Şenol Güneş’in son açıklamalarını dinlediğimde takımı için ne kadar samimi bir çaba gösterdiğini görebiliyorum “Takım içerisinde olumsuzluk var, olumsuzluğu çözmek için bazı kararlar almak gerekiyor” diyerek aslında çok önemli bir noktaya değiniyor. Güneş sadece saha içi performansı değil, takımın iç dinamikleriyle ilgili bir rahatsızlıktan bahsediyor. Bu durum gösteriyor ki sadece yetenekli oyunculara sahip olmak yetmiyor, önemli olan bu oyuncular arasında uyum ve takım ruhunu yakalayabilmek.
Güneş’in açıklamalarından anlıyoruz ki bazı şeyler hoşuna gitmiyor ve bunu net bir şekilde dile getirmekten çekinmiyor. “Oyuncuların durumuna bağlı olarak takım bu haliyle gitmiyor” sözüyle sahadaki bireysel performansların ve uyumsuzlukların sonuçları doğrudan etkilediğine işaret ediyor. Bu sadece fiziksel bir sorun değil, takımda mental bir boşluk ve motivasyon eksikliği de var gibi görünüyor.
Güneş’in, “Birkaç haftadır bunu görüyoruz. Oyun anlayışımızda maalesef mesafe alamadık” demesi aslında sabrının sınırına geldiğini gösteriyor. Tecrübeli bir teknik direktör olarak eksiklikleri fark edip çözüm arayışına girmesi oldukça doğal. Ancak açıkça görülüyor ki, başarı için artık daha radikal kararlara ihtiyaç var. “Yeni kararlara ihtiyacımız var” ifadesiyle aslında teknik heyetten yönetime, hatta oyunculara kadar herkesin kendine çeki düzen vermesi gerektiğini ima ediyor. Güneş ne yapsa haklı. Çünkü başarılı olmak için sadece yetenek değil, disiplin, düzen ve ekip ruhu gerekiyor. İşler kötü gittiğinde sorumluluk almak, zorlukların üstüne gitmek teknik adamın yapması gereken en önemli işlerden biridir. Güneş’in bu açıklamaları, başarının tesadüf olmadığını bilen bir futbol adamının isyanı olarak okunmalı. Bu noktada kendisine hem zaman hem de destek verilmesi şart.
NANKÖRLÜK ETMEYİN
Trabzonspor’un amatör kulüplerle olan bağı sporun tabana yayılması için değil, kulübün kendi geleceği açısından da hayati önem taşımaktadır. Amatör kulüpler altyapıya oyuncu yetiştirerek Trabzonspor’un sürdürülebilir başarısına doğrudan ve etkili katkılar sağlar. Ancak uzun yıllardır amatör takımlar Trabzonspor başkanlarından ve yöneticilerinden yeterince destek görmediler.
Bugün Ertuğrul Doğan ve yönetimi amatör spora verdiği desteklerle bu eksikliği gidermektedirler. Akyazı’daki sahaları amatörlerin kullanımına açması, ASKF’yle TÜFAD’a tesis ve malzeme desteği sağlaması ve halı sahaların yapımına öncülük etmesi Trabzon futbolunun geleceğine yapılan kritik yatırımlardır. Bu destekler hem genç yeteneklerin gelişimi için olanak sağlamakta hem de Trabzonspor’a nitelikli ve donanımlı oyuncu kaynağı oluşturmaktadır. Ertuğrul Doğan’ın görevine devam etmesi sadece amatör sporun değil, Trabzonspor’un da başarısının teminatıdır. Amatör kulüpleri güçlendirmek, kulübün bölgedeki köklerini sağlamlaştıracak ve Trabzonspor’un uzun vadeli başarılarını garanti altına alacaktır. 2015 yılında Trabzonspor Başkanlığı yapan bir isim o dönemlerde ASKF yönetimini ziyaret ederek amatör kulüplere eski para ile 1 trilyonluk malzeme yardım yapacağının sözünü vermişti. Bu söz sadece havada kaldı. Başkan Ertuğrul Doğan dört yıllık başkanlık döneminde Amatör kulüplere 14 milyon civarın da malzeme desteği verdi. Kullanılan halı sahaların onarılmasının tahattüdü, mahallelerde halı saha yapılma sözü veren bir başkana bu kadar nankörlük yapılmamalı.
DRAGUŞ FUTBOLU UNUTMUŞ
Trabzonspor’a geldiği günden beri bir türlü form tutmayan Draguş’un oynadığı futbol, takım arkadaşlarını da çıldırtıyor. Göztepe maçında varlığı ile yokluğu belli olmayan Draguş’a, maçın devre arasında takım arkadaşları da büyük tepki gösterdi. Gaziantepspor'da oynadığı futbolun onda birini Trabzonspor'a geldiğinden beri oynamıyor. Gerçi Şenol hocanın Draguş'ta ısrar etmesini de anlayamıyorum.
Onun yerine gençlerden birine yer verse, çok daha yüksek verim alacağını ifada ediyorum. Kaptan Uğurcan, Mendy hariç diğer futbolcuların da aldığı paranın hakkını verdiklerine inanmıyorum. Ayrıca Draguş'a devre arasında tepki gösteren arkadaşları da çok haklı. Kolektif futboldan bihaber, aldığı her topu rakibe kaptıran, topa hakim olamayan, ayağından açan, nerede ne yapacağını ne kendi biliyor, ne de arkadaşları tahmin edebiliyor, pas isabeti çok düşük, gol pozisyonuna girse de finali yapamıyor. Sahi bu futbolcunun transferini kim önerdi, onayını kim verdi, transferi neye göre yapıldı, bunu Trabzonspor taraftarının bilmesi gerekiyor! Gerçi Abdullah Avcı yapılan tüm transferlerin tamamının kendi oluruyla olduğunu kabul etmişti. O zaman insan bu yapılan transferlerin performansını görünce, Trabzonspor'u zerre kadar düşünmediği gerçeği ortaya çıkıyor.
ALDIĞINIZ PARANIN HAKKINI VERİN
Ligin henüz 10’uncu haftası olmasına rağmen lider Galatasaray’ın 16 puan gerisine düşen Trabzonspor, şampiyonluk yarışına erken havlu atması tepkilere neden oluyor. Bu hafta sonu evinde Fenerbahçe ile zorlu bir maça çıkacak olan Bordo-Mavililerde moraller son derece bozuk. Bu sezon tüm oyuncular büyük bir form düşüklüğü içinde. Trabzonspor camia olarak çok büyük, dünyanın her yerinde taraftarı var.
Sizler de büyük oyuncu iseniz giydiğiniz formanın büyüklüğünü unutmadan, aldığınız paranın hakkını ananızın ak sütü gibi vermelisiniz. Büyük oyuncuysanız, büyük oyuncu gibi performans göstermelisiniz. Sizlerin bir dediğini iki etmeyen otel lobilerine kadar gelip sizlere yakın ilgi gösteren, Başkan Ertuğrul Doğan ve yönetim kurulu arkadaşlarını ve koskoca camiayı üzmeye mahcup etmeye hakkınız yok. Ya bundan sonra kalan maçları çıkıp adam gibi Trabzonspor’ un ruhuyla adına yakışır gibi oynarsınız, ya da bu diyardan bavulunuzu toplayıp gidersiniz. Burası Trabzon, burada hiçbir futbolcu Trabzonspor taraftarının duygularıyla oynayamaz.
OYUNA GELMEYELİM
Hafta sonu Fenerbahçe ile oynayacağımız maç öncesi, geçmişte yaşanan provokatör olayları ve son dönemdeki gerginlikleri hatırlatarak dikkatli olmamız gerektiğini vurgulamak isterim. Camiamızı tahrik etmek isteyenlere karşı en büyük gücümüz sağduyulu duruşumuz olsun. Ligdeki pozisyonları itibarıyla belki de son şansı olan rakip takım oyuncularının bütün değerlerini ayakları altına alarak tribünleri tahrik etme yetenekleri hepimizin malumu.
Özellikle şimdiden uyarmak isterim, maç onların adına zora girdiğinde her şeyi yapabilirler. Öyle ki maçı tatil ettirmeye bile çalışabilirler. Geçmişte bu olmadı mı? Oldu. Bu sebeple çok dikkatli olmamız gerekiyor. Unutmayalım bizim hedefimiz yalnızca takımımıza destek vermek, rakibin futbol dışı oyunları karşısında dikkatli olarak sahada hak ettiğimiz galibiyeti almaktır. Tribünde ve sahada yaşanacak taşkınlıklar, kulübümüze zarar verecektir. Fenerbahçe’den gelecek olası provokasyonlara aldırmadan yalnızca Trabzonspor’umuzu destekleyelim. Bu maç karakterimizi ve büyüklüğümüzü bir kez daha gösterme fırsatıdır. Hep birlikte centilmenlik içinde takımımızı destekleyelim.
AMATÖR FUTBOLUN GÜÇLÜ İSMİ AHMET KURŞUN
Yeni Görevinde Başarılar. Ahmet Kurşun, spor camiasında özellikle amatör futbolun içinde yoğrulmuş, değerli bir isimdir. Aslen Trabzon’un Of ilçesinden olan Kurşun, uzun yıllar Küçükçekmece Spor Kulübü başkanlığını yaparak amatör sporun sorunlarına yakından tanıklık etmiş ve çözümler geliştirmiştir. Dürüst, cesur ve açık sözlü yapısıyla çevresinde saygı uyandıran bir yönetici olan Kurşun, “adam gibi adam” tanımını hak eden kişiliğiyle bilinir.
Aynı zamanda çok da iyi bir Trabzonsporludur. Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu’nun TFF başkanlığını kazanmasının ardından gerçekleşen değişiklikler kapsamında, Ahmet Kurşun, Amatör İşler Kurulu Koordinatör Yardımcılığı görevine getirilmiştir. Bu yeni görev, onun amatör futbola olan katkılarını daha geniş bir alana taşıma fırsatı sunacaktır. Kurşun’un tecrübesi ve yönetim becerisiyle amatör futbolun daha sağlam bir yapıya kavuşacağına inancımız tamdır. Kendisine bu önemli görevde başarılar ve kolaylıklar dileriz.