Kursiyerlerden anne Nuran Şahin, yıllardır el nakışı yaparak öğrendiği tekniklerdeki eksikliklerini kızından öğrenmeye çalıştığını belirtti. Şahin, "Çocuk yaşlardan beri dikiş-nakış işlerini yapıyorum. Kızlarım da bu sanata meraklıydı, şimdi bazı eksiklerimi kızımdan öğreniyorum" dedi.
Eda Turan'ın ablası Ebru Şen ise, kız kardeşinden ders almanın kendisi için özel bir anlam taşıdığını vurguladı. "Kız kardeşimden ders almak farklı bir duygu. Birlikte kurslara katıldık, şimdi de birlikte öğreniyoruz," diyerek, bu deneyimin onlar için çok kıymetli olduğunu söyledi.
Kursiyerlerden Fatma Taşkara, öğrenmeye istekli olduğunu ve devletin sunduğu bu fırsatla daha fazla bilgi edindiğini belirterek, "Anne ve iki kız kardeşiyle birlikte gelen bu aile, kursumuza farklı bir sıcaklık katıyor. Hepimiz birbirimize destek oluyoruz," şeklinde konuştu.
Eda Turan, Türk el nakışlarının tarihine de değinerek, "Türk el nakışlarının kökeni çok eskiye dayanıyor. Şu an kurslarda eski teknikleri modernize edip, bu gelenekleri yaşatmaya çalışıyoruz" diye ekledi. 15. yüzyıldan günümüze kadar gelişen Türk el nakışlarının, ev tekstilinden çeyizlere kadar pek çok alanda kullanıldığını belirtti.