Bildiğimiz üzere Ata İttifakı; seçime sayılı günler kala kurulmuş ve Zafer Partisi'nin de desteğini alarak seçimlere girmiş, akabinde de %5 küsür oy almıştı...
Başkanlık seçimi de 2. tura kalınca; Sinan Oğan'ın desteği, Erdoğan ve Kılıçdaroğlu'nun seçilmesi için kilit bir hâl almış ve bu 2 lider de, Sinan Oğan desteğini alabilmek için kıyasıya bir yarışın içine girmişlerdi...
Daha çok Atatürkçü milliyetçilerin oy adresi olan Sinan Oğan da; Chp'nin hdp ile beraber olmasını referans göstererek ve tabanının eğiliminin de çokça bu minvalde olduğundan mütevellit, Kılıçdaroğlu'na daha çok mesafeli olan milliyetçilerin oylarının adresi olarak Erdoğan'ı göstermiş, böylece adres olarak Erdoğan'ı göstermiş olmasaydı dahi kendisine oy verenlerin, Chp ve hdp birlikteliğinden ötürü, milliyetçi damarlarının bunu asla kabul etmeyeceklerini de çok iyi bir şekilde öngörmesi münasebetiyle, bir taş ile 2 kuş vurarak hem güçlüden ve kazanacaktan yana olarak kendi yıldızını da parlatmış, hem de proaktif olarak kilit bir rol üstlenmesine rağmen, aktif olarak pek de bunun karşılığı bulunmamakta diye düşünüyorum...
Bu sebeple hayatın değişmez kuralı olan ve bu gerçekliğin siyaset arenasında da değişmediği ve bir süre önce kaleme de aldığımız; İYİ POLİS KÖTÜ POLİS kuramının, Ata İttifakı tarafından uygulanan bir strateji olduğuna hep beraber şahit olduk...
Zira Ümit Özdağ'ın da adres olarak Kemâl Kılıçdaroğlu'nu göstermesi; başkanlık seçimlerini kim kazanırsa kazansın, esas kazananın Ata İttifakı olması için uyguladıkları bu ince ayar, karşılıklı Kazan - Kazan ve kaybedenin yalnızca 2 adaydan birisi olacağı sonucunu doğuracak. NET...
Şayet Erdoğan kazanırsa da kazanan Ata İttifakı olacak ve madalyonun diğer yüzünde de kazanan Kılıçdaroğlu olursa da, kazanan gene Ata İttifakı olacak bir senaryonun sahneye alındığı apaçık belli...
Ama şunu unutmamak gerekir ki; Sinan Oğan'ın Erdoğan'dan yana tavır alarak çekilmesinin en etkili sebebi; Aliyev ile olan Azeri ortak paydası ve Aliyev'in, kendisini ikna etmesi. NET...
Sinan Oğan bu hamlesi ile Mhp Genel Başkanlığı'na da; Yavuz Ağıralioğlu gibi göz kırpmış oldu...
Kaldı ki bu bağlamda; kırmızı çizgisinin başta Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi olan Ata İttifakı adayı Sinan Oğan'a, seçimden sonra bakanlık tevdi edilmesi olasılığı ki bu bakanlığın belki de İçişleri Bakanlığı olabileceği de gündemde...
İşte malesef ki an itibariyle Türkiye siyasetinin her an güncellendiğini, sürekli olarak kendisine format attığını ve de anlık birliktelikler ile ayrılıkların yaşandığı bir hâl alarak ilerlediğine, üzülerek şahitlik ettiğimiz bir süreci yaşıyoruz. NET...
