Trabzon’un sorunları tartışılırken Sivil Toplum Örgütleri hep çözüm noktasında olmuştur.
Demiryolu konusunda da Platformun aldığı mesafe ortadadır.
Bir de Ortahisar’ın sorunlarına sahip çıkmak için Ortahisar Platformu kuruldu.
Bu Platformu kuran İnşaat Mühendisi Murat Zeki Solak ve Ortahisar Belediye Başkanlığına da 2019’da aday adayı olmuştu.
Solak bir paylaşımda bulundu.
Kendisinin de içinde bulunduğu sektörle ilgili olarak Demir ve Çimento’ya yapılan anormal zamlar konusunda ‘terörle nasıl mücadele ediliyorsa bu konu ile de aynı mücadele edilmeli’ dedi.
Adı ne, fiyat terörü.
Gerçekten var mı?
Önceki akşam bütün dünyada fiyatlarda bir yükselmenin varlığı dile getirildi.
Ama bizim ülkemizdeki kadar değil.
Geçen yılın sonunda yazdığım yazıda marketlere dikkat çekmiştim.
Marketlerde kuru gıda başta olmak üzere zeytin yağları, Kağıt peçeteleri ile bulimum fiyatların yüzde 30 ile yüzde 70 arasında fırladığını anlatmıştım.
Bu yıldan örnek verelim.
Kestane balının gerçeği ilaç gibidir. Eğer bir kaşık balı zencefil ile karıştırır yerseniz hem midenize hem de boğazlarınıza şifadır.
3 ay önce 75 TL’ye aldığımız 250 gramlık balı sordum.
‘95 TL’ dedi.
Geçmiş fiyatı hatırlattım ve biraz da esprili bir biçimde ‘sizi kime şikayet edelim’ dedim.
‘Kime edersen et, zamlı aldım’ cevabını aldım.
Satın alımı yaptım.
Fiyatlar neden artmış.
Geçen yıl körfez ülkelerinden gelen turist yoktu.
Bu yıl tam 7 ülkeden turistler geldi. 250 gramda 20 TL üzerine kondu!
Arz talep diyelim!
Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığımdan beri çiçek yaptırdığım çiçekçiye katılamayacağım bir nikah için masa çiçeği siparişi vermiştim.
Ücreti ödemek için uğradım. Geçen yıl 120 TL’den ödeme yapıyorduk.
‘Abi o çiçekler 250 TL oldu’ dedi.
Kibarlığını bozmadı,150 TL verdik, kabul etti.
Yüzde yüz artış.
Demir ve Çimentoya dönersek.
İnşaat sektörünün canlanması.
Demir ve Çimento’da ihracat talebinin hiç düşmemesi fiyatları yükselttikçe yükseltti.
Ve Murat Zeki Solak’ı bile isyan ettirir hale getirdiler.
Bu fiyat dalgalanmaları siyasi iktidara da fatura çıkarır.
Siyasi iktidar tarladan tezgaha ve yine tarladan rafa kadar bir dizi denetim için hazırlık yapıyor.
Çare olur mu?
Bir müddet.
Merkezi hükümet işçiye memura emekliye ne verirse versin kimse memnun olmuyor: Cebimize girmeden para eriyor serzenişini çok duyar olduk.
Mutlaka fiyat terörü kontrol altına alınmalı.
Ama nasıl
Terörle mücadeleti gibi sert mi, Yoksa iletişim ile mi?
Ona da Tarım Bakanlığı karar versin.