Değerlerimizden kim kaldı ki,Bunlardan birisi de tarihçi yazar üstad Sadık Albayrak.
Her yıl Nisan sonu Parma Yaylasına çıkar ve bu aylarda da Dernekpazarı’na iner.
Hava biraz daha soğuduğunda da İstanbul’daki çiftliğine döner.
Yaylalarla ilgili olarak şunu ifade etti:
‘Değişen bir şey yok. Arazileri ve evleri alan alıyor, satan satıyor.’
Sadık abi dünkü yazımla ilgili aramıştı.
Hem sevindim, hem üzüldüm dedi.
‘Trabzonspor için 3 bakanı kurban verdik’ demiştim.
Birisi de oğlu Berat Albayrak idi.
Bakanlığı pahasına büyük destek verdi.
Yine Turkuaz medya ve gazetelerin başındaki oğlu Serhat Albayrak da benzer desteği verdi.
Ve Fenerbahçe taraftarı tv’nin ve gazetelerin önüne gelip sinkaflı sözler ettiler.
Onlar yılmadılar.
Sonuna kadar desteklerini verdiler
Trabzonspor’un şampiyonluğunu evlatları Ahmet Akif’e gösterdiler.
Sadık Abi, Ahmet Ağaoğlu’na da kırgın.
‘Sen şampiyon takımı dağıtıyorsun, onların yerine oyuncu alıyorsun sonra da çekip gidiyorsun. Kimlerle olduğunu biliyorum’ dedi.
Sözü gündemde olan Nwakeme’ye getirdi.
Şimdi alalım diyoruz.
Kim neden sattı, soruyor muyuz?
Sadık Albayrak’ın kimseye minneti yoktur.
Doğruyu söyler.
‘Kayserispor önünde en berbat maçımızı oynadık’ dedi
Yusuf Yazıcı transferlerine da girdi.
Gidişi yanlıştı dedi.
Çünkü kalsa idi Trabzonpor 30’a satacaktı.
Kiraladı o da hata idi.
Yusuf Yazıcı ve bazı muhafazakar topçuların zamanında kendisine ‘Stamyumda namaz kılacak yer yok’ diyerek üzüldüklerini söylerken, ‘Şimdi bakıyorum sosyete takılıyor, mankenlerle takılıyor. Bu hiç ama hiç yakışmıyor’ cevabını verdi.
Sadık Albayrak’ı bulmuşken Filistin davasını da soralım istedik.
Çünkü gençliğinde Milli Türk Talebe Birliğinde aksiyonu olan bir isimdi.
Gazze’de bir facia yaşandığını ifade etti.
İsrail’in hedefinin neden kadın veçocuklar olduğunu da söyledi:
‘Filistinli yiğitleri o Analar doğuruyor. Onları yok etmeyi hedefliyorlar. Ama orada doğacak orada ölecekler. Tarih bu katliamları yazacak.’
Yazımı bir okurumuzun mesajıyla bitireyim:
Filistinlinin İsrail ve destekçilerinin ekmeği, kanı da kırmızı şarap olmuş bedenlerinde. Her gün onlarca Filistinli toprağa düşerken emperyalizmin, Siyonizm’in bombalarıyla Washington, Londra, Berlin, Amsterdam, Paris, Ottowa’daki sarayımsı inlerinde ellerini ovuşturmakta sahte uygarlığın sahtekârları.
Bir de emperyalistlerin çanak yalayıcıları var.
Onlar olmadan olmaz sahte uygarlık resmi.
İnsanın kurban edildiği masalarda arta kalan kemiklerin toplayıcılarıdır bunlar.
Bunlarda büyük tiyatronun oyuncularıdır.
Oyunlarını iyi oynuyorlar.