Türkiye ekonomisinde risk algısı yeniden tırmanışa geçti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dahil 106 kişi hakkında verilen gözaltı kararı, piyasalarda sert bir etki yarattı. Siyasi tansiyonun artmasıyla birlikte Türkiye’nin beş yıllık kredi risk primi (CDS), cuma günü 29 baz puan yükselerek 328 puana ulaştı. Bu seviye, son bir yılın zirvesi olarak kayıtlara geçti. Haftalık bazda ise CDS artışı yaklaşık 66 baz puan oldu.
Artan risk primi, özellikle dış yatırımcıların Türkiye’ye bakışını olumsuz etkiliyor. Uzmanlara göre, bu yükseliş Türkiye’nin dış borçlanma maliyetlerini artırabileceği gibi, ekonomik istikrar üzerinde de baskı yaratıyor.
Tahvil Faizlerinde Tarihi Zirve
CDS’teki artış, devlet tahvili piyasasını da etkiledi. 2010 yılında ihraç edilmeye başlanan 10 yıllık Türk lirası cinsi devlet tahvili faizi, bu hafta içinde 5 puanlık ani bir sıçramayla yüzde 33,38 seviyesine çıkarak rekor kırdı. Bu oran, Türkiye tarihinde bugüne kadar görülen en yüksek uzun vadeli tahvil faizi oldu.
Faiz oranlarındaki bu yükseliş tahvil fiyatlarını da düşürdü. 10 yıllık tahvilin fiyatı, kısa sürede 105’ten 90 seviyesine geriledi. Piyasa uzmanları, bu düşüşün yatırımcıların artan risk algısını fiyatladığını ve güvenli limanlara yönelimin hızlandığını ifade ediyor.
CDS Nedir?
Credit Default Swap (CDS), bir ülkenin ya da şirketin borcunu ödeyememesi riskine karşı alınan sigorta primidir. Bu prim ne kadar yüksekse, söz konusu ülkenin iflas riski o kadar yüksek olarak algılanır. Gelişmekte olan ülkeler için uluslararası piyasalarda en önemli ekonomik risk göstergelerinden biri olan CDS, yatırımcı kararlarını doğrudan etkileyen bir göstergedir.
Siyasi gelişmelerin ekonomik göstergelere olan etkisinin bu kadar net hissedildiği bir dönemde, Türkiye’nin iç politikadaki her adımı, piyasalarda anlık fiyatlamalara yol açmaya devam ediyor.
