İlçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan tarihi su değirmenin çarkları Gebi Deresi’nin akışıyla hayat buluyor. Değirmende buğday, arpa, mısır gibi tahıl ürünleri öğütülerek un elde ediliyor. Dere boyunda yer alan 8 değirmenden tek ayakta kalan tarihi su değirmenini işleten İsmet Çayırçökek (83), değirmenin dedelerinden kaldığını belirterek, tahılını öğütmeye gelenlerin bazılarından ücret, bazılarından da pay olarak mısır, arpa, buğday aldığını söyledi.
15 yaşından bu yana değirmende tahıl öğüttüğünü söyleyen 5 çocuk babası İsmet Çayırçökek, “15 yaşından beri burayla ilgileniyorum. Değirmene gelenlerin tahıl ürünlerini un yapıyorum. Hazırlayıp kendilerine teslim ediyorum. Bu değirmen yaklaşık 200 yıllık. Çocuklarım evlenip gitti. Bu değirmen işini bu sene sonunda bırakacağım. Çocuklarıma söyledim ama onlar gelip yapmazlar, benden sonra da bu işi yapacak kimse yok gibi” dedi.
Yazın sıcak geçmesiyle değirmeni yaklaşık 20 gün önce çalıştırmaya başladığını ifade eden Çayırçökek, “Kuraklıktan dolayı bu yaz değirmeni döndüremedik. Yağmur yağmadığından dolayı dere çekildi. Derede su kalmadı. Biraz yağmurun yağmasıyla birlikte değirmen yaklaşık 20 gündür çalışıyor” diye konuştu.
Mısırını öğütmeye gelen Ersoy Aycan (58) ise, topladıkları mısırları kuruttuktan sonra su değirmenine getirdiklerini ve değirmende öğütülen unun çok iyi olduğunu söyledi. (DHA)