Ülkemizde ve dolayısıyla da Trabzon’da gazeteciliğin kalitesini yine biz koruyabilir ve yine biz artırabiliriz.
 
Basın meslek ilkelerinde ne yazıyor: ‘Gazeteciler sıfatıyla yaptığımız mesainin  haksızlığa, manipülasyona, tektipleştirmeye veya nefret söylemine yol açmayacağını; haberi yorumdan ayırmak konusunda büyük dikkat göstereceğimizi taahhüt ediyoruz.’
 
Trabzon'da gazeteciler Osmanlı döneminden buyana örgütlenme için gayret göstermiş bir camiadir.
 
Trabzon'da Gazeteciler Cemiyeti'nin kuruluş tarihi 1946 olsa da Trabzon basını İstiklâl Savaşı’nda etkin olmuş bir basındır.
 
Benim için ilk olarak kurucularımız arasında yer alan Bekir Sukuti Kulaksızoğlu, Ali Kalkanoğlu, Ziyat Nemli, Ayhan Kıyak, Mehmet Tan, Suavi Kaptan, Orhan Kaynar, Ömer Güner’in başkanlık yaptığı bu cemiyette 8 yıl Başkan vekilliği, 3 yıl da başkanlık yapmak onurdur.
 
Trabzon’da gazetecilerin kendilerine has bir dünyaları var. Mesleğin ağır şartlarını bir kurumda güvenlikçisinden, temizlikçisine, muhabirinden genel müdürüne herkes yaşar.
 
Teknolojik gelişmeler, yeni bir kuşakla beraber gazetecilikte rekabette artmıştır.
 
Trabzon’da rekabetin kaliteyi getirdiği tartışmasız bir gerçektir.
 
Cemiyet olarak Trabzon basınının ayakları üzerinde daha sağlam durması, üyeler ve kurumlarında çalışan gazetecilerin birbiriyle olan ilişkileri için birleştirici olduk.
 
Benim için mutluluk kaynaklarından biri bu.
 
Vicdanen rahatlık.
 
Hiçbir hizmeti eksik bırakmadık.
 
Eleştirildiğimiz pek çok noktalar olmuştur, eleştirileri şahsım olarak her zaman bir zenginlik ve yol gösterici olarak görmüşümdür.
 
30 yılı aşkın meslek hayatımda öğrendiğim şeylerden biri de budur.
 
Kişisel ihtirasa varmadan, hakaret ve küçük düşürücü niyette olmayan iyi niyetli yaklaşımlar karşısında dinleyen taraf oldum.
 
Gül dikensiz olmaz.
 
Meslektaşlarımız soruyor,
 
Neden bıraktın?
 
1-Onbir yıllık bir görev süresini doldurdum. Makamları bırakmayı bilenlerin sayısını ratırmak lazım.
 
2-Cemiyet başkanlığı aktif gazetecileri devlet memurluğu moduna sokuyor. Zira Sorumluluğunuz tüm meslektaşlarınızı kapsıyor. Bir kurum, aile, fert temsiliyle aidiyet duygusuyla hareket etmek durumundasınız.
 
Tamam, dengeleri bilen ve tutan bir gazeteciyim ancak bilgisayarın başına oturduğunuzda beyninizde otokontrol mekanizmaları işlemeye başlıyor ve 3 yıl bunu yaşadım.
 
Belki yeni süreçte okurlarım daha derinlemesine inen, daha fazla araştırmacı, sorgulayıcı yazı, yorum ve röportajlar okuyabilecekler.
 
Trabzon’un eğitim, siyaset, sanat, kültür, turizm, sanayi vb. hepsinde karınca kararınca haber yazı anlamında emeğimiz oldu.
 
Biz basın hayatımızda sükunetle, dayanışmayla, daha objektif ama sorgulayan, tartışan; ama hakaret etmeyen, gönül kırmayan bir atmosferi artık oluşturmalıyız.
 
Gazetecilik Dürüst, Adil ve Cesur olmayı gerektiriyor. Kamuoyuna hizmetin en başta gelen amaçları bunlar.
 
Kısır tartışmaların, yersiz sataşmaların Trabzon basınının saygınlığına hizmet etmeyeceğini vurgulamak isterim.
 
Trabzon basını bir büyük ailedir ve güçlenecektir.
 
Yeni seçilen Cemiyet Başkanı Ersen Küçük’e başarı diliyorum. Ahmet Külekçi Miraç Özağcı ve Halil İleli’yi de cesaretlerinden dolayı kutluyorum.