Başkent Üniversitesi'nin 8 Mart Dünya Kadınlar günü kapsamında düzenlediği konferansta konuşan İsmet İnönü'nün kızı Özden Toker, "Atatürk şu anda burada olsa teker teker sizlerle konuşmak isterdi. Aranıza girer, herkesin yanına gelirdi. 'Her zaman konuşurken, karşındakinin gözlerinin içine bakacaksın' derdi. Her zaman dikkatle, iyi niyetle karşındakini dinleyeceksin ve gözünün içine bakacaksın. Hep merak edeceksin, soru soracaksın. Soru sormak hiç bitmeyecek. Sen soru sormak istemezsen, biz sana hiçbir şey öğretemeyiz. Her çocuğun bir hayali olacak ve gerçekleştirmek için çok gayret edecek. Çok kitap okuyacak, çok çalışacak. Atatürk, bütün gençlere bunları söylemek isterdi. Atatürk'ün en çok istediği sizlerin mutlu olması" dedi.
YOĞUN KATILIM OLDU
Başkent Üniversitesi ve Prof. Enver Ziya Karal Tarih Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında "Cumhuriyetle Özdeş Bir Yaşam: Özden Toker" başlıklı konferans düzenlendi. Prof. Dr. İhsan Doğramacı Konferans Salonu'nda gerçekleşen konferansa öğrenciler ve akademisyenler katıldı.
Konferansın açılış konuşmaları Prof. Enver Ziya Karal, Tarih Uygulama ve Araştırma Merkezi (BÜTAM) Başkanı Prof. Dr. Seçil Karal Akgün, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hakan Özkardeş ve Başkent Üniversitesi Kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal tarafından yapıldı.
BÜTAM Müdürü Prof. Dr. Seçil Karal Akgün, 8 Mart Dünya Kadınlar gününün ortaya çıkışı hakkında bilgi vererek, Türkiye tarihinde kadınların yerini ve Mustafa Kemal Atatürk'ün kadın hakları için yürüttüğü çalışmaları anlattı.
Prof. Dr. Mehmet Haberal ise "Başkent Üniversitesi olarak böyle günü yaşamaktan gurur duyuyoruz. Ne mutlu ki ülkemiz var. Eğer bugün buradaysak, bu ülke olduğu için buradayız. Bu ülkeyi hayatları pahasına kuran Atatürk, arkadaşları ve aziz şehitlerimizi her zaman, her şartta Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları olarak anmaktan gurur duyuyoruz" ifadelerini kullandı."
TÜRKİYE'DE DE ÇOK ŞEY DEĞİŞTİ
İsmet İnönü'nün kızı Özden Toker ise adına düzenlenen konferansta yaptığı konuşmasında şunları kaydetti:
“Zor günlerimizde birbirimizi destekledik. Ama her zaman için Atatürk'ün çocukları olarak onunla beraber, bu gururu taşımaya çalıştık. Ben 1930 doğumluyum. Yani şu anda 95 yaşındayım. Ben her zaman Atatürk'ün, Cumhuriyet'in ilk 10 yılında doğmuş olan çocuklardan biriyim. Ben 3 yaşındayken, Cumhuriyet'in 10. yılı kutlanıyordu. Bizim hala oturduğumuz Pembe Köşk'ün bahçesine bütün basın toplanıyor ve babam da o zaman Başbakan. Orada ben de bahçedeyim. Ben ne olduğunu kesinlikle anlamıyorum. Fakat etrafımdakileri görünce hoşuma gitmiş. Ben de elimi kaldırıp, onlara selam vermişim. Size selam verdiğim gibi. Aradan çok zaman geçti. Kitabımda da bahsettiğim gibi dünyada da bu asırda çok şey değişti. Sınırlar değişti, savaşlar yapıldı. Türkiye'de de çok şey değişti. Çok şey yaşandı. Bunların hepsini ben çocuk olarak, sonra da büyüyünce yaşama fırsatım oldu.”
Toker, konferansın devamında kaleme aldığı "İsmet İnönü'nün Kızı Anlatıyor" kitabından bazı bölümleri, katılımcılara okudu.