Gazetecilik mesleğinin hakkını vermek kolay değildir Çünkü “işinin hakkını verenler”  tarihsel süreçte  hep mağdur olmuş yalnız kalmıştır İnsanın yaşadığı mağduriyetleri anlatması zor

Derdinizi anlatacak yada anlayacak birilerini bulmak kolay değil

Her defasında bunları yazmak aslında benimde hoşuna gitmiyor 

Sanki kendimizi acındırıyoruz hissine kapılıyorum 

Fakat tek isteğim tek gerçek şu ki;

Yazmasak başka türlü kendimizi ifade edemiyoruz 

Bu ülkede en zor şey haklılığınızı ispatlamak 

Bu bazen neredeyse imkansız hala geliyor 

Çevrenizdekiler aileniz dahi sizi anlamakta zorlanıyor 

İtibar suikastı yapmak isteyenlerin tam isteği bu zaten 

Toplumda şaibeli ve şüpheli biri olmanızı sağlıyorlar 

Diyeceksiniz ki git hakkını yargıda ara?

Valla onlarca kez aradık şikayetlerde bulunduk davalar açtık?

Geldiğimiz nokta aynı değişen bir şey yok?

Bu süreçlerde şunu öğrendim..

İnsanoğlunun “ kötülük” aklına gelince yapamayacağı hainlik yok! 

Aklınız gider yeminle 

Merhamet ve  vicdanını kaybeden insanın kötülüğü ise  korkunç oluyor 

Geçenlerde sosyal medyadan bir FETÖ cü hakkımda paylaşım yapmış 

FETÖ ile ilgili bir haberim altına “Haydar Meriç’i unutma” diye not düşmüş.. 

2007 yılından beri bu tehditlere alıştık 

Hepsini buradan yazsam sayfalar kaplar 

Ne kadar karın ağrıları varmış bunların  anlamadım

Haydar Meriç’i elbet unutmayacağız 

Terörist başı Fetullah Gülen’in özel hayatına ilişkin kitap yazacağını söyledikten sonra FETÖ’cü polisler tarafından takibe alınan ve 2011 yılında cesedi denizden çıkarılan gazeteci Haydar Meriç’i nasıl unutalım 

Domuz bağı ile bağlayıp öldürmüştünüz 

Haydar Meriç’in cesedi, zincirli ve yosun tutmuş bir haldeydi 

Sizin gibi canilerden ne beklenir ki? 

FETÖ nün PKK’dan daha tehlikeli olduğunu her fırsatta dile getiriyordu Haydar Meriç 

Kitabı çıksaydı Fetullah Gülen’in en mahrem sırları ortaya çıkacaktı 

FETÖ kuruluşundan bu yana kendilerini deşifre eden yazarları aydınları gazetecileri ve sanatçıları hedef adlı 

Yanlarında olan kalemleri ise her türlü aslan sütü ile beslediler 

Onlara hediyeler verdiler 

Maaş bağladılar 

Gezilere götürdüler 

Makrube yedirdiler 

Daha ötesini yazmayım bu kadar yeter 

İşlerine gelenleri kolladılar işlerine gelmeyenleri ise ya öldürdüler yada itibar suikastı yaparak toplum önünde linç etmek istediler 

Para ve pul ile yapamayacakları iş yoktu sonuçta 

Ama nefesleri ve güçleri bazılarına yetmedi 

Onlara diz çökertemediler 

Onlar ne onurlarını ne kalemlerini ne de şereflerini sattılar 

Tıpkı Doç.Dr.Necip Hablemitoğlu gibi 

“Köstebek” kitabı ile FETÖ yü ilk kez  deşifre   eden kalem olan Hablemitoğlu hocamız evinin önünde alçakça bir pusu sonucu öldürüldü 

Hablemitoğlu FETÖ nün damarına basmıştı 

Hem askeri hem de emniyet kanadını gözler önüne sermiş ve hepimizi uyarmıştı 

Peki biz ne yaptık bu uyarılar karşısında  

Aptalı oynayıp salağa yattık görmezden geldik 

Zaten azcık uyanık olsak azcık bilime aydınlara ve onurlu kalemlere saygımız olsaydı bu hallere düşmezdik 

30 sene oldu Uğur Mumcu öleli.. 

Açın kitaplarını okuyun 

O kitapların her satırında FETÖ-PKK ve DAİŞ var,  uyuşturucu kaçakçıları var devleti ele geçirmeye çalışan her hainin maskesi var 

Ama biz o satırlardaki uyarıları gerçekleri görmezden duymazdan geldik 

Üç maymunu oynadık 

Oysa bu ülkenin hem sağdan hem soldan vatan evlatları vardı 

Her biri çok kıymetli ve değerliydi 

Bu günde aynı şeyi yaşıyoruz maalesef 

Vatan evlatlarını değil nerede yalaka-yalama ve yalan varsa onları baş tacı yapıyoruz 

Yıllarca FETÖ ye övgü düzen bir haber spikeri 15 Temmuz akşamı ekrandan utanmadan-sıkılmadan arlanmadan program yapabiliyorsa  

Yıllarca bu kanlı ve karanlık örgüte kalemşörlük yapanlar hala köşe başlarını tutup ahkam kesebiliyorsa yapacak bir şey yok demektir 

Bakın hiç-biri “biz yanlış yaptık yıllarca bunları övdük içinde olduk” deyip özür dileyecek kadar itibar sahibi bile değiller 

Yarın bu örgüt az palazlansın az güçlensin hep si fabrika ayarlarına geri dönmezse benim de adım Ahmet değil.. 

Şerefini namusunu vatanını bayrağını kalemini satmayan onurlu insanların önünde saygı ile eğiliyorum 

Hayatını kaybedenlere de Allah rahmet eylesin