etkiler yaratabileceğini gösteriyor.

Acı Tat Toksik Anlamına Gelmez

Genellikle acı tat, zehirli olabilecek maddelerin uyarısı olarak algılansa da, bu her zaman doğru değildir. Örneğin, Amanita phalloides mantarının acı tadı neredeyse yoktur, ancak ölümcül zehirlidir. Öte yandan, Amaropostia stiptica mantarındaki aşırı acı bileşiklerin zararsız olduğu düşünülmektedir.

Bu bulgular, gıda bilimi, tıp ve biyoteknoloji gibi pek çok alanda yeni ve heyecan verici uygulamaların önünü açabilir.

Kaynak: Karar