Hukuk ve Anayasa Tartışmalarının Önemi
Malkoç, Türkiye’nin anayasa tarihine değinerek, geçmişte yapılan anayasaların olağanüstü beklentilere rağmen çözüm sağlayamadığını belirtti. Şunları söyledi:
“Tarihimiz boyunca anayasalardan sihirli bir çözüm bekledik. Ancak her anayasa, siyasi ve sosyal çalkantılar arasında kayboldu. 1876’dan bugüne kadar yaptığımız anayasalar, toplumun beklentilerini karşılamaktan uzak kaldı.”
Hukuk Kültüründeki Eksiklik
Türkiye’deki hukuk eğitiminin ve uygulamalarının yetersizliğini ele alan Malkoç, “120 hukuk fakültemiz var, binlerce mezun veriyoruz. Ancak toplum olarak hakkaniyet inancımız zayıf. İnsanlar hukuk sistemine güvenmekte zorlanıyor. Bu da adaletin tesisini zorlaştırıyor,” dedi.
1982 Anayasası Eleştirisi
Mevcut anayasanın değiştirilmesi gerektiğini savunan Malkoç, iktidar ve muhalefetin bu konuda yeterince adım atmadığını belirtti:
“1982 Anayasası, yürütme organına geniş yetkiler tanıyor. İktidar için ideal bir anayasa, ancak muhalefet bu durumu değiştirmek için yeterli baskıyı yapmıyor. Yeni anayasa talebi sürekli dile getirilmesine rağmen, somut adımlar atılmıyor.”
Toplumun Hukuka İlgisi Artmalı
Malkoç, hukuk ve adalet konularında sivil toplumun daha aktif olması gerektiğini ifade ederek, “Yeni bir anayasa yapmak kadar, mevcut hukuku doğru uygulamak da önemli. Toplumun hukuka olan ilgisini artırmak ve adaletin tesisine yönelik çalışmalar yapmak gerekiyor,” dedi.