Karadeniz Bölgesi’nin verimli topraklarında birçok ürün yetiştiriliyor. Geçmişten günümüze hayatlarını ürettikleri ürünlerle kazanan bölge halkı bu toprakların çok ekmeğini yedi ve yemeye devam ediyor.
Günümüz koşullarında her geçen gün daha da artan talep doğrultusunda yeni ürünler ortaya çıkmaya başladı. Karadeniz’in bu verimli topraklarından maksimum faydalanmak için ürün çeşitliliği artırılarak daha çok piyasaya açılım hedefleniyor. Bu konuda uzun yıllar fındık ve çay üretimi gelir kaynağı olurken son yıllarda buna kenevir bitkisi de eklendi. Önceleri tekstil alanında kullanılan kenevir şimdilerde otomotiv, inşaat sektörü, mobilya, gıda ve sanayi başta olmak üzere birçok sektörde kullanılması hedefleniyor. Konuyla ilgili olarak Trabzon’un yetiştirmiş olduğu Çaykaralı hemşehrimiz Prof. Dr. Ali Kemal Ayan ile söyleşi gerçekleştirdik. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsünde Müdür yardımcılığı görevini üstlenen Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, Yazıişleri Müdürümüz Atakan Tok’a fındık ve çaydan sonra bölgenin geleceğine damga vuracak olan bitkiler üzerinde yaptığı çalışmaları anlattı. Prof. Dr. Ayan’ın, Trabzon’un yetiştirilen ürünlerin endüstriyel alanda kullanımında büyük rol üstlenebileceğini söyledi.
UYUŞTURUCU ÖZELLİĞİ BİLİNMİYORDU
TAKA: Uyuşturucu özelliği nedeniyle Türkiye’de yasaklanan kenevirin üretiminin endüstriye alana geçiş hikayesi nasıl başladı?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Bizim çocukluğumuzda kenevir tekstil amaçlı özellikle Karadeniz Bölgesinde; Rize, Trabzon, Ordu ve Samsun- Kastamonu hattında üretiliyordu. Üretilme amacı içlik veya daha sonraları ip yapımında kullanmak için. Neredeyse herkesin bir bahçesi vardı. Bu zamanda doğal ip ve doğal içlik yapılmak üzere kullanılıyordu. Daha sonraları özellikle Kastamonu tarafında büyük gemilerin halatlarında kullanılmaya başlandı. Bu dönemlerde kenevirin uyuşturucu özelliği bilinmiyordu. Daha sonra kenevirin içerisindeki THC dediğimiz Tetrahidrokannabinol maddesi ortaya çıkınca ve narkotik boyutu olunca bu konuda devletin aldığı farklı tedbirlerden dolayı Türkiye’de sadece 19 ilde üretimi serbest bırakıldı. Diğer illerde üretimi yasaklandı. Şuanda bu 19 ilin içerisinde Sivas’ı da ekleyerek 20 ile çıktı. Üretimi serbest olan 20 ilden 12’si Karadeniz bölgesinde. Orta Karadeniz başta olmak üzere Tokat, Sivas, Amasya, Çorum, Samsun, Kastamonu, Ordu ve Rize Karadeniz bölgesinde serbest olan iller arasında. Diğer serbest olan iller Malatya ve benzeri iller.
İKLİM ŞARTLARI SANAYİYE YATKIN
TAKA: Karadeniz bölgesi ikliminin ürün üzerinde katkısı var mı?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Karadeniz bölgesindeki üretimin nedenleri; kenevir yağışlı iklimi seven bir bitki. Dolayısıyla yağışlı iklimlerde kenevir özellikle tekstil ve lif kalitesi açısından çok önemli. Bu kaliteli lifler tekstil sanayisinde kullanımında daha elverişli oluyor. Ağırlıklı bir şekilde hem geçmişteki üretim alanlarının yoğunluğu bu bölgede olması, ekolojik ve toprak faktörleri, iklim faktörlerinin uygunluğu dolayısıyla tekstil sanayine daha yatkın olduğu için ve kaliteli lifler bu bölgede elde edildiği için ağırlıklı bu bölgede üretim var.
TÜRKİYE’DE İLK DEFA LİTERATÜRE KAZANDIRDIK
TAKA: Kenevir üretimine ilişkin son dönemde önemli çalışmalar yaptınız. Bu çalışmalardan bahseder misiniz?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: 19 Mayıs Üniversitesi olarak yaklaşık 10 yıldır kenevir üzerinde çalışmalarımızı yürütmekteyiz. 2019 yılında Cumhurbaşkanımızın da kenevire vurgu yapması ve kenevirin merkezini Samsun ilan ettikten sonra çalışmalarımıza daha da hız verdik. Bu konuyla ilgili 19 Mayıs Üniversitesi’nde Türkiye’de ilk defa Kenevir Araştırmaları Enstütisü kurduk. Bu enstitünün kurulmasıyla birlikte yaklaşık 1500 yıldır Anadolu topraklarında kenevir üretimi olmasına rağmen hiç tescilli çeşidi yoktu. Biz ilk defa tescilli kenevir çeşitlerini ıslah ederek ‘Vezir ve Narlı’ isminde iki çeşidimizi tescil ettik ve Türkiye’de ilk defa literatüre kazandırdık. Bu çeşitlerin özelliği ağırlıklı THC’si yani esrar maddesi binde 2’nin altında olan tamamen endüstriyel çeşitler. Bunların narkotik bir boyutu yok. Bunu tekstile ve endüstriye yönelik geliştirdiğimiz çeşitler. Ayrıca kullanmakta olduğumuz laboratuarlarla birlikte Türkiye’de kenevirle ilgili yapılan bütün analizleri yapabilmeye yönelik bir laboratuar kurma aşamasındayız. Bu laboratuar uluslararası akredite bir özellik taşıyacak. Bununla ilgili gayretlerimiz fazla.
OTOMOBİL ÜRETİMİNE KATKI SAĞLAYACAK
TAKA: Kenevirin kullanıldığı alanlar nereler? İhracatı var mı? Ürünü işleyecek sanayi bölgeleri hazırlandı mı?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Sadece tekstile yönelik değil, bunun yanında kenevirin malzeme mühendisliğinde kullanımına yönelik araştırma çalışmalarımıza yoğunluk kazandırdık. Özellikle kenevirden biyokompozit malzeme yapımıyla ilgili mühendistik fakültesindeki arkadaşlarımızla çalışıyoruz. Yine burada mobilya sanayine yönelik özel sektörle işbirliği çalışmalarımız var. Yine Marmara Üniversitesi Tekstil Mühendisliğindeki öğretim üyesi arkadaşlarımızla çalışmalarımız var. İzmir’deki özel tekstil firmalarıyla ortak çalışmalarımız var. Kısaca biz keneviri sadece tekstil sanayinde değil aynı zamanda otomotiv sanayinde biyokompozitlaraki biyopolimer olarak malzeme sanayinde, kağıt üretimi için özel sektörle birlikte mobilya sanayinde, saplarından elde edilen kısımları kullanmak için ARGE çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Güzel olumlu sonuçlara doğru ilerliyoruz. İnşallah yakın zamanda kenevirden özellikle otomotiv sanayinde yeni malzemeler üretiyor olabileceğiz. Yine kenevirden inşaat malzemeleri, özellikle dış cephe izolasyon malzemeleri ve benzeri birçok malzemeyi yakında endüstrinin bir parçası ve ürünleri olarak göreceğiz. Bunlar şuanda ARGE aşamasında olan ve kenevirin uzundaki endüstriyel ürünler noktasındaki yapmış olduğumuz çalışmalar.
YENİ ÜRÜNLER ORTAYA ÇIKACAK
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Bunun yanında ıslah çalışmalarımız devam ediyor. Her alana uygun olan kenevirler ıslah ederek çeşitlerimiz arttırmaya çalışıyoruz. Tekstille ilgili çeşitlerimizi çıkardık önümüzdeki günlerde tohumla ilgili ve tohumdan gıda sanayine yönelik birçok ürünle ilgili ARGE yapmaktayız. Mesela kenevirden helva yapımıyla ilgili, grokan yapımıyla ilgili, kenevir sütü yapmayla ilgili birçok ön ARGE çalışmalarımız var. Bunlar yakın tarihlerde kenevirin gıda sanayinde kullanımıyla ilgili özellikle tohumlarından yola çıkarak gıda da yeni ürünlerle karşılaşacağız.
SENEDE BİR KEZ HASADI VAR
TAKA: Ürününü işlenme süreci nasıl gerçekleşiyor? Senede kaç kez hasadı var?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Kenevir tarımı izinli bir tarım şeklidir. Kenevir üretmek istiyorsanız kenevire izin verilen iller içerisindeki ilçelerde ve köylerde bulunuyorsanız Tarım ilçe müdürlüklerine lif ve tohum üretmek amacıyla bir dilekçeyle başvuruyorsunuz. Bu başvuruyla izin süreciniz başlıyor. Bu izin sürecini Nisan’ın 1’ine kadar başvuruyu yapıp sonuçlandırmanız gerekiyor. Başvurunuz olumlu kabul edildiği zaman siz tarlanızı hazırlayıp tohumu toprakla buluşturabiliyorsunuz. Bu aşamadan sonra tarım il müdürlüklerinin veya ilçe müdürlüklerinin görevlileri veya bulunduğunuz bölgedeki polis veya jandarma kuvvetleri ayda bir tarlanızı ziyaret ederek gözlemlerini yapıyor. Hem başlarken üretim izniyle başlıyorsunuz hem de sonrasında yetkin olan kişilerin kontrolleriyle tarla eylül ayına kadar kontrol ediliyor. Eylülde hasat zamanıdır. Hasat zamanı başlarken ve hasat yapıldıktan sonra hasat ettiğiniz ürünleri bir mekanizasyonla toplayabilirsiniz. Aynı zamanda hasat ettiğiniz ürünleri sapından lifini ayıran makineyle beraber harmanını yapabiliyorsunuz. Genelde sözleşmeli tarım şeklinde yapılıyor. Yani ürettirmek isteyen özel sektör çiftçiyle sözleşme yaparak bu üretimi gerçekleştiriyor. Yılda bir sefer hasat ediliyor.
BUĞDAYDAN 5 KAT DAHA FAZLA GELİRİ VAR
TAKA: Kenevir üretiminin geliri ve maliyeti nedir?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Üretimin maliyeti sabit geliri bu endüstri ve sanayi geliştikçe geliri artıyor. Buğdaydan dönüme 4-5 yüz TL kazan çiftçi kenevir ektiği zaman 2 bin 2 bin 500 TL kazanabiliyor. Bunun sanayisi ve endüstrisi henüz gelişme aşamasında. Gelişme tamamlandıktan sonra geliri artacaktır.
FINDIĞI SÖKÜP KENEVİR DİKMEK OLASI DEĞİL
TAKA: Trabzon’da ruhsatlı kenevir yetiştirmek isteyen illerden biri, bu konuda ne yapılmalı, arazi koşulları uygun mu?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Trabzon’da arazilerimizde yoğun bir şekilde fındık birazda çay tarımı yoğunlukta ve çok fazla boş ekilebilir arazimiz mevcut değil. Olanlarda mısır fasulye tarımı yapıyor. Bu noktada sanayisi ve endüstrisi geliştikçe ve talebe yönelik olarak bir izin talebi oluşturulabilir. Ama insanların şuanda fındığı söküp kenevir yapma durumu çok olası gözükmüyor. Biz 10 yıl önce başlarken bütün Türkiye’de 7 dönüm arazi vardı. Şuanda üretim alanı yaklaşık 6 bin dönüm civarına çıktı. Özel sektörün ilgisiyle ve ARGE sonuçlarının endüstriye yansımasıyla önümüzdeki yıllarda daha da artacaktır.
ISIRGAN VE KETENDE ENDÜSTRİYE KAZANDIRILACAK
TAKA: Bölgemizde yetişen gelir getirici başka bir bitki üzerinde çalışmalarınız var mı?
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Aynı zamanda fiber dediğimiz sapından lif elde edilen diğer bitkilere de çalışıyoruz. Bunların bir tanesi ısırgan. Isırgandan lif elde edilmesiyle ve onunda endüstriye kazandırılmasıyla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Yine Sinop ve Kastamonu bölgesinde ketenle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Çalışmalarımızda ümit var. Aynı kenevir doğrultusunda bu çalışmalarımız devam ediyor.
TRABZON ÖNEMLİ ROL ÜSTLENECEK
PROF. DR. ALİ KEMAL AYAN: Tarımdaki ürünlerin endüstriye dönüşmesi ve özellikle malzeme mühendisliğinde karşılık bulması çok önemli. Kenevirden yapılmış bir araba veya otomotiv parçaları, inşaat malzemeleri, tekstil ürünleri, gıda, mobilya sanayi ürünlerinin çok hızlı bir şekilde gelişiyor. Aynı doğrultuda üretim alanları da geliştikçe artacak. Karadeniz bölgesinin endüstriye hızla dönüşebilecek ürünleri yakından takip etmesini ve bunun sadece üretiminde değil üretilen ürünün endüstriye dönüştürülmesinde noktasında özellikle Trabzon’un çok önemli bir rol üstlenebileceğini düşünmekteyim. Biz kenevirin endüstriye dönüşmesinde birçok Trabzon merkezli firmayla çalışıyoruz. Trabzon’un girişimcisi çok hızlı sonuç almaya odaklanıyor. Trabzon insanı daha fazla keneviri dönüştürme noktasında gayretleri var ben bunlardan ümitliyim.