Trabzon ve çevre illerden gelen kadın üreticiler el emeği ürünlerini sergilediği ‘Yaz Panayırı’ Zorlu Grand Otel’de iki gün boyunca Trabzonlularla buluştu. Trabzon’un yanı sıra Rize, Gümüşhane ve Artvin’den gelen kadınların el emeği ürünlerini sergiledikleri panayıra Trabzonlular büyük ilgi gösterdi.
‘Kadınla Başlar Derneği’ olarak kadınlara destek olabilmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyleyen Hülya Ulusoy, “Kadınlara bir nebze desteğimiz olabilirse ne mutlu bize. Biz her zaman kadınların ve çocukların yanındayız. Bunun için de çalışıyoruz. Ben babamın ismiyle bu derneği 4 yıl önce kurdum. 6 kişiyle yola çıktığımız o günden bugüne sayımız 160’ın da üzerine çıktı. Bu da bizim en büyük mutluluklarımızdan birisi” dedi.
Etkinlikte elde edilen gelirlerin çocuk ve kadınlara destek olmak amacıyla kullanıldığını söyleyen Hülya Ulusoy, “Çalıştırdığımız kadınlar ve okuttuğumuz çocuklara destek olmak önceliğimiz. Onlara ufak da olsa bir dokunuşumuz oluyorsa bu bizi çok mutlu ediyor” diye konuştu.
ÜRETEN KADINLARA DESTEK
Her geçen gün etkinliklerde çok daha güzel şeyler olduğuna da vurgu yapan Ulusoy, “Her etkinlikte daha kaliteli ve daha güzel şeyler görüyoruz. Kadınlarımızın en çok ilgi ve talep gösterdiği ürünleri bu etkinliklerde bulmaları mümkün” ifadelerini kullandı.
Etkinlikte ürünlerini sergileyenlerin sadece Trabzon’dan değil çevre illerden de gelen kadınların katılımıyla gerçekleştirildiğine değinen Hülya Ulusoy, “Örneğin bugünkü etkinlikte Rize, Gümüşhane ve Artvin’den de katılan kadınlarımız var. Ben onları görünce çok duygulandım. Çevre illerden artan bu katılım bizi çok mutlu ediyor. Burada kadınlarımızın yaptıkları satışlardan elde ettikleri gelir tamamen kendilerine ait. Biz sadece kullandıkları masalardan ücret alıyoruz. Ve aldığımız bu ücreti de kendi derneğimizin belirlediğimiz ve az önce ifade ettiğim konularda kullanıyoruz. Kadınların bize dönüşü çok güzel. O güzel dönüşleri gördükçe bu derneği kurmaktan ve öncülük yapmaktan dolayı daha çok mutlu oluyorum. Bundan sonra da layık olmaya çalışacağız” şeklinde konuştu.
ÇALIŞMAK, ÇALIŞMAK VE SADECE ÇALIŞMAK
Yoğun iş temposuna rağmen bu tür sosyal içerikli projelerde de oldukça başarılı bir görüntü ortaya koyan Hülya Ulusoy çalışmayı çok sevdiğini söyledi. Ulusoy, “Ben çok çalışmanın adet olduğunu kabul ediyorum. Bu, babamdan sonra da böyle oldu. Hep böyle devam edecek. İnşallah çocuklarım da bana çok büyük destek. İki tane kızım var, ikisi de bana çok büyük destek veriyor. Bir kızım İstanbul’da bir kızım Trabzon’da olmasına rağmen her an benim yanımdalar. Çalışmak, çalışmak ve çalışmak. Başka bir şey bilmiyorum. Ben hep bu düsturla yaşadım hayatımı” dedi.
Hülya Ulusoy’un kızları Ahsen Aydın ve Gülşah Helva da etkinlik boyunca panayırda yer alarak örnek bir görüntü sergilediler.
Bu seneki Yaz Panayırı’nda Saadet Öğretmenin UCİM’i, özel çocukların üretip hem sergileyip hem sattığı Ortahisar Belediyesi’nin de desteklediği ‘En Mutlu Köy’ ile Lösemi ve Engelli Gönüllüleri Derneği de sosyal sorumluluk adına yerlerini aldılar.
UCİM ÇOCUK İSTİSMARINA GEÇİT VERMEYECEK
UCİM Trabzon Temsilcisi Ahsen Aydın konuyla ilgili olarak bilgi verdi. Aydın, “Çocuk istismarı önleme merkezi UCİM. Arkadaşlarımızla birlikte aktif olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Merkezimiz Meydan’da bulunuyor. Amacımız çocuk istismarını önlemek. Şimdi Trabzon’da açıldığımızın duyurusunu yapmaya çalışıyoruz. Bize bu konuda ihbarlar geliyor. Gelen ihbarları genel merkezle paylaşıyoruz. Mağdurların resmi şikayetlerini yapmalarını bekliyoruz. Ondan sonra da ilgili ve gönüllü arkadaşlarımız dava ve destek aşamasında mağdurlara yardımcı oluyor” dedi. UCİM’in toplumun konuda bilinçlenmesi için çok önemli bir misyonu yerine getirdiğine de değinen Ahsen Aydın, “Duyurularımızı bu tür etkinliklerle de yapmaya devam ediyoruz. Kısa bir zaman içerisinde bilbordlara da afişlerle çıkacağız. Trabzon Teknoloji Festivali’nde de stant açtık. Etkinliklerimizi sahaya inerek yapacağız” ifadelerini kullandı.
Meydan’daki merkez şubeye 3 saat içinde 2 ihbar geldiğini söyleyen Ahsen Aydın “Biz şimdi bunları değerlendireceğiz. Vakalar gerçekten çok fazla. Akran zorbalığından tutun da öz babaları tarafından mağdur edilen çocuklara kadar vakalar çok. Bu yüzden de Trabzon’da bu işi ele almaya karar verdik. Çünkü bu bir sosyal sorumluluk. Arkadaşlarımızın da deyimiyle bunu ciddi kanayan bir yara olarak gördüğümüz için biz de işin bir ucundan tutmak istedik. Trabzon’da güçlü bir isimle güçlü bir aileye sahibiz. Belki bu şekilde de bize ulaşmaya çalışanlar olabilir diye düşündük. Yani sığınmak için, bizden destek almak için olabilir bu” dedi.