Bu takımın golcüsü yok. Bu takımın sol beki milyon Eurolar verip transfer ettiğiniz sağbek Peres olamaz. İsmail Köybaşı hazır değil diyelim. Peki ya Trondsen neden sol bek oynatılmıyor. Ya da Faruk Can… Abdullah Avcı hocanın neden böyle bir yama yapma sevdasına düştüğünü doğrusu pek anlayamadım. Yanılıyor muyum?
Buna karşın, Trabzonspor’un hücum hattı inanılmaz zevk vereceğe benziyor ve kaliteli oyuncuları da var. Djaniny, Nwakaeme, Bakasetas ve Hamşik çok iyiler ama dediğim gibi golcüsü yok. Koita sakat… Afobe’nin yerine alındı. Yani birinci forvet değil Koita. Bu takıma Sörloth yakışır mı? Hem de nasıl ama Sörloth olmuyorsa da acilen ona yakın bir golcü bulunması gerekiyor. Serkan Asan’dan devam edelim. Yine de maça iyi başladı aslında, fakat bir yere kadar getiriyor ve tıkanıyor, tıp ki Trabzonspor’un yediği golde yaptığı basit hata gibi… Gervinho’yu anlatmadan olmaz dimi... Acayip yetenekli bir futbolcu… Topu ayağına aldığında vay rakiplerin haline dedirtiyor. Hamşik’de milimetrik paslar atıyor. Maç temposunu yakalarsa süper olacak. Fakat şunu da söyleyelim. Trabzonspor 3 gol yedi ya, üçünde de Hamşik’in boş vermişliği vardı sanki. Neyse, forvet dışında Trabzonspor’un bir de bana göre stopere ihtiyacı var. Keşke Hossoeni gönderilmeseydi… Edgar, Hugo ve Hüseyin Türkmen yetmez diyorum, bir tane daha stoper kesin şart.
Trabzonspor, UEFA Avrupa Konferans Ligi’ne katılmak istiyorsa, rövanş maçına mutlaka bir golcü yetiştirmeli. Molde öyle ahım, şahım bir takım değil ama ilk yarıda bir kez geldiler ve golü buldular. Norveç’teki maç tabi ki zorlu geçecektir. Tipik Norveç futbolunu izledik. Disiplinliler, fizik güçlüler ve hepsinden önemlisi çok sabırlıydılar. Trabzonspor tarafında ise iş farklıydı.. Herkes topu çok seviyor ve goller bulmak istiyorlar ama bu işler öyle kolay olmuyor. Evet, Trabzonspor çok gol atabilir ama gollerde yiyebilir. Önlem alınmalı. Abdullah Avcı’nın bu konuda yeni çalışmalar içerisinde olduğunu da biliyorum, sistemsel açıdan…
Neyse, genel olarak Trabzonspor iyi bir takım ve çokta can yakacak görüntüsü veriyor. Eksiklerini giderebilirse ortaya müthiş başarılı bir takım çıkabilir.
İlk yarı Trabzonspor 3-1 yapmalıydı en az. Ama olmadı 1-1 bitti ilk yarı. Hatırlatalım. Bakasetas’ın korneri, Nwakaeme’nin kafa şutunun filelere buluşması harikaydı. İkinci yarıya da Trabzonspor çok hızlı başladı. Cervinho kaleci Linde ile karşıya kaldı ama son anda müdahalesi başarılıydı. Sonrasında Bakasetas üç kez korner kullandı, Nwaakeme’nin şutu direkte patladı. Diğerleri de katı Norveç savunmacıları tarafından uzaklaştırıldı. Yani, rakibini boğan bir Trabzonspor vardı sahada. Dediğimiz dakikalarda da Trabzonspor’un galibiyet golü geldi. Cervinho’yu durdurmak mümkün değildi demiştik. Onun yarattığı pozisyonda dakika 58’de kullanılan serbest atışı Hugo, harika bir golle sonuçlandırdı ve skor 2-1 oldu. Fakat, Trabzonspor’un sağ ve sol bekleri alakasız futbolcular oldukları için Molde’nin golü gecikmedi ve skor 2-2’ye geldi.
Yine de pes etmedi Trabzonspor ve Djaniny skoru 3-2’ye taşıdı. 86’da Molde beraberlik golünü attı. Yani Molde 3 kez geldi, 3 gol attı. Sanırım Fazla lafa gerek yok. Oyuna sonradan giren Yusuf Sarı’ya yapılan pozisyon penaltı noktasıydı. Bakasetas’ın kullandı, top direkten döndü. Hem de son saniyelerde. Olacak iş değildi… Anlaşılan Norveç’teki rövanş maçı çokkk çok zor olacak.