Türkiye, Üniversite okumak için dünyanın en güzel şehirlerine sahip bir ülke.

Türkiye’de 125 devlet ve 75’i vakıf olmak üzere 205 üniversite eğitim ve öğretim veriyor. Bu üniversiteler belli kriterler göz önüne alınarak sıralaması yapılıyor.

Yaptığı yayınlar, elde ettiği deneyler, tıp fakültelerinde yapılan ameliyat sayısı, akademik ve idari kadro bakımından zenginliği ve öğrenci sayısına da bu kriterlerden bazılarıdır.

Peki,Türkiye’nin en iyi üniversiteleri hangisi, Türkiye’nin en iyi üniversiteleri sıralaması nedir?

Dünya genelinde birçok ranking sistemi var.

Hepsinin farklı kriterleri olduğundan sıralamalar epey farklı olabiliyor.

Uluslar arasıUniversityranking sitelilerinin kriterlerinde değişikliğe gitmesiyle Türkiye’deki üniversitelerin yerlerinde ciddi düşüşlere neden oldu.

Türk üniversiteleri son on yılda sadece URAP değil diğer dünya sıralamalarında da gerilemektedir. Türk üniversitelerinin sıra kaybına yol açan etmenlerin başında, bilimsel makale sayılarının artmasına rağmen atıf alan makale sayısının artmaması ve etki değeri düşük dergilerde yapılan yayınların etkili olduğu belirtiliyor.

2020-2021, URAP Laboratuvarı tarafından yayınlanan güncel sıralamaya göre Türkiye’nin en iyi üniversitesi Hacettepe Üniversitesi olurken Türkiye’nin en iyi ikinci üniversitesi Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), en iyi üçüncü üniversite İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) oldu.

1955 yılında kurulan Karadeniz Teknik Üniversitesi 578, 42 puanla 23.sırada yer alırken Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi 443,21 puanla 57, Ordu Üniversitesi 84, Giresun Üniversitesi 98, Gümüşhane Üniversitesi 103, Bayburt Üniversitesi 109 ve Artvin Çoruh Üniversitesi ise 124. sırada yer alıyor.

URAP tarafından açıklanan sonuçlara göre 2018 yılında kurulan Trabzon Üniversitesi’nin ne yazık ki sıralamanın yanından bile geçmedi.

Sadece üzerine yeni bir tabela asılarak kurulan ve kurucu Rektör olarak Prof. Dr. Emin Aşık Kutlu’nun atandığı Trabzon Üniversitesi ne yazık ki 5yıllık süre içirişinde bir gelişim gösteremedi.

Ne bir başarı elde eddi.

Ne bir organizasyona imza attı.

Ne bir tanıtımı yapılabildi.

Ne de kimsenin varlığından haberdar.

Bi haber

Üniversitenin ne akademik ne de idari kadroları tamamlanabilmiş, ne fiziki mekâna kavuşturulabilmiş hala bir tabela üniversitesi olarak orada varlığını gösteriyor.

Hak yememek lazım bir giriş kapısı yapılmış.,

Trabzon’da kaç üniversite var diye sokağa sorsanız KTÜ’nün yanında Avrasya Üniversitesi eklenir ve öylece de kalır.

Düşünebiliyor musunuz Akçaabat Minibüslerinin camında hala Fatih Eğitim Fakültesi yazıyor. Trabzon üniversitesi yazan minibüs bulamazsınız.

Fakülte kimliğinden hala kurtarılamadı.

Bu kadar küçük bir ayrıntıdan bile üniversitenin bilinirliğinin hiç olmadığını anlamak mümkün.

Eğer siz ayrıldığınız akademik kadrolarından hala istifade ettiğinizKTÜ ile yarışır duruma geçerseniz ki bunun mümkünatı yok büyüyemezsiniz, kendinizi de geliştiremezsiniz, fakülte olarak da kalırsınız.

Eğer siz KTÜ’de var olan bölümleri açmak yerine, Sosyal Bilimlere ağırlık verip bu konuda kendinizi geliştirirseniz o zaman adınızdan söz eder ve büyüyebilirsiniz.

Aynı öğrenci, aynı personel ve hocayla eğitim vermek üniversite olduğunuz sadece tabela ile sınırlı kalır.

Önümüzdeki günlerde Trabzon Üniversitesi’nde rektör ataması yapılacak.

YÖK’e başvurdular yapılmaya başlandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan adaylar arasından birinin atamasını yapacak.

Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki bütün üniversitelerin rektörü İlahiyatçı olması marifet değil.

Önemli olan geniş ufkuyla üniversiteyi yüceltmesi dereceler elde etmesidir.

Bakın KTÜ rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalca göreve geldikten sonra üniversitenin yükselişine.

Bakın yabancı yayınlarda üniversitenin bildirilerine.

İçerisinden 6 üniversite çıkaran Karadeniz Teknik Üniversitesi hala Türkiye’nin ilk 20 üniversitesi arasında yer alıyorsa bu yönetimin gösterdiği başarıdır.

Akademik kadroların üretmesidir.

Trabzon Üniversitesi, Trabzon’un adı kadar büyük olmalı.

Trabzon Üniversitesi’nin bölgeye ekonomik katkı sağlamalı.

Özellikle turizm konusunda büyük bir aşama kaydeden, her yıl binlerce yerli ve yabancı turistlerin geldiği ne yazık ki bugüne kadar vekâleten yönetilen Turizm Müdürlüğü’yle işbirliği içerisinde çalışacak bir rektör Trabzon Üniversitesi’ne atanmalı.

Trabzon Üniversitesi’nin rektörü makamı işgal ekmeyecek üretecek, üretime katkı sağlayacak.

Ayın bir haftasını Ankara’da geçirecek.

Kadro alacak, kaynak çıkaracak, öğrenci sayısını artıracak.

İş dünyasıyla iletişime geçip isim karşılığında yeni fakültelerin binalarını inşa etmeli.

Yok, mu böyle isimler içimizde

Hem de dünya kadar var.

İşte size isim Prof. Dr. İrfan Yazıcıoğlu

Gazi Üniversitesi’nde bölüm başkanlığı ve Hacı Bayram Veli Üniversitesinde Turizm Fakültesi Dekanlığı görevini sürdüren Prof. Dr. İrfan Yazıcıoğlu Trabzon Üniversitesi rektörlüğü için biçilmiş kaftan.

Trabzonlu, genç, yetenekli ve tam donanımlı.

Ankara’yı bilen bir isim.

Hep Trabzon hem turizm diyorsak işte size rektör.