Desem herkes önce şaşkın şaşkın birbirine doğru bakar ve neresi acaba diye dudak bükerek bulmaya çalışır...

Ama sizi çok uğraştırmadan vereyim cevabı hemen...

Elbette ki memleketimiz Trabzon'dan bahsediyorum. Belki de çok kişinin bildiği ve düşündüğü ancak söylemeye cesaret dahi edemediği bir durum analizi yapacağız bugün sizlerle...

Trabzon'un hiç de şaşırtıcı olmayan bir özelliği bu aslında. Yazılarımızda da hep dem vurduk aslında bu özelliğinden...

Tuttuğunu ölümüne tutan ancak sildiğini de kolay kolay, belki de bir daha hiç yazmayan; marjinal, farklı ve nevi şahsına münhasır bir şehir bizimkisi...

Ak Parti'nin tek başına iktidar olduğu ve %35 oy aldığı 2002 seçimlerini gözümüzün önüne getirelim hemen. %5,2 ile baraj altında kalan ve siyaset sahnesinden çekilmek zorunda kalan ANAP; %17 oy almıştı Trabzon'dan...

Yani öyle hemen silmese de; ömür boyu sırtında taşıma özelliği de yoktur Trabzon'un ve Trabzonlu'nun...

İnandığı ve sevdiği birisi olursa; omuz ve destek vermekten geri durmadığı gibi, ölümcül bir hata ve yanlışı da mutlak surette cezalandırmaktan asla geri durmadı bu kadim şehir. NET...

Ak Parti'nin kuruluşu ile birlikte siyasete adım atan Ahmet Metin Genç; il sekreteri olarak göreve başlamış ve akabinde de il başkanı olmuştu...

Gün be gün ise yıldızı parlamakta ve teşkilâtçı yapısını da; Trabzon siyasetinde hissedilir bir şekilde gözler önüne sermekte idi...

İl başkanlığı döneminde de başarılı seçimler atlatıp; her gittiği yere de taşıdığı ekibi ile ne derece teşkilâtçı olduğunu bizlere hep göstermişti...

Ortahisar Belediye Başkanı olana kadar; gönlünde yatan aslan hep milletvekilliği idi...

İl başkanlığına tekrar aday olmaması yönünde Tayyip Erdoğan'ın bu minvalde ki yönlendirmeleri; yönetimi tarafından kabul görmemiş ve kendisi de başarılı olduğuna inandığı için, Tayyip Erdoğan'ın Muhammed Balta ismini işaret etmesi, onun ve yönetimince pek de demokratik karşılanmayınca, istifa etmek yerine ve Tayyip Erdoğan'a rağmen il başkanlığı seçimlerini kazanmış; ancak bunun bedelini de vekil olamayarak ve hattâ bir ara tamamen Ak Parti'nin siyaset sahnesinden silinmeye ramak kala ile ödemişti Ahmet Metin Genç...

Örneklendirmelerimiz sadece Metin Genç ile ibaret değil...

3 dönem üst üste Hayrat Belediye Başkanı seçilen ve Hayrat ilçesinde muazzam bir popülaritesi ve gücü olan Mehmet Nuhoğlu'da; 4. dönem Ak Parti'den aday gösterilmemiş ve bağımsız aday olmuş ve de kazanmıştı...

Sonrasında ise tekrar Ak Parti'den teklif gelince; tekrar yuvaya dönmüştü...

İşte bazı nevi şahsına münhasır kişilikler vardır ki; Onları o resimden çıkarırsanız, resmin bütün ahenginin ve renginin de solduğunu görürsünüz...

İşte Ahmet Metin Genç ismini Trabzon Ak Parti'den alırsanız, Trabzon'un groki durumuna düşmesi; yine Mehmet Nuhoğlu'nu da Hayrat'tan ayrı düşünürseniz, sonucunun yine hüsran olduğunu hep beraber görürsünüz ki, bu vb. kişiler; yüreklere dokundukları için kolay kolay silinmezler o şehrin bünyesinden...

 3. ve Ak Parti'ye rağmen seçilecek bir diğer Belediye Başkanı'nın da; bu seçimlerde Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu olduğunu hep beraber göreceğiz, şayet ömrümüz vefa ederse...

Yomra'sız bir İbrahim Sağıroğlu olamayacağı gibi; İbrahim Sağıroğlu olmadan da Yomra'da asla ve asla 1 strateji belirleyemezsiniz. NET...

Zaten Ak Partililerin bir türlü içlerine sindiremedikleri, ancak öyle veya böyle arkasında şahsi oyları ile halka birebir temas etmesi sonucu inanılmaz bir kitlesi olan Sağıroğlu; halkı sırtında değil hattâ başının üstünde taşımasının bedelini, 1 seçim kazası ile ödeyecek ve yakın çalışma ekibinden çokça zarar gördüğü için de; 4 dönem üst üste seçilme rekoru ile tarihe geçmekten de son anda geçecekti...

Ama ne oldu ? Sonuç...???

Daha güçlü, daha aranan, daha istenilen ve Ak Parti'ye rağmen seçilecek 1 İbrahim Sağıroğlu filmini izlemeye; hem de ful gişe izlemeye ramak kaldı...

Umarım ki mesaj yerine ulaşıyordur...

Selâm ve muhabbetle sevgiler & saygılar