İnsanoğlu muhteşem bir varlık, ancak şaşar beşer. İşte bu insanoğlu, hakikatlerin ışığında kendi insani değerlerini oldukça temiz bir şekilde yaşamak ve yaşatmak ister. Zaten İnsani davranış şeklide budur. Yıllardır futbol sahalarında yaşanan türlü hokbazlıkların, aymazlıkların bu değerler manzumesiyle uzaktan yakından inanın hiçbir ilgisi yoktur. Zaman ilerler, teknoloji alır başını gider. İnsan müsvettelerinin, Sağlık nesilleri yetiştirmemek için ortaya koydukları hem ahlaki, hem vicdani sorumsuzlukları hiç bitmez. Sonu olmayan adaletsizlikler girdabı…

Yorulduk abı, İnanın yorulduk. Acı çekmekten, haksızlığa uğramaktan, ne olduğunu anlamayan gencecik taraftarların masumca; “abı ne oldu ki?” Sorularına maruz kalmaktan… Masum insani hatalar kesinlikle diyemeyeceğimiz, lige şekil veren Dizaynırların, Futbolu ayakla oynanan bir oyun olmaktan çıkarıp ayak oyunu! Haline dönüştürmelerini hayret ve ibretle izledik hala izlimeye devam ediyoruz. Ne yazık ki sadece izliyoruz. Trabzonspor gerçeğini yakalamış, insan olmayı ilke edinmiş gencecik futbol fidanlarıyla, Ünal hocasıyla, Ahmet başkanıyla, yönetimiyle, taraftarıyla adeta parmak ısırtan bu topluluğa yapılanları gördükçe insanın gözyaşlarına hâkim olması çok zor oluyor. Transfer tahtası kapalı, ana iskelet futbol yıldızları sakat, bir liranın bile önem arz ettiği bir camianın hakemler tarafından linç edilmesi, doğranması taraflı tarafsız her insan evladının yüreğine dokunuyor. Allah aşkına! birileri çıkıp söylesin yıllardır bu Trabzonspor camiasıyla alıp veremediğiniz nedir? Ne istiyorsunuz? Nedir bu kin? Nedir bu öfke?18 kamerayla 50 açıdan göremediğiniz şey ne olabilir? Aklımızla alay mı ediyorsunuz? Matrak mı geçiyorsunuz? Bak kardeşim! Trabzonspor ve kitlesi olmazsa, ülke futbolu perişanları oynar. Oynuyor da, Dinamikleri zarar görür. Hamileri, Lemileri, İskenderleri, Hamdileri, Şenolları, Fatih tekkeleri, gökdenizleri, Yusuf yazıcıları, abdülkadirleri adını sayamadığımız nice efsaneleri ve yıldızları izleyemezsin. Çimento olmayınca nasıl bina çökerse Türk futbolu da aynen öyle çöker. Bu nedenle Trabzonspor’u ayağa kaldırmak istemeyen zihniyet hiç kuşku yok ki acı gerçeklerle yüzleşmeye mahkûmdur. Ülke futboluna kök salmış bu camia hiçbir zaman entrikalar takımı olmamıştır. Liderini bulduğunda, disipline edildiğinde öz değerleriyle bütünleşen kuzeyin çocukları, bu coğrafyadan daha çok futbol yıldızları yetiştirmek için Türk futbolunun hatta dünya futbolunun lokomotifi olur. Ama isterseniz! Kucaklarsanız! Ötekileştirmezseniz! Şampiyon olmasına izin verirseniz! Lütfen Şehrin ve Trabzonspor ‘un kılcal damarlarını açın, çocukların ayaklarına kan gitsin.