Süper Lig içir geri sayıma geçen Çaykur Rizespor, sezona bedel bir maça çıktı bu akşam.
Kazandığı taktirde Süper Lig’in kapısını büyük oranda aralayıp sahasında oynayacağı Tuzla maçında tur atabilirdi.
Ancak evdeki hesap her zaman çarşıya uymuyor işte.
Henüz 5.dakikada Benhur’un golü ile Çaykur Rizespor için her şey güzel başlamıştı.
Ancak aynı şekilde devam etmedi.
Golden sonra Çaykur Rizespor’da anlamsız bir şekilde konsantrasyon kaybının yaşandığını gözlemledik.
Sanki maç o dakikada bitmiş gibiydi!
Öyle ki maçın kırılma anı 13.dakikada yaşandı.
Bu dakikada Amilton mutlak pozisyonda ne gol vuruşunu yapabildi ne de pas tercihini doğru kullanabildi.
Bu pozisyondan dakikalar sonra ise kaleci Tarık’ın büyük hatası pahalıya patladı.
Yaşanan konsantrasyon kaybıyla birlikte üst üste gelen goller sonrası Çaykur Rizespor soyunma odasına bir anda 3-1 geride gitti.
Bülent Hoca’nın bu bölümü bizim gibi izlemesine şaşırdım.
Takım bu kadar oyundan koparken müdahale edemez miydi?
İkinci yarının başında hamleler geldi ancak iş işten çoktan geçmişti.
Ya Bolasie’ye ne demeli!
Bir maçta bir takım ne kadar penaltı kazanabilir?
Çaykur Rizespor’a şans 3 kez geldi.
Takımın en tecrübeli ve skorer oyuncusu 3 penaltının 2’sini kaçırınca Çaykur Rizespor için kabus gibi bir gece yaşanmış oldu.
Neticede 6 puanlık ve sezona bedel bir maçtı.
Bunun bilinciyle tüm oyuncular sahada olmalıydı.
Ancak dediğim gibi 5.dakikada adeta maç bitmiş gibiydi Yeşil-Mavililer.
Umarım bu yenilginin faturası ağır olmaz.
Rakip 2 puan daha yaklaştı. Ve bu tablo Süper Lig yolunda baskı yaratmaz umarım.
Aksi taktirde bu kadar yaklaşmışken tüm emeklere yazık olur.
Şimdi yine uyarılarımız olsun.
Bu yenilgiden ders çıkarıp kalan üç maça çok daha fazla konsantre olunması gerekiyor.
Tuzla, Göztepe ve Altınordu maçlarıyla 3’te 3 yapıp Süper Lig bileti alınmalı.
Bunu başaracak güç Çaykur Rizespor’da var.
Yeter ki Bülent Hoca ve öğrencileri full konsantre olsun.