Depremin Kelkit’in yaklaşık 25 kilometre güneydoğusunda, Eskiyol mevkisinde, yerin 5 kilometre derinliğinde gerçekleştiğini belirten Dr. Akın, bu hareketin sol yönlü transform bir fay üzerinde meydana geldiğini ifade etti. Bu tür depremlerin bölgedeki jeolojik yapı itibarıyla beklenen olaylar olduğuna dikkat çekti.
“Burası, Kuzey Anadolu Fay Zonu ile Kuzey Doğu Anadolu Fay Zonlarının kesiştiği oldukça aktif bir nokta. 2023 ve 2024 yıllarında da benzer büyüklüklerde depremler yaşanmıştı. Bu, doğanın olağan döngüsünün bir parçası. Panik yapılacak bir durum yok,” dedi.
Özellikle depremin 1939 Erzincan Depremi’ni oluşturan fay segmentinden uzakta meydana geldiğini belirten Akın, “O büyük depremi oluşturan fay parçaları, ancak 400-500 yılda bir benzer büyüklükte bir deprem üretebilir” diyerek endişeleri giderdi.
Aynı zamanda, afetlere karşı dayanıklı şehirler inşa etmenin önemine vurgu yapan Akın, “Yerel yönetimler ve karar alıcılar, deprem gerçeğini göz önünde bulundurarak gerekli önlemleri almalı. Bu konuda toplumsal bilinç ve hazırlık çok önemli,” ifadelerini kullandı.
Son olarak, dünyanın levhalardan oluştuğunu ve bu levhaların sürekli hareket halinde olduğunu belirten Akın, bu hareketlerin zaman zaman depremlerle sonuçlandığını ve ülkemizin de aktif bir deprem kuşağında yer aldığını hatırlattı.