***
Toplam 5 yarı otomatik silahın ve yüzlerce merminin kullanıldığı saldırıda maalesef 50 Müslüman katledildi.
***
Bu korkak,
Bu ruhu irinli zebani,
Caminin kapısından içeri girer girmez,
Allah'a ibadet etmekte olan Müslümanların üzerine ateş ediyor...
***
Şimdi Allah bunu affeder mi?
O masum insanlar Rableriyle rabıta halindeyken,
Sen onları alçakça katlet.
Nedeni,
Çünkü onlar Müslüman.
***
Çünkü onlar camide Allaha ibadet ediyorlardı...
***
Gelelim bu sapık katile.
Bu katil ülkemize de gelmiş.
Gezmiş/tozmuş,
Otellerimizde kalmış
Restoranlarımızda yemek yemiş...
***
Bu katil bu katliamı 2 öncesinden planlamış.
2011 yılında Norveç'te 77 kişiyi öldüren Anders Breivik'ten ilham almışmış.
***
Bu alçak,
İstanbul'u boğazdan ikiye bölmüş kendince,
Batı yakasını sözde kendilerine,
Hıristiyanlara ayırmış.
***
Sonra da,
Ayasofya'yı minarelerden arındıracakmış.
Ve Konstantinopolis
tekrar Hıristiyan şehri olacakmış.
Evet,
Bu çukur,
Puşt bir saldırıyla neler neler yapmaya yellenilmiş böyle...
*
Aslında olay,
Bir Müslüman/Hıristiyan kavgası olduğunu sanmıyorum.
Ama bu kirli,
Münafık provokasyonla işin bu tarafı kaşınmaya çalışılmaktadır.

Aslında Müslümanların,
Bu alçakça saldırıya muhatap olmaları,
Tüm gelişmiş ülkelerden sökülüp atılmalarını sağlamak için başlatılmış bir harekettir.
***
Zira,
Bu Müslümanların aza kanaat getirmeleri,
Düşük ücretle onların ülkelerinde çalışmaya rıza göstermeleri,
Bu çarpık ruhlu zavallıların işsiz/güzsüz kalmalarına,
Değersizleşmelerine neden olmuştur.
***
Onlar da bunun intikamını,
Dinler üzerinden sormaya çalışmaktadırlar.
Olay budur aslında.
***
Yoksa,
İstanbul'un sözde ikiye bölünmesi,
Sözde Ayasofya'nın minaresizleşmesi bu yeni yetmenin derdimidir Allah aşkına!
Hiç sanmıyorum.
Ama dedim ya,
Olay;
Din üzerinden bir ekonomi savaşıdır.
***
Gelelim diğer yansımalara.
İslam'a yapılan bu kanlı saldırıda,
Dünya çok cılız bir tepki vermiş,
Scharli Hapto saldırısına verilen tepkinin yüzde biri verilmemiştir.
***
Hatırlarsanız dünya liderleri derhal bir araya gelerek olayı,
Kol kola, omuz omuza yürüyerek kınamışlardır.
Ama bir camide öldürülen,
Hatta şehir edilen onca insanlar için ne yazık ki dünya adeta uyumuştur.
***
Semavi dinlerden olan,
Hıristiyan Liderler birkaç demeçle olayı geçiştirirken,
Yahudiler;
İlkel kabile dinlerinden,
Mecusiler,
Konfüçüstler,
Taoistler
Şintoistler,
Budistler,
Hindular,
Çaynistler ve daha niceleri susmuşlardır.
***
Halbuki,
Bütün dinlerde öldürmek,
Haramdır.
Günahtır.
Hele de masum insanları öldürmek.
***
Hal böyle olduğu halde;
Kediye kedi diyememişler bu gün insanlık makamında susuyorlar...
Peki,
Bu vahşete Müslüman ülkeleri gerektiği gibi ses çıkabilmişler midir?
Yeterli bir tepki verebilmişler midir?
Türkiye'yi,
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı saymazsak,
Kesinlikle hayır!
*
Nüfusu Hıristiyanlarla aynı olan İslam Ülkelerinin nüfuzu yok.
Yani çokluk değil,
Nitelik gerek.
O da bizde yok maalesef.
*
Bu arada,
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern,
Bütün içtenliği ile Müslümanlarının yanında olmuştur.
Müslümanların acısını paylaştığını başörtüsüyle,
Acılı yüzüyle göstermiştir.
Ancak ne hazindir ki,
Bazı kıytırık batlı bilinen vampirlerden tehdit almaktadır..
*
Bu arada Büyük Müttefikimiz ve kadim dostumuz(!) Trupm,
İsrail'in 67 savaşında işgal ve ilhak ettiği Suriye'nin Kolan Tepelerini,
Tam da bu sıralarda İsrail toprağı olarak tanıdığını ifade etmesi de oldukça manidardır.
*
Son olarak diyeceğim odur ki,
Bu İslam düşmanlarıyla,
Ağlayarak,
Merhamet dilenerek,
Bir yerlere varamayız.
Bunlardan daha güçlü olmadıkça,
Hep mağdur,
Hep mağlup olmaya mahkum olacağız.
*
O zaman daha çok ilim.
Daha çok eğitim.
Daha çok gayret gerek.
Yoksa boş lafla cüzdan dolmaz azizim...
SON VİRAJ
Farkında mısınız?
Bu seçimlerde vaatler yok.
Eskisi gibi "çılgın" projeler de yok.
Şehir Hastanesi konuşulmadı.
Çevre yolu konuşulmadı.
Yatırım Adası konuşulmadı.
Demir yolu,
Lojistik merkez konuşulmadı.
***
Bu iyi.
Hiç değilse tutulamayacak vaatlere boğulmadık.
Ama,
Şu üsluplar da hiç güzel değildi.
Çok çirkin,
Aşağılayıcı,
Üzücü,
İncitici...
Demokrasinin zarafetine hiç uygun bir dil değil.
Neyse,
Allah'tan 4 yıl daha bu tatsızlıklara tanık olmayacağız.
Bu bile bir tesellidir.
FIKRA
İki deli tımarhaneden kaçmaya karar vermişler.
Biri ötekine:
"Git bak bakalım dikenli teller yüksek mi alçak mı?
Eğer yüksekse altından kaçarız.
Alçaksa üstünden atlarız."
Diğeri gitmiş, bir süre sonra geri gelmiş ve şöyle demiş:
"Ne yazık ki kaçamayacağız arkadaşım.
Çünkü hiç dikenli tel yok!"