Trabzon’da endüstriyel temizlik tesisindeki patlamada buhar kazanı patlamasının nedeninin yapılacak teknik incelemelerin ardından açıklığa kavuşacağını kaydeden Atalar, ancak buhar kazanlarının patlama nedenlerinin genel olarak; kazanın susuz kalması, aşırı basınç artışı, korozyon oluşumu, kullanım suyu sebebiyle ısıtma yüzeyleri ve seviye kontrol cihazları gibi güvenlik komponentlerinde oluşan kireç taşı ve akabinde arıza oluşumundan kaynaklanacağına vurgu yaptı. Atalar “En çok karşılaşılan kaza nedeni kazan besleme suyu çevriminde ve su düzey denetim sisteminde oluşan çeşitli arızalar sonucunda kazanlar susuz kalabilmekte ve kazan ocağı, duman boruları sıcaklığı 900-1.000 C mertebelerine çıkabilmektedir. Bu durumdaki kazana belirli miktarda su verilirse kızgın yüzeylerle ilişkide olan su kütlesi, çok kısa sürede buharlaşır, genleşir ve denetlenemeyen çok yüksek basınç artışları sonucu kazan tümüyle parçalanarak çok büyük patlamalar oluşur” dedi.
Buhur kazanı patlamasının bölgede yaşanan ilk olay olmadığını belirten Atalar “Bu kazalar, meslek odalarının raporlarını, bilim insanlarının söylediklerini kulak arkası etmek yerine, yasal düzenlemeler ve kamusal denetimlerle önlenebilir. Aksi takdirde bu tür kazalar yaşanmaya ve insanlarımız hayatını kaybetmeye devam edecektir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği, patlama, yangın vb. sonrası akla gelen, birkaç gün konuşulduktan sonra yeni patlamalar, ölümler ile kısa bir süreliğine yeniden gündeme gelen bir konu olmamalıdır. Devletin ve işverenlerin görev ve sorumluluklarını eksiksiz yerine getirdiği, ilgili tüm tarafların kamusal hizmet bağlamında içinde yer aldığı bir konu olmalıdır. Bu kaza nedeniyle, özellikle tekstil ve ağır sanayi işletmelerinde yoğun olarak kullanılan yüksek işletme basıncına sahip buhar kazanlarının, İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği gereği her yıl periyodik kontrol ve denetimlerinin yaptırılması gerektiğini belirtiyoruz. Ayrıca buhar kazanlarını işleten operatörlerin, uzmanlık eğitimlerini tamamladıktan sonra sınava tabi tutularak belgelendirilmesi gerekmektedir. Mesleki eğitim konusunun yanı sıra basınçlı kapların periyodik kontrolleri de özel kuruluşlarca yapılmakta, ancak kontrollerin gereği gibi yapılıp yapılmadığına dair bir denetim mekanizması bulunmamaktadır. MMO, bu denetim hizmetlerinin nitelikli olarak yerine getirilmesinde görev alacak bilgi birikimi ve kadroya sahip olmasına rağmen bu süreçten dışlanmaktadır. Bu tip kazaların bir daha tekrarlanmaması ve iş cinayetlerinin önüne geçilmesi amacıyla, bilimin ve tekniğin gerekliliklerini kabul eden anlayışın hakim olması, standartların doğru şekilde uygulanması, bu süreçlerin doğru şekilde denetlenmesi, imalatçıların ve kazan işleticilerinin eğitimleri ve yetkinliklerinin değerlendirilmesi ve periyodik kontrollerinin uygun şekilde yapılması için ilgili kamu kurumları ve sektördeki tüm bileşenlerle, Makina Mühendisleri Odası olarak her türlü görev ve işbirliğine açık olduğumuzu bir kez daha bildiririz” ifadelerini kullandı.