Küçükbaş Hayvancılığa 1,6 Milyar Lira Destek! Küçükbaş Hayvancılığa 1,6 Milyar Lira Destek!

TÜRKİYE ALTIN REZERVLERİNDE DEVLER LİGİNDE

Dünyada ekonomik belirsizlikler arttıkça altın, en güvenilir yatırım araçlarından biri olmaya devam ediyor. Merkez bankalarının rezervlerini güçlendirme yarışı hız kesmeden sürerken, Türkiye de bu yarışta önemli bir konum elde etti. Dünya Altın Konseyi’nin 2024 üçüncü çeyrek verilerine göre Türkiye, en fazla altın rezervine sahip ilk 10 ülke arasına girdi.

DÜNYANIN EN BÜYÜK ALTIN REZERVLERİ

Merkez bankalarının kasalarında tuttukları altın miktarı, ülkelerin ekonomik gücünü de yansıtıyor. En fazla altın rezervine sahip ülkeler şöyle sıralandı:

  • ABD – 8.133 ton
  • Almanya – 3.351 ton
  • İtalya – 2.541 ton
  • Fransa – 2.436 ton
  • Çin – 2.264 ton
  • İsviçre – 1.039 ton
  • Hindistan – 853,63 ton
  • Japonya – 845,97 ton
  • Hollanda – 612,45 ton
  • Türkiye – 595,37 ton

Türkiye, 595,37 tonluk altın rezerviyle listede 10. sırada yer aldı. Bu gelişme, Türkiye'nin ekonomik istikrarını güçlendirmek adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

SON 10 YILDA ALTIN ALIMLARI REKOR KIRDI

Dünya genelinde merkez bankalarının altın alımları hızla artarken, son 10 yılda en fazla altın alımı yapan ülkeler sıralaması da dikkat çekiyor. 2013-2023 yılları arasında en fazla altın alan ülke, 1.298 ton ile Rusya oldu. Onu 1.181 ton ile Çin, ardından ise 424 ton altın alımıyla Türkiye takip etti.

Türkiye'nin altın alımındaki bu güçlü hamlesi, ekonomiye olan güvenin artırılmasını ve rezervlerin daha da güçlendirilmesini hedefliyor. Türkiye’nin ardından en fazla altın alımı yapan ülkeler şöyle sıralandı:

  • Polonya – 256 ton
  • Hindistan – 246 ton
  • Özbekistan – 154 ton
  • Kazakistan – 151 ton
  • Singapur – 103 ton
  • Irak – 100 ton
  • Tayland – 92 ton

TÜRKİYE ALTIN STRATEJİSİNİ GÜÇLENDİRİYOR

Ekonomistler, merkez bankalarının altın stoklarını artırmasının, küresel ekonomik belirsizliklere karşı bir önlem olarak değerlendirildiğini belirtiyor. Türkiye’nin son yıllarda altın rezervlerini istikrarlı bir şekilde artırması, döviz rezervlerini çeşitlendirme ve ekonomik dayanıklılığı artırma stratejisinin bir parçası olarak yorumlanıyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ