11 Kasım 2024 tarihi itibariyle Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) verilerine göre, bireysel kredi kartlarında takibe düşen alacak miktarı 16 milyar TL'den, Kasım ayında yaklaşık 46 milyar TL'ye yükseldi. Bu da takibe düşen alacakların büyük kısmının, özellikle yılın ilk 10 ayında gerçekleştiğini gösteriyor. Kurumsal kredi kartlarında ise takibe düşen alacaklar 10 ayda 3,6 milyar TL artarak, toplam alacakların yarısını oluşturdu.
Kredi tarafında ise takibe düşen alacak oranı, nakdi kredilere oranla oldukça düşük seviyelerde olsa da, özellikle tüketici kredilerinde bu oran hızlı bir şekilde artıyor. Tüketici kredilerindeki takibe düşen oran, taşıt kredilerinde yüzde 37,5, konut kredilerinde yüzde 26,9 ve ihtiyaç kredilerinde ise yüzde 38,2'yi bulmuş durumda. Bu veriler, ekonomik koşulların giderek daha fazla kredi borçlusunun ödeme güçlüğü yaşamasına yol açtığını ve bankaların kredi portföylerinde artan riskleri beraberinde getirdiğini gösteriyor.
Kredi takibindeki bu artış, ekonomik daralma, yüksek faiz oranları ve alım gücündeki düşüşle bağlantılı bir tabloyu işaret ediyor. Tüketici harcamalarındaki kısıtlamalar ve gelir kayıpları, kredi ödemelerinde aksamalara yol açmakta ve bu da bankaların mali yapılarını olumsuz etkileyebilmektedir.