Korozyonun Yıkıcı Etkisi
Prof. Dr. Altunışık, nemli iklimin etkisiyle beton içindeki demirlerin paslanarak yapısal dayanımı azalttığını vurguladı. Özellikle bodrum katlarında korozyonun yaygın olduğunu belirterek, “Korozyon, yapıların sessizce çökmesine neden olan bir felaket habercisidir,” dedi.
Deprem Gerçeği ve 2000 Öncesi Yapılar
Bölgedeki yapıların çoğunun 2000 yılından önce inşa edildiğini ve büyük risk taşıdığını belirten Altunışık, “Kötü zeminler üzerinde inşa edilen yapılarda deprem ivmeleri daha fazla etkili oluyor. Dolgu alanları gibi zeminlerde bu risk daha da artıyor,” ifadelerini kullandı.
Yapı Stoku Çalışmaları Başlıyor
Trabzon’daki yapı stokunun belirlenmesi için kapsamlı bir çalışmaya başlandığını açıklayan Altunışık, “Ortahisar başta olmak üzere, Trabzon’un tüm ilçelerinde riskli yapıların tespitine yönelik çalışmalarımız devam edecek. Çalışmamızın ilk etabı 6 ayda tamamlanacak,” dedi. Bu çalışmaların, Doğu Karadeniz’in diğer illerine de yayılması planlanıyor.
Doğu Karadeniz’de Artan Sismik Hareketlilik
Bölgede son dönemde artan deprem titreşimlerine dikkat çeken Altunışık, “Depremler, bölgedeki yapıların zayıflığını gün yüzüne çıkarıyor. Türkiye’nin her noktasında deprem gerçeğiyle yüzleşmeli ve yapılarımızı dayanıklı hale getirmeliyiz,” dedi.
Öncelikli Adımlar: Güçlendirme ve Farkındalık
Uzmanlar, Doğu Karadeniz’de korozyonun yanı sıra sıvılaşma ve dolgu alanlarındaki yapıların güçlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Deprem riskine karşı vatandaşların bilinçlendirilmesi ve yapıların düzenli olarak kontrol edilmesi önem taşıyor.
