Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında, menajer Ayşe Barım’ın Gezi Parkı olaylarına yönelik planlayıcı ve yönlendirici rol oynadığı iddia edildi. Savcılığın sevk yazısında yer alan detaylara göre, Barım’ın sanatçıları eylemlere katılmaya teşvik ettiği ve olayların kitleselleşmesi için çaba gösterdiği iddiası bulunuyor.
Barım, adliyeye sevk edilmesinin ardından nöbetçi hakimlikçe “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme” suçlamasıyla tutuklandı.
Savcılık İfadesi Ortaya Çıktı
Savcılıktaki ifadesinde Barım, Gezi Parkı’na bireysel olarak gittiğini ve hiçbir sanatçıyı yönlendirmediğini belirtti. “Evimde hepsinin kaseti var, siz rahat olun” gibi ifadelerin asılsız olduğunu dile getiren Barım, sanatçılarla yalnızca iş ilişkisi kapsamında görüştüğünü söyledi. Ayrıca, Osman Kavala ile görüşmelerinin yalnızca bir film galası için mekan kullanımıyla ilgili olduğunu ifade etti.
Savcılık Yazısındaki İddialar
Savcılığın sevk yazısında, Barım’ın Gezi Parkı olayları sırasında birçok tanınmış sanatçıyla iletişim kurduğu, eylemleri kitleselleştirme çabası içerisinde olduğu ve firari sanık Mehmet Ali Alabora ile irtibatlı bulunduğu iddia edildi. Ayrıca, Barım’a ait şirket oyuncularının 2021 yılında #HelpTurkey kampanyasına katıldığı ve bu kampanyanın Türkiye’yi uluslararası arenada yetersiz gösterme amacı taşıdığı ifade edildi.
Tanık İfadeleri ve Soruşturmalar
Tanık olarak ifade veren sanatçılar Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’nun, Barım’ın iddialarıyla çelişen ifadeler verdiği gerekçesiyle “yalan tanıklık” suçundan da soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Ayşe Barım hakkındaki soruşturma devam ederken, davanın daha geniş kapsamlı hale gelmesi ve diğer irtibatların araştırılması bekleniyor.
