Sevgili Okurlar; Son birkaç yılın en önemli sorunlarından birisini yine alt gelirli vatandaşlarımız yaşıyorlar. Pandemiden önce bir düğünün maliyeti 100 bin TL civarında iken bugün birkaç katına çıkmış durumda. O nedenle sezon içindeki düğünlerin sayısı sınırlı kaldı. Pandemi döneminde evlenemeyenler Pandemi sonrasında ise maliyetlerin katlanması ile birlikte iyice sıkıntıya girdiler. Bir diğer sıkıntı da takılarla ilgili yaşandı.
2016 yılında bir kartın değeri tam 70 TL idi. 2019 yılında Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığını bırakırken ise 270 TL’ye kadar çıkmıştı.
Pandemi’den önce düğünlerde takılan altın kartın değeri bugün 4 bin TL’ye doğru gidiyor.
Kendi komşusunun düğüne giden ve 270 TL’den kart takan bugün düğün daveti yapıyor, komşu ne takacağım diye şaşkına dönüyor.
Karadeniz bölgesinin bir çıkış yolu şu oldu.
Doğu illerindeki gibi düğündeki takılar yazılmıyor, yani not edilmiyor!
Kaydı yok.
Ağaların çocuklarını ve torunlarının düğünlerinde ise zaten kilo kilo altın takılıyor.
Peki bu paralar nereden geliyor?
Karadenizli dönüm başına 170 TL fındık destekleme parası alıyor ya, Ağaların ise binlerce dönüm arazi için hesaplarına trilyonlar yatıyor.
Sevgili Okurlar
Bu girizgahı neden yaptım?
Türkiye’deki bürokrasi imparatorluğuna değinmek için.
Yıllardır Bürokratlar siyasetçileri ellerinde oynatıyorlar.
Bir milletvekilinin evladı nikah yapsa düğün yapsa giden iş adamının sayısı sınırlıdır.
Ancak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme kurumunun Başkan yardımcısı evlenince iş tamamen değişiyor.
Damak takı yağmuruna tutulmuş.
Para ve altınları koyacak yer kalmamış.
Eleştiriler de ayyuka çıkmış.
Türkiye’de öyle bürokratlar var ki, 50 milyon TL’lik villada oturuyorlar.
Nereden gelmiş, nasıl olmuş soran da yok.
Son nikahtan sonra Maliye Bakanlığının takılarla ilgili olarak soruşturma başlattığı gündeme geldi.
Soruşturma sonunda nasıl bir durum ortaya çıkacak onu bilemiyorum.
Ama takıların bir kısmına el konulacağı ve BDDK Başkan yardımcısının da başka bir görevle görevlendirileceği söyleniyor.
Kimse makamını kullanıp haksız mal edinmemeli.
Türkiye’de alt sınıf ile yukarısının arasındaki uçurum açılıyor.
Şöyle 25 milyonluk bir grup var, yaşam kaliteleri yukarıda.
Ve servetleri, evleri, arabaları villaları, kışlıkları hep devletin kasasından çıkan para ile. Yasal veya değil.
Ortadirek ile yukarısının arasında açılan bu farka dur denmeli
Toplumun içindeki yaşam kalitesinin bu kadar açılması hayra alamet değildir.
Biri diğerine özeniyor, bulamayınca da suça yöneliyor.
Sonra Cezaevleri de doluyor. Hırsız, arsız, uyuşturucu bağımlıları cezaevlerinde yer yok diye tutuklanmıyor,
Sonrası? Polis memurumuz şehit ediliyor.
