Seçim çalışmaları kapsamında partisinin Çağlayancerit mitinginin ardından Yozgat'a gitmek üzere bindiği helikopterin 25 Mart 2009'da Kahramanmaraş'taki Keş Dağı'na düşmesi sonucu Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Sivas Belediye Meclis Üyesi adayı Murat Çetinkaya, pilot Kaya İstektepe ve gazeteci İsmail Güneş hayatını kaybetmişti..

Türk basında ilk kez “VE İŞTE KORKUNÇ GERÇEK” başlığı ile TAKA Gazetesinde Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümü ile ilgili gerçekleri gün yüzüne çıkaran ve şok iddialarla Yazıcıoğlu’nun kaza ile değil FETÖ tarafından suikast ile öldürüldüğünü iddia eden gazeteci yazar Ahmet Külekçi’i doğrulayan açıklamalar Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu’dan geldi.

Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı ve Yeni Şafak yazarı Bülent Orakoğlu, 2009'da Kahramanmaraş'ta içinde bulunduğu helikopterin düşmesi sonucu ölen Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun, siyah giyen adamlar tarafından helikopterin enkazından sağ çıkarıldıktan sonra işkenceyle öldürüldüğünü iddia etti.Orakoğlu, Yazıcıoğlu ve gazeteci İsmail Güneş'i öldüren Türk ve Avrupa Gladyolarına mensup FETÖ'cülerin, olayı kamera ile kayıt altına aldıklarını ve görüntülerin yer aldığı flash belleği Fethullah Gülen'e teslim ettiklerini öne sürdü. 

Orakoğlu, "Yazıcıoğlu ve  İsmail Güneş’i siyah giyen adamlar mı öldürdü?" başlıklı yazısında, İsmail Güneş’in helikopter düştükten dört saat sonra kırık bacak ve kaburga ile 1 metreyi aşkın karda 500-600 metre ileride tek başına düşen helikopterden aşağı inmesi ve ilerlemesinin imkansız göründüğünü belirterek, şunları söyledi:

"Kahramanmaraş Devlet Hastanesi’nde Güneş’e yapılan harici muayenede, kırık çene ile 112 servisiyle 27 dakika nasıl konuştuğu tartışma konusu olurken konuyla ilgili şüpheler üzerine özel yetkili Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı bilirkişi heyeti kurmuştu. Gazeteci İsmail Güneş’in düşen helikopter içinde yaptığı konuşmalar Yazıcıoğlu'nu ortadan kaldırdığını düşünen FETÖ için soğuk bir duş etkisi yaratmıştı. FETÖ tarafından 'Yazıcıoğlu sağ kurtuldu,

hastaneye götürülüyor' yalanı ile helikopter enkazına ulaşılmasını engelleyen TSK’ya sızmış FETÖ ve Avrupa Gladyosu’na ait iki helikopter kısa süre içinde düşen helikopterin enkazına ulaşmış, bir ekip helikopter içindeki kara kutu diyebileceğimiz teknik parçaları sökerken diğer grup Yazıcıoğlu’nu ve gazeteci İsmail’i helikopter enkazından çıkararak işkence ile öldürmüş, bu durumu kamera ile görüntüledikleri sonradan anlaşılmıştı. Ancak gazeteci İsmail’in çenesi kırılmadan önce bir kez daha 'Yazıcıoğlu helikopterde mi' sorusuna İsmail Güneş bu kez 'helikopterde, ancak ölü' cevabı verdirildikten sonra İsmail de Yazıcıoğlu ile aynı kaderi paylaştı sanırım. Bu vesile ile örtülü de olsa siyah giyen adamların Türk ve AVRUPA Gladyolarına mensup FETÖ’cüler olduğu da açık bir şekilde ortaya çıktı sanırım"

"Bu bellekte Yazıcıoğlu’nun son anına kadarki görüntüleri vardı"

"Kağan" adlı gizli tanığın ifadesine göre, Muhsin Yazıcıoğlu'nun öldürülmesine ilişkin görüntülerin "X" adlı bir şahısta olduğunu aktaran Orakoğlu, şunları kaydetti:

MİT'ten nokta operasyon: MKP üyesi Kadir Çelik yakalandı MİT'ten nokta operasyon: MKP üyesi Kadir Çelik yakalandı

"Ancak asıl bomba helikopter düştükten sonra Muhsin Yazıcıoğlu’nun sağ kurtulduğu iddiasıydı sanırım. Gizli tanık Kağan, X şahsın kendisine Muhsin Yazıcıoğlu’nun görüntülerinin olduğu bir flash bellekten bahsettiğini iddia etmişti. Gizli tanığa göre bu bellekte Yazıcıoğlu’nun son anına kadarki görüntüleri vardı. İzlemek istediğini, ancak X şahsın kendisine 'Abi için kaldırmaz, ayrıca bu görüntüleri izlemeye sizin yetkiniz yok' dediğini belirtmiş. Ayrıca 'Bu flash bellek birinin eline geçerse Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümü FETÖ’nün üzerine kalır' demişti. Bu ne anlama geliyordu? Muhsin Yazıcıoğlu işkenceyle mi şehit edilmişti? Düşen helikopterde bulunan gazeteci İsmail Güneş'in işkence ile dövülerek öldürüldüğünü düşünürsek, Yazıcıoğlu’na kim bilir neler yapmışlardı? Flash belleğin X şahıs tarafından Elazığ il imamına ve il imamı tarafından 2015 tarihinde FETÖ elebaşına teslim edildiği belirtiliyor"

Muhabir: HABER MERKEZİ