Oflu hoca Cuma namazında içki içenleri fena azarlıyordu: -"Paranızı sokağa atıyorsunuz! Kazanan kim? Meyhaneci... En büyük dükkan kimin? Meyhanecinin... En güzel ev kimin? Meyhanecinin... Ya en güzel araba? Meyhanecinin. Bu paraları veren kim? Ha sizin gibi kafasızlar..." Aradan 2 hafta geçer, bir adam koşarak hocanın yanına gelir ve ellerine sarılıp öperek: -"Allah razı olsun hocam, senin verdiğin içki vaazı sayesinde hayatım kurtuldu.." Hoca memnun: -"Aferin, içkiyi bırakmanın mükafatlarını ahirette de göreceksin oğlum." der. Adam düzeltir: -"İçkiyi bırakmadım hocam, MEYHANE AÇTIM!" 1-faroz-(6)   Teyo Emmi Bu fıkrada teyo bir dilencidir.Dilenirken bi adam gelir ve 5 lira verir.Teyo emmi parayı alır ve adama şöyle der -'2 sene önce 20 lira vermiştin,geçen sene 10 lira verdin,şimdi 5 lira veriyosun' 1-farozz bu sözleri duyan adam teyo ya şöyle der _' iki sene önce evlendim geçen sene çocuğum oldu ondan böle oldu' teyo emmi hemen cvp verir -'bakıyorumda benim paramla aile geçindiriyosun' Nasreddin Hoca hayvanlarına ağır yükler yükleyip onlara eziyet eden köylülerine iyi bir ders vermek istemiş. Bir gün eşeğine binerek köy meydanında dolaşmaya başlamış. İşin garibi dolu bir çuvalı da sırtına vurmuş, öyle geziyor. Şaşırıp sormuşlar : - Yahu Hoca Efendi, hem eşeğin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu ? Hoca cevabı yetiştirmiş hemen : - Zavallı hayvan, demiş. Zaten gece gündüz demeden hizmet ediyor bana. Sırtına bindiriyor, yüklerimi taşıyor, değirmeni çeviriyor. Bu kadar hizmetlerinden sonra dolu çuvalı da ona yüklemek istemedim. Bu yüzden ben vurdum sırtıma. 1-mayıs - Üç korner Bir penaltıydı - Maçlar plastik topla oynanır, top patlası bile ufacık topla maça devam edilirdi. - En iyi oynayan iki kişi aynı takımda yer alamazdı - Maçlar minyatür kalede oynanıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu. - Abanma ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip küfür edilirdi. - Maçların hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi. - Anne-baba çağırınca maç biterdi. - Topu patlatan parasını öderdi - Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi. - Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe Açılsana 3 kere sektirdim derdi rakip açılırdı. KADINA-ŞİDDETE-SON1- Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse işetilirdi - Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı. - Frikiklerde baraj mesafesi, frikiği kullanacak olan kişinin kocaman 3 adım atmasıyla belirlenirdi. - Top, oyun alanı içerisindeki herhangi bir arabanın altına kaçarsa büyük bir şevkle arabanın altına yatılıp top alınırdı. Topu ilk kim kaparsa o takımda başlardı. - Gol olduktan sonra eğer tartışmalar olursa ve golü yiyen takımın bir oyucusu golü kabullenirse gol yiyen takım 180 derece dönerek durumu kabullenirdi. - Eğer bir oyuncu faule maruz kalmışsa ama devam etmek istiyorsa, rakip futbolculardan birinin yürümesini dahi bahane ederek: “Adamın devam ediyor.” derdi. - Atan alır mevzusu vardı. Eğer top kime çarpıp abuk zubuk biyere kaçmışsa topun gittiği yer neresi olursa olsun koşa koşa gidip alırdı. - Eğer kaleci dahil herkes çalımlanmışsa kale çizgisinde yere yatılarak topa kafa vurulurdu. 1-faroz-(3) ilki ormanda gezmektedir. Bir ağacın dalında asili bir geyik budu... görür. Açtır ama şüphelenir kontrol etmeye baslar ve görür ki bu bir tuzak. Geyik budu bir iple bombaya bağlıdır. Epeyce uzağa gider ve başını kollarının üzerine koyar ak yatar, biraz sonra kurt gelir, budu görür ve yatan tilkiyi de tabi… Tilkiye sorar ‘ne yapıyorsun dostum’ Tilki cevap verir ‘hiç, Yatıyorum’ -Burada bir but var -Evet var -Neden yemedin Tilki sakince cevap verir; ‘BU GÜN ORUCUM’ Kurt kendinden emin; ‘Ben yiyeyim o zaman’ Tilki ‘Buyur afiyet olsun’ der. Kurt buta uzanır uzanmaz bir patlama, ortalık toz duman, kurt yaralı, hareketsiz, 10 metre uzakta, perişan halde yatarken tilki sakince budu yemeye başlar. Bunu gören kurt; ‘LAN SEREFSIZ HANI ORUCTUN’ Tilki pişkin pişkin; ‘Biraz önce top patladı duymadın mı ? Genç adam, İstanbul’dan Ankara’ya otobüsle giderken, verilen molada hemen tuvalete koşturdu. Boş bir kabin bulup kendini oraya attı. Tam kabine girmişti ki, yan kabinden bir ses, “Merhaba” dedi. Adam saskin saskin, “Merhaba” diye cevap verdi. Ses devam etti: “Nasilsin?” İlk defa başına böyle bir sey geliyordu… yine de şaşkın şaşkın cevap verdi: “Sağ ol, iyiyim. Sen nasılsın?” Ses sordu: “Ne yapıyorsun?” Bir an tereddüt geçirdi. Adam onun tuvalette olduğunu bildiği için mutlaka ne yaptığını da biliyordu. Başka bir şey söylemesi gerektiğini düşündü ve: “Ben,” dedi, “İstanbul’dan gelip, Ankara’ya gidiyorum. Sen nereye gidiyorsun?” Adamın sonraki cümlesi bu muhabbeti sona erdirdi. “Hayatim, telefonu kapatıyorum. Yandaki tuvalette bir geri zekali var. Sana sorduğum sorulara cevap verip duruyor. Ben seni daha sonra ararım.” amerikola-2122 İçip kafayı bulan bir sarhoş, sokakta 'öküz başkan öküz başkan' diye sayıklıyormuş. İki polis adamı karakola götürmüşler. Sonra adam mahkemeye çıkmış. İdam cezası almış. İdam edilmeden önce cezasının nedenini sormuş: -Bu ülkede demokrasi vardı hani? Herkes istediğini söyler. -Senin suçun o değil ki..Devlet sırlarını açıklamak... Erzurumlunun biri büyük bir çukura düşer başlar bağırmaya - çimse yokmu çimse yokmu beni kurtaracak çimse yokmu? İmdada bir melek yetişir ve derki seni üç şartla oradan çıkarırım - Bir içkiyi, iki kumarı, üç karı kız ayağını bırakacan Bizim erzurumlu düşünür tekrar başlar bağırmaya - Başka çimse yokmu, başka çimse yokmu? Doktor şaşırmıştı : -Doğrusu gözlerinizdeki bozukluğu bir türlü anlayamadım. Tam 25 yıllık göz hekimi olduğum halde, böyle bir olayla ilk kez karşılaşıyorum. Gözlerinizin biri soldan sağa bakıyor, öteki yukarıdan aşağı… -Şey, doktor…Ben biraz bulmaca meraklısıyımdır da… Hoca’nın hanımı dere kenarında çamaşır yıkarken bir karga gelip sabunu kapmış. Zavallı kadın : - Aman hoca demiş, karga sabunu kaçırıyor! Hoca: - Be hanım demiş, bırak götürsün. Onun üstü bizimkinden daha kirli…. KO3D1D~1-(1) Nasreddin Hoca sürekli ikilemeli konusan bir arabaciya bir gün der ki: “Efendi, benim esyalar tasinacak, gel de tasi” Arabaci, “Neler var” diye sorar. Hoca, “Dolap molap, yatak matak, sandalye mandalye” der. Arabaci, “50 Akceni alirim Hoca” der. Hoca, “Olur” der. Arabaci esyalari tasir, Hoca adama 25 Akce verir. Adam, “Hoca, bu paranin yarisi” der. Hoca, “Iyi ya iste, sen de esyalarin yarisini tasidin, dolapi götürdün, molap kaldi, yatagi götürdün, matak kaldi”der. Hoca’nın hanımı dere kenarında çamaşır yıkarken bir karga gelip sabunu kapmış. Zavallı kadın : - Aman hoca demiş, karga sabunu kaçırıyor! Hoca: - Be hanım demiş, bırak götürsün. Onun üstü bizimkinden daha kirli…. Nasreddin Hoca hayvanlarına ağır yükler yükleyip onlara eziyet eden köylülerine iyi bir ders vermek istemiş. Bir gün eşeğine binerek köy meydanında dolaşmaya başlamış. İşin garibi dolu bir çuvalı da sırtına vurmuş, öyle geziyor. Şaşırıp sormuşlar : - Yahu Hoca Efendi, hem eşeğin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu ? Hoca cevabı yetiştirmiş hemen : - Zavallı hayvan, demiş. Zaten gece gündüz demeden hizmet ediyor bana. Sırtına bindiriyor, yüklerimi taşıyor, değirmeni çeviriyor. Bu kadar hizmetlerinden sonra dolu çuvalı da ona yüklemek istemedim. Bu yüzden ben vurdum sırtıma. 1-faroz-(7) Temeli trafik polisi durdurur sorar: Kırmızı ışık yanıyordu neden geçtin? Yoksa kırmızı ışığı görmedin mi? Temelde cevap verir : Kırmızı ışığı gördüm görmesinede de sizi görmemiştim. 1-faroz-(5) Erzurumli avukat olmuş bir avukat hanımla evlenmiş istanbula yerleşmiş bir yazlık almış. duymuşçi anasi romatizma olmuş TELEFON AÇMIŞ DEMİŞÇİ ANA CEL BİZİM YAZLHTA AYAHLARIN GUMA SOHALIM ROMATİZMALARINA EY GELİR. Anasida demişçi oğlum zaten bende ilicede üzme öğrendim celim hemde üzerem. anasi istanbula cetmiş plajda oğli ile celini üstlerini değişirkenoglu anasına demişkıana mayon varmı annesı var demmiş fakat kocası şeker fabrikası pesonelı olduğu ıçın şeker çuvalından ılıcada mayosunu diktirmiş anasi hemen mayosuni ceymiş denize cirmiş oğli birde ne cörsün anasının mayosunun önünde yazirçi ERZURUM ŞEKER FABRİKASI Demişki ana ayıptır. arkani dön gari arkasini dönir oğli bir bahırki arkasında yazirçi NET 50 KG Herkese selamlar Dadaş Abbas zihni4   Rastlamadum Temel’e sormuşlar -Kadının iyisini nasıl anlarsın? -Konuşmasına bakarum -Peki ya hiç konuşmıyorsa? -O kadar iyisine hiç rastlamadum Kürekle söndürdüler Acile acil olarak giden yaşlı bir amcaya şikâyetinden dolayı bir de röntgen çekmeye kalkışmışlar -Amca senin yanıktan çok kırığın var. Amcanın cevabı -Kızım beni kürekle söndürdüler O kime gomadiki Fadime’nin kocası Temel vefat etmiş ve başlamış feryada; -Ahhh ahhh ne güzelde ekerdi, ne güzelde dikerdi. Gittiiii dağ gibi erkeğim gittii -Onun yokluğu bana çok kodiiii Bunun üzerine orda oturan başka bir kadında başlamış feryada -Aahh komşum ahhh o kime gomadıkii, o kime gomadıkiii o herkese kodiii
Editör: TE Bilisim